Sivil Toplum Geliştirme Merkezi Derneği (STGM), 'daha güçlü bir sivil toplum' için yaptığı buluşmaların ikincisi dün Ordu ve Antep’te düzenledi.
Sivil Toplum Geliştirme Merkezi hak savunucularını dinliyor
30 şehirde 600’den fazla sivil toplum örgütüyle buluşulacak toplantılarda, Türkiye’de sivil toplumun kendilerini güçlendirmesi gereken alanlar ve örgütlerin önündeki başlıca engeller tartışılıyor.
Ordu’da yapılan toplantıya STGM Derneği Proje Koordinatörü Mert Altıntaş, Politika Geliştirme Uzmanı Necmettin Yemiş ve İletişim Uzmanı Elifcan Koçyiğit katıldı. Toplantıda sivil toplum adına; Işkın Sosyal İnovasyon Derneği, Pikolo Derneği, Ünye El Ele Derneği, Ordu Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Kuzey Arama Kurtarma ve Yardımlaşma, Pear Youth Society ve Ordu Kadını Güçlendirme Derneği yer aldı.
Toplantının ardından Ordu’daki kadın örgütlerinin sorunlarını, Ordu Kadını Güçlendirme Derneği yönetim kurulu üyesi ve genel sekreteri Aysun Aydın bianet’e anlattı.
“Çok sayıda şiddet başvurusu alıyoruz”
2010 yılında kadın girişimciliğini desteklemek üzerine kurulan derneğe, kadınların çok sayıda şiddet başvurusu yaptığını anlatan Aysun Aydın, 2011 yılında tüzük değişikliğine giderek kadın ve çocuk alanında hak temelli çalışmalar yürütmeye başladıklarını aktardı.
Aysun Aydın, birçok konuda çalışma yürüttüklerini belirterek, “Şiddet ve çocuk istismarı başvuruları alıyoruz. Başvuran kişilerle kurum arasında köprü vazifesi görüyoruz. Hem toplumsal cinsiyet konusunda hem de çocuk koruma konularında farkındalık oluşturma, kamuoyu oluşturma ya da eğitim çalışmaları yapıyoruz” dedi.
Aydın, Ordu'da çok fazla Irak ve Afganistan asıllı mülteci kadın olduğunu ve bu konuda da çalışmalar yürüttüklerini belirtti.
“Kamu kurumları şiddet verilerini paylaşmıyor”
Ordu’nun demokrat bir yapısının olduğunu bu nedenle de kamu ve sivil toplum örgütleriyle ilişkilerin tamamen kopmadığını aktaran Aydın, yine de Türkiye’deki genel siyasi yapının onları da etkilediğini şu sözlerle anlattı:
“Ordu’da da Türkiye'deki genel politika gibi sistem artık çok basit şeyler için bile işlemiyor. Biz bir izleme çalışması yaptık. Kamu kurumlarından tek bir bilgi alamadık. Tek bir küçük veriyi bile paylaşmıyorlar ve bize cevap olarak da kamu kurumu, ‘bu bilgiler suistimal ediliyor’ diyor. Şiddet ya vardır ya yoktur. Ya azdır ya çoktur. Biz çok olduğunu biliyoruz çünkü derneğe de başvuruyor insanlar. Aslında bu, ‘biz bunu yönetemiyoruz ve bunu sivil toplumdan da duymak istemiyoruz’ demek.”
Toplumda değişen sivil toplum algısı
“Eskiden kadın derneği denilince insanların aklına Yeşilçam filmlerindeki zengin kulüpleri, yoksul çocuklar için yemek dağıtan dernek gibi bir algı vardı” diyen Aydın, zamanla bu bakış açısının değiştiğine ve bunun da yeni sorunlara yol açtığına dikkat çekerek şöyle devam etti:
“Bir dernek etkinliğinden bahsedilince insanların kafasında bir soru işareti beliriyor. İnsanlarda ‘Aman başıma bir şey gelir’ korkusu var. Bu durum katılımın gittikçe düşmesine ve yeni üyelerin azalmasına neden oluyor. Artık devlet fon alan kurumları marjinalleştiriyor. Bu da memur olan üyelerimizi şüphesiz etkiliyor. Yeni üye olmak isteyenleri etkiliyor. ‘Üye olmayayım ama gidip geleyim’ diyorlar."
“Erkek şiddetiyle her gün karşılaşıyoruz”
Aysun Aydın, Ordu’da kadınların yaşadığı sorunları şu sözlerle anlattı:
“Ordu'da çocuğa yönelik istismar ve kadına yönelik şiddet vakalarıyla her gün karşılaşıyoruz. Bizim derneğimize çok fazla başvuru geliyor. Özellikle Ordu'nun yüksek kesimlerinde, köy ve kırsal alanlarında bu durum çok daha yaygın. Özellikle boşanma sonrası ya da boşanma sürecinde şiddet gören kadınlar çok başvuruyor ve genelde de çok yalnız bırakılmış oluyorlar. Çünkü boşanmak biraz böyledir. Bir kadın boşanmaya karar verdiğinde aslında bütün toplumu karşısına alıyor, hatta devleti de karşısına almış oluyor. Dolayısıyla bu tür başvurular var. Ama son dönemlerde tabii yine Türkiye'nin içinden geçtiği sürecin etkisiyle enflasyon, ekonomik kriz vs. çok fazla ekonomik destek başvurusu geliyor. Başvurularda mülteci kadınlar da var, Ordu’nun yerli kadınları da var.”
Dernek, LGBTİ+'lara hizmet vermeye açık
Aydın, dernek olarak LGBTİ+’lara yönelik desteklerinin olmasına rağmen bugüne kadar bu yönde herhangi bir başvuru almadıklarını belirtti. Bunun nedeninin Ordu’daki LGBTİ+’ların derneklerinden haberdar olmaması olabileceğini söyledi.
Aydın, dernek olarak Ordu’daki LGBTİ+’lara hizmet vermeye açık olduklarını da ekledi.
Aysun Aydın, “Ordu’da her türlü grupla çalışmaya açığız. Baskı altındaki, parmakla gösterilen, ötekileştirilen her türlü grupla ortak çalışmalıyız” diyerek sözlerini sonlandırdı.(AD/AÖ)