Eğitim Reformu Girişimi’nden (ERG) Araştırma Koordinatörü Dr. M. Alper Dinçer, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) dershanelerle ilgili ruhsat yenilemeyerek dershanelerin ortadan kaldırılacağı yönündeki kararının dershane sistemini kapatmaktan çok devletin dershanelerden vergi alamamasına yol açacağını dile getirdi.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı 1 Ocak 2014’ten itibaren dershanelerin ruhsatlarının yenilenmeyeceğini, ‘etüt merkezi’ adı altında faaliyet yürütmesine de izin vermeyeceklerini açıkladı.
“2014-2015 öğretim yılından itibaren MEB sistemi içerisinde yasal olarak tanımlanmış dershane diye bir kurum olmayacak. Devam ederse biz tanımıyoruz. Bu piyasada MEB’in onaylamadığı, ruhsat vermediği ve denetlemediği kurumlara itibar edilmez.”
Alper Dinçer’e dershanelerle ilgili ruhsat yenilememe kararının sonuçlarını sorduk.
Bu karar dershaneleri ortadan kaldırır mı?
Kaynaklarını çocuklarının okul dışında zamanlarda daha fazla eğitim alması için yönlendirmeye kararlı olan veliler olacaktır, bir şekilde başka kanallara yönelecektir.
Bu noktada fark edecek tek şey devletin bu iş için gerçekleşen ekonomik aktiviteden vergi alamaması.
MEB dershanelere onay vermeyebilir ama bu karar iktisadın arz talep kanunları doğruysa, büyük ihtimalle onay almadan özel ders veren kurumların daha fazla kar etmesine yol açabilir.
Kısacası bu, dershane sistemini kapatmaktan ziyade dershaneciliği daha da özendiren ve devletin de vergi alamamasına yol açan bir model olabilir. Ama mutlaka böyle olmayabilir tabii...
Dershanelerle ilgili bu karar eğitim sisteminde bir kalite artışına neden olur mu?
Bu konuda hem Türkiye’de hem uluslararası düzeyde 50-60 senede oluşan akademik bir birikim var. Eğitim sisteminin kalitesini yükseltmek için olmazsa olmaz en önemli şey öğretmenlerin ve okul yöneticilerinin niteliğinin yükseltilmesidir.
Dershanelerin kapatılması bu kişilerin niteliğini etkiler mi? Ben böyle bir çalışmayla karşılaşmadım.
Ama politika yapıcılar bu yönde ilerlemek yerine dershaneleri kapatarak eğitim sisteminin niteliğini yükseltmek beklentisindeler. Niye böyle olsun ben anlayamıyorum. Ama en son noktada zamanın göstereceği bir durum.
Öğrenciler bu süreçten nasıl etkilenebilir?
Yine okul dışı derse erişmek isteyenlerin büyük kısmı erişecektir.
Ama bakanlığın onay vermiyor olması pek çok yerde pek çok öğrencinin dershaneye gidememesine neden olabilir. Bu öğrencilerin belirli kısmı bulundukları yere göre özel derse de erişemeyebilirler. Çünkü Türkiye’de küçük ilçelerde dershanelerin sosyal hareketliliğe çok katkı sağladığı, o çocukların bu sınavlarda yarışmak için aslında dershaneler dışında bir alternatifinin olmadığı sık dile getirilen bir argüman.
Eğer bu doğruysa ve bir grup öğrenci okul dışı kaynaklara erişemeyecekse, belki dezavantajlı olan bir grup daha da dezavantajlı duruma düşebilir.
Bunun dışında öğrencilere bir etkisi olacağını düşünmüyorum. (YY)