bianet, Hafıza Merkezi, Düşünce Suçuna Karşı Girişim, Şeffaflık Derneği ve İstanbul Bilgi Üniversitesi tarafından düzenlenen “Cezasızlığa Son” Forumu santralistanbul kampüsünde başladı.
Forumun açılışında Düşünce Suçuna Karşı Girişim’den Şanar Yurdatapan, bianet’ten Erol Önderoğlu, İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden Prof. Dr. Turgut Tarhanlı, Hakikat Adalet Hafıza Merkezi’nden Emel Ataktürk, Uluslararası PEN’den Eugene Schoulgin Uluslararası Şeffaflkık Derneği’nden Oya Özarslan konuşma yaptı, IFEX’ten Annie Game video konferans ile foruma katıldı.
TIKLAYIN - CEZASIZLIK NEDİR? KİM, NEDEN, NASIL KORUR?
Prof. Tarhanlı: Özgürlük-güvenlik dengesinde güvenlik ağır basıyor
Prof. Tarhanlı özgürlük ve güvenlik dengesinden bahsettiği konuşmasında Türkiye’de dengenin güvenlik yana ağır bastığına dikkat çekti.
“Özgürlük ve güvenlik dengesi söylemi, Türkiye siyaseti ve hukuku açısından cezasızlığı kamçılayabilecek, hukukun uygulanmasına engel olabilecek bir Demoklesin Kılıcı haline gelebiliyor. Yasal düzenlemelere ve uygulamalara baktığımızda güvenlik kefesi daha ağır basıyor.”
Özarslan: Cezasızlık ekonomik suçlarda da yaygın
TIKLAYIN - "CEZASIZLIĞA SON" FORUMU 9 KASIM'DA
Uluslararası Şeffaflık Derneği Başkanı olan Özarslan ise cezasızlık başlığının çoğunlukla insan hakları ihlallerine ilişkin olayları akla getirdiğini ancak bu olgunun ekonomik suçlarda da yaygın olduğuna dikkat çekti.
“Özellikle 2008 ve 2013’te iki büyük dava gördük, Deniz Feneri ve 17-25 Aralık soruşturmaları. Bu iki davada da uygulanan cezasızlık yöntemleri insan hakları ihlallerindekiyle aynıydı. Cezasızlık yaratmanın belli mekanizmaları var. Önce gizlilik kararı alınıyor, sonra yayın yasağı getiriliyor. Bazı durumlarda mahkeme başka ile taşınıyor bu şekilde kamuoyu baskısı azaltılmaya çalışılıyor. Yargıya müdahale, hakim ve savcıların görevden alınması ya da el çektirilmeleriyle süreç devam ediyor.
“Hem Deniz Feneri’nde hem de 17-25 Aralık’ta kovuşturulan ve yargılananlar sadece hakim ve savcılar oldu. Deniz Feneri’nde Almanya’da yargılananların hepsi ceza alırken Türkiye’de sadece savcılar yargılandı. 17-25 Aralık’ta da 189 kişi gözaltına alındı hiçbiri hakim karşısına çıkmadı.”
Ataktürk: Cezasızlığa karşı toplumsal baskıya ihtiyaç var
TIKLAYIN - CEMAL TEMİZÖZ SUÇSUZ İSE #21İnsanıKimÖldürdü
Hakikat Adalet Hafıza Merkezi’nden Ataktürk ise Türkiye’de insan hakları ihlallerinden sorumlu olan her bir devlet görevlisinin “cezasızlık zırhı” ile korunduğunu vurguladı. Zaman zaman yaşanan olumlu gelişmelerin de sonuç almadığını hatırlatan Atatürk “Dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de cezasızlık toplumsal mücadele olmadan sona ermeyecek. Bu nedenle toplumsal farkındalığın ve toplumsan baskının oluşturulmasına ihtiyaç var” diye konuştu.
Forum boyunca tanıklıklar aktarılacak, tanıklıklar kapsamında forumlar gerçekleştirilecek. Forumda "Mevzuat, Uygulama ve Devlet Geleneği", "Devlet Dışı Aktörler ve Sosyal Yapı" ile "Cezasızlık ve Adalet" başlıkları tartışılacak. (EA)