Demokrasi İçin Birlik: "Hayır"da Yaratıcılık, Neşe ve Cesaret Var

Demokrasi İçin Birlik, Anayasa değişikliği referandumuna ilişkin basın toplantısı düzenledi.

Hayır Meclisleri’nin de desteklediği toplantıda baskılara ve eşitsiz koşullara dair verileri paylaşıldı, sokaktaki “Hayır” kampanyalarının önemini vurgulandı.

Taksim’de gerçekleşen toplantıya Demokrasi İçin Birlik kurucularından Rıza Türmen, Halkların Demokratik Partisi eski milletvekili Hasip Kaplan ve Levent Tüzel, Anayasa hukukçusu İbrahim Kaboğlu, Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto, DİSK Basın-İş Başkanı Faruk Eren, gazeteci Ayşenur Aslan, hukukçu Turgut Kazan, ekonomist Mustafa Sönmez’in de aralarında olduğu isimler katıldı.

Tilbe Saran’ın sunuculuğu yaptığı toplantıda sahnede “Neşeyle, yaratıcılıkla, cesaretle hayır sokakta”, “Hayır biz barız” yazılı afişler asıldı. “Hayır” kampanyası şarkılarının ve kampanyadan fotoğrafların yer aldığı video gösterildi.

Toplantıda söz alanlar “Evet” ve “Hayır” kampanyalarının eşit şartlarda gerçekleşmediği ancak “Hayır” kampanyasının etkili olduğunu vurguladı. “Hayır” için bir araya gelenlerin referandum sonrasında da demokratik bir Türkiye’nin inşasındaki rolüne dikkat çektiler.

Türmen: Halk hareketi referandumdan sonra da sürmeli

Türmen, referandumun “Hayır” açısından bir halk hareketi başlattığını belirterek bu hareketin birleştirici noktasının da “Türkiye’de demokrasi içinde yaşamak” olduğunu söyledi. Referandum bittikten sonra da bu halk hareketinin devam etmesi gerektiğini söyledi.

“Hayır kampanyasını yürüten halk hareketi barış, özgürlük, eşitlik ve adalet içinde yaşayabileceğimiz Türkiye’nin habercisidir. Bu hareket devam etmelidir ki ‘Hayır’ çıktıktan sonra başka bir Türkiye’nin kapıları açılsın. Daha demokratik, katılımcı, çoğulcu bir Türkiye yaratabilelim.  Bunu yaratabilmek için halk hareketinin dinamiğini muhafaza etmek lazım.”

“Hayır çıkarsa yeni bir anayasa yapmak gerekir. Düzeltilmiş parlamenter sistemi kuracak, cumhurbaşkanının Meclis’ten çıktığı ve yetkilerinin sembolik hale indirildiği,  herkesin kendini içinde bulacağı eşitlikçi özgürlükçü Türkiye’yi kurabilecek anayasanın yapılması için önce hayır çıkması gerekir.  Hayır sonucu çıkması yeni bir Türkiye’nin habercisi olacaktır.”

Kaboğlu: Geniş ittifaklar kurmak yaşamsal

Kaboğlu, anayasa değişikliği teklifinin toplumsal ihtiyaçlardan kaynaklı bir metin olmadığını söyledi.

Bu metnin hazırlanması ve kamuoyuna sunulmasında “iktidar partisi, külliye, hükümet ve onu destekleyen muhalefet partisi,  “medya” ve “halk”tan oluşan üç ayak olduğunu belirtti.

“İlk grup hayır diyenleri terörist ilan edebiliyor.

“Medyada metnin tanıtımı tartışılması yorumlanması bir yana çıplak olarak kamuoyuna sunulması bile mümkün değil. Tartışma ortamının olmadığı, uzmanların görüşlerine başvurulmadığı bir süreçte anayasal bilgilenme hakkı da her gün ihlal ediliyor. Elden geldiğince çıplak metnin kamuoyu ile paylaşılmasında yarar var.

“Hayır’ın terörize edilmesi ise halkın ağırına gitmiş bulunuyor.”

“Anayasal bilgilenme hakkı önemli. Halkın bu bilgileri paylaşması daha geniş ittifaklar kurması yaşamsal. Bunu bir barış projesi olarak ele almak ve 16 Nisan sonrasına yönelik olarak barış projesi temelinde yeni görüşler ve ittifaklar oluşturmak yaşamsal.”

Hayır Meclisleri sokakta

Şişli, Beşiktaş, Bahçelievler, Sarıyer, Hisarüstü ve Kadıköy Halk Meclisleri’nden gönüllüler de sokaktaki hayır çalışmalarının karşılık bulduğunu anlattı.

Televizyonlarda “Hayır”a yer verilmezken sokakta hayır diyenlerin kararlı olduğuna dikkat çektiler.

Verilerle "Evet", "Hayır"

Tilbe Saran, “Hayır”a yönelik baskılara karşın sokakta kampanya yürüten insanların “Hayır”ı görünür kıldığını belirtirken şu verileri paylaştı:

* Çağdaş Gazeteciler Cemiyeti mart ayı verilerine göre hapishanelerdeki gazeteci sayısı 154.

* Twitter’ın 2016’nın ikinci yarısına ilişkin şeffaflık raporuna göre Türkiye içerik engeli talebi konusunda 1.

* 1-20 Mart tarihlerindeki canlı yayınlardan Hayır’a 45,5 saat Evet’e 485 saat yer verildi.

* İçişleri Bakanlığı verilerine göre Şubat ve Mart aylarında 12 bin 321 kişi gözaltına alındı, 606 kişi tutuklandı.

Pınar Türenç, Turgay Olcayto, Faruk Eren, Ayşenur Aslan, Turgut Kazan ve Mustafa Sönmez de yaptıkları konuşmalarda “Hayır” sonucunun önemine değindiler. (BK)

* Fotoğraf: Demokrasi İçin Birlik / Twitter