"Davacıların duydukları manevi acının, kaygının ve psikolojik çöküntünün kısmen karşılanması mümkün değil" diyen Hakim Nilgün Kurtoğlu, manevi tazminatı az bularak karşı oy kullandı.
Bayrampaşa Cezaevi'nde 19 Aralık 2001'de gerçekleştirilen "Hayata Dönüş" operasyonunda öldürülen Ördekçi'nin davası ile ilgili Adalet Bakanlığı, "operasyonda yasal yetkilerin kullanıldığı, olayın cezaevinde kalanların eylemlerinden kaynaklandığı, tazminat nedeni bulunmadığı gibi idarenin milyarlarca lira zararı bulunduğunu" bildirdi.
Dava açılan diğer bir kurum olan İçişleri Bakanlığı ise, "Müdahale öncesi tedbirlerin alındığı, eylem yapanların ellerindeki silahlarla güvenlik kuvvetlerine saldırdıkları, ölenin isyan eylemine kendi iradesi ile katıldığı ve tazminata yer olmadığını" savundu.
Mahkeme: Hizmet kusuru var
Başta "İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi" olmak üzere tutuklu haklarına ilişkin Türkiye'nin de imzaladığı Birleşmiş Milletler (BM) Medeni ve Siyasi Haklar İkinci Sözleşmesi ve Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin kabul ettiği "Tutuklulara Uygulanacak asgari kurallar" paragrafını hatırlatan Mahkeme, "İnsan yaşamının ölçüt olmaktan çıktığı yerde hiçbir şeyin ölçüsü kalmaz" dedi.
Mahkeme, "Adalet Bakanlığı'nın sunduğu belgeler dikkate alındığında, Bakanlığın ileri dürdüğünün aksine açlık grevine, Ölüm orucuna katılmadığı, ancak operasyon sırasında ateşli silahla yaralanarak hayatını kaybettiğinin anlaşıldığını" bildirdi.
Mahkeme, Adli Tıp Kurumu otopsisinde silahlı atışların yakın mesafeden yapılmadığı, Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığının oluşturduğu bilirkişi raporunda, C Blok maltası boyunca tespit edilen tüm mermi çekirdeği deliklerini oluşturan atışların idari kısım tarafından 19. koğuşa doğru yapıldığı, ters yöne doğru atış yapıldığına dair herhangi bir bulguya raslanmadığı, 12 kişinin ölmesi, 77 kişinin de yaralanmasına yol açan operasyonda "ölçüsüz güç" kullanıldığı ve "ağır idari kusur" bulunduğuna dikkat çekti.
"Mahmut Murat Ördekçi'nin yaşam hakkı ihlal edilmiştir. Doğada canlıların en değerli varlıkları yavrularıdır" diyen mahkeme, davacıların çocuklarını idarenin hizmet kusuru nedeniyle kaybettiklerine karar verdi.
Hakim Kurtoğlu "manevi tazminat az"
Mahkeme, 20 milyar lira maddi tazminat isteyen anne Fatma Ördekçi'ye 5 milyar 299 milyon; 10 milyar maddi tazminat talep eden baba Halil Ördekçi'ye 3 milyar 943 milyon ödenmesine oybirliğiyle karar verdi.
Ancak, anne ve baba Ördekçi'nin 100'şer milyar lira manevi tazminat isteminin sadece 50'şer milyar liralık kısmı kabul edildi; daha fazla manevi tazminat ödenmesi "oyçokluğuyla" kabul edildi.
Hakim Nilgün Kurtoğlu, manevi tazminat az bularak karşı oy kullandı. Kurtoğlu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin yaşam hakkının güvence altına alınmasına ilişkin Adalı, Yalçın ve Şen davalarına dikkat çekerek Türkiye'nin bu davalarda dostane çözüme gittiyse de ağır tazminata mahkum edildiğini bildirdi. (EÖ/BB)