Fotoğraf: Utku Çakırözer / Twitter
Haberin Kürtçesi için tıklayın
Kamuoyunda "dezenformasyon yasası" olarak nitelendirilen, muhalefetin ise "basına sansür torbası" dediği Basın Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Meclis Dijital Mecralar Komisyonu'ndan geçti.
Komisyonda muhalefet partili milletvekillerinin Anayasa'nın düşünce, ifade ve basın özgürlüğüyle ilgili hükümlerine aykırılığı nedeniyle maddelerine geçilmeden reddedilmesine ilişkin önergeleri kabul edilmedi.
Komisyonda söz alan basın meslek örgütlerinin temsilcileri de teklifin geri çekilmesini istedi.
AKP ve MHP’nin hazırladığı sosyal medya ve internet haberciliğine ilişkin düzenlemeleri içeren yasa teklifinin görüşmeleri 10 saatten uzun sürdü. Dün (1 Haziran) 14.00’da başlayan görüşmeler sabaha karşı 4.00’da son buldu.
Teklifin Dijital Mecralar Komisyonu'ndan geçmesiyle önümüzdeki hafta Adalet Komisyonu'na görüşülmesi bekleniyor. Teklif burada da kabul edilmesi halinde Meclis Genel Kurulu'na gelecek.
AKP Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman başkanlığını yaptığı komisyonun açılışında konuyu ele alırken Avrupa Birliği'ni örnek alarak çalışma yürüttüklerini söyledi.
Cinsel istismar, ırkçılık, siber faşizm, ergen mobbingi, istismar, nefret suçu, ötekileştirme ve buna benzer kavramlar konusunda hassasiyet geliştirdiklerini ifade eden Yayman, "Biz dezenformasyon yapılmasına karşıyız. Dezenformasyon meselesi siyaset üstü, partiler üstü meseledir" dedi.
Yıldız: 29. maddeye özel kriter
Yayman’ın açılış konuşmasının ardından teklifte imzası bulunan MHP İstanbul Milletvekili Feti Yıldız'a söz verdi.
Yıldız, dezenformasyon, yalan haberin üretilmesi ve yayılmasının birey ve toplum iradesini ipotek altına alan, vatandaşların gerçek bilgiye ulaşma imkanını engelleyen ciddi bir tehdit haline geldiği söyledi.
Yıldız, teklifin en çok tartışılan "halkı yanıltıcı bilgiyi bilerek yayma" suçunu düzenleyen 29. Maddesinde suçun oluşması için "iç barışı bozma ve özel kasıtla haber yalan haber yayma" kriterleri konulduğunu belirterek, "Bunun ikisi bir araya gelmeden suç oluşmaz, onun için tasalanmanıza hiç gerek yok" dedi.
Koç: Mevcut alanın daraltılıyor olması kabul edilemez
Teklifin geneli üzerindeki görüşmeler üzerine söz alan HDP Ağrı Milletvekili Abdullah Koç, teklifin torba kanun niteliğinde olduğunu, muhalefet ve meslek kuruluşlarından görüş alınmadığını anlattı.
Türkiye'de birçok şeyin yasak olduğunu belirten Koç, "Konserler yasak, tiyatrolar yasak. Eskişehir'de sokakta yoga yapmak yasak. Bunlara karşı direnecek, bunlara karşı sesini çıkarabilecek olan bir halktan bahsediyoruz. Nerede bunları dile getirecekler. Dolayısıyla, mevcut olan bir alanın daraltılıyor olması gerçekten kabul edilebilecek bir durum değildir" dedi.
HDP Diyarbakır Milletvekili Dersim Dağ ise "Sesi şimdiden kısıyorsun, yasa çıksa ne yapacaksın" diye konuştu.
Özkan: İktidara geldiğimizde İletişim Başkanlığını kapatıcaz
CHP İzmir Milletvekili Tuncay Özkan ise kanun teklifinin çağın ve geleceğin gereksinimlerini karşılamadığını savundu. CHP iktidara geldiğinde İletişim Başkanlığını kapatacaklarını söyleyen Özkan, basın kartını sendikaların vermesi gerektiğini ifade etti.
Gazetecilik mesleğinin özgürlük alanı olarak görülmesi gerektiğine dikkati çeken Tuncay, internetin suç kaynağı olarak görülmemesi, internetten yararlanmanın maksimum düzeye çıkarılması gerektiğini belirtti. Tuncay, internet sağlayıcıların ihtiyaçlarının giderilmesi gerektiğini vurguladı
İktidarın teklifle "Gazeteci"yi yeniden tanımladığını, sendika, cemiyet, derneği dışladığını savunan Tuncay, "Bu teklifi çağdaş, dünyayı kucaklayacak bir şekle çevirelim, altına biz de imza atalım. Gelin hep beraber bir uzlaşı yaratalım." ifadesini kullandı.
Altıntaş: Seçimlerde kullanılmak üzere hazırlanmış
İYİ Parti Ankara Milletvekili Ayhan Altıntaş, kanun teklifinin tek yönlü bakış açısı ile hazırladığını, genel gerekçelerine bakıldığında doğru önermelerden yola çıkılarak yanlış yargılara varıldığını ifade etti.
Türkiye'de "kişisel veriler korunsun" denildiğini ama operatörler yoluyla bu bilgilerin kayıt altında tutulduğunu söyleyen Altıntaş, "Bu yasa teklifi belli ki seçimlerde kullanılmak üzere hazırlanmış. İktidar milletvekili arkadaşlar inanmasalar da bir virgülü bile değiştiremeyeceklerini düşünüyorum. Eğer aksi düşünülüyorsa hemen oylama yapalım ve iki konuyu konuşalım. Bir, teklifi hemen geri çekelim ve tüm paydaşlarla yeni bir teklif hazırlayalım. İki, onu yapamıyorsak ve seçime endeksli olmadığını göstermek istiyorsak hemen anlaşalım yasanın yürürlük tarihini 1 Ocak 2024 yapalım." diye konuştu.
Sivil toplumdan teklife tepki
Sivil toplum örgütleri de komisyonda kanun teklifine ilişkin görüş ve önerilerini sundu.
Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu Genel Başkanı Mehmet Nuri Kolaylı, 5. maddede görüşülen basın kartı hakkının geri alınması konusunun fikir işçileri açısından mağduriyet doğuracağını, Basın Kartı Komisyonu üyelerinden 5'inin İletişim Başkanlığı tarafından atanacak şekilde düzenlenmesini kabul etmediklerini belirtti.
Paşayiğit: En çok endişelendiğimiz 29. madde
Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkan Yardımcısı Şeyma Paşayiğit, Türkiye'de dezenformasyondan çok bilgilerin çarpıtılması veya gerçeklerin saklanması sorunu ile karşı karşıya kalındığını söyledi.
En çok endişelendikleri maddenin 29. madde olduğunu belirten Paşayiğit, "Gazetecilerin araştırdığı, verileri derlediği, taraflarla konuştuğu, alana giderek yaptığı haberler bile gerçek dışı olarak tanımlanıp dava konusu olabiliyor. O yüzden eğer konu gerçekten sosyal medya üzerindeki dezenformasyonu engellemek ise bu maddeyi geri çekmenizi ve ayrı bir şekilde konunun paydaşlarıyla değerlendirilmesini talep ediyoruz." ifadesini kullandı.
Parlamento Muhabirleri Derneği Başkanı Kemal Aktaş ise kanun teklifinin bu şekli ile yasalaşması halinde internet ve sosyal medyanın bir kontrol ve ceza platformu haline dönüşmesinin kaçınılmaz olduğunu öne sürdü.
Dezenformasyonla mücadelenin siyasi güç ve mevzi kazanmak gibi bir amaca hizmet etmemesi gerektiğini söyleyen Aktaş, "Kamu barışını sağlamak adına belki de öncelikle belli siyasi ve güç odakları tarafından komuta edilen trol ordularını lağvedip, savaş baltalarını gömmek bugünü ve geleceği kurtarmak adına en doğru yol olacaktır." dedi.
Radyo Televizyon Yayıncıları Meslek Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Aydın Şerbetçioğlu da zor şartlarda yayınlarına devam etmeye çalışan radyo televizyon kuruluşlarının resmi ilanlara ihtiyacı olduğunu, ilgili kanun maddelerine "radyo ve televizyonlar" ibaresinin de eklenmesini istedi.
Aldaş’dan Gezi çıkışı geldi, mikrofonu kapatıldı
Bilgisayar Mühendisleri Odası Başkanı Cem Nuri Aldaş'ın konuşmasında kullandığı "'Camide bira içtiler, Kabataş'ta gelinimi dövdüler' gibi haberler hiçbir zaman yalan haber, dezenformasyon sınıfına girmiyor." sözleri üzerine komisyon başkanı Yayman, "Lütfen temiz bir dille konuşalım, sataşmaya mahal vermeyelim." uyarısında bulundu.
AKP milletvekillerinin de Aldaş'ın sözlerine tepki göstermesi ve Yayman'ın süresinin dolduğu gerekçesiyle mikrofonunu kapattırması üzerine HDP ve CHP milletvekilleri, Aldaş'a "sansür uygulandığını, konuşmasının kesildiği"ni savundu. CHP ve HDP milletvekilleri ile AKP milletvekilleri arasındaki tartışmanın uzaması nedeniyle Yayman, görüşmelere 5 dakika ara verdi.
Bazı maddelerde değişiklik yapılacak
Teklifin tümü üzerindeki görüşmeler tamamlanmasının ardından maddelerin görüşülmesine geçildi.
Teklif sahipleri, 5. maddedeki "Basın İlan Kurumu, internet haber sitesi vasfının kazanılmadığının tespiti amacıyla İstanbul asliye ceza mahkemesine başvurabilir" ifadesindeki "İstanbul" ibaresinin çıkarılacağını ve 7. maddede ise "internet haber sitesinde tekziplerin ana sayfada bir hafta değil 24 saat süreyle yayınlanıp sonra arka sayfalara alınabileceği" şeklinde düzeltme yapılacağını belirtti.
Teklif sahipleri, 8. maddedeki "teslim ve muhafaza yükümlülüğüne uymayan haber siteleri 300 milyon lira-1 milyar lira arası cezalandırılır" hükmünün eski para birimi kullanıldığı için güncelleneceğini, 9. maddedeki internet haber sitelerinde dava açma süreleriyle ilgili belirtilen "özel zaman aşımı süreleri" kısmı yerine "genel dava zaman aşımı süreleri" ifadesinin kullanılacağını, 11. maddenin f bendinde yer alan "Cumhurbaşkanı kararıyla tespit edilen" ifadesinin ise çıkarılacağını söyledi.
29. madde üzerine söz alan CHP Muğla Milletvekili Burak Erbay'ın konuşmasındaki "gençlerin umudunu çalıyorsunuz" sözü üzerine AKP ile CHP milletvekilleri arasında tartışma çıktı.
Teklif sahibi AKP Kahramanmaraş Milletvekili Özdemir, 29. ve 30. madde üzerinde değişiklik yapılma konusunun görüşülebileceğini ifade etti.
Görüşmelerin ardından Basın Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi benimsendi.
TIKLAYIN - Gazeteciler, 'dezenformasyon yasası' için Meclis'teydi
(HA)