Haberin Kürtçesi için tıklayın
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’a, 6-8 Ekim 2014 Kobanê eylemleri sürecinde yaşanan olaylar nedeniyle açılan davanın, Yasin Börü ve arkadaşlarının öldürülmesine ilişkin dava ile birleştirilmesi talebi reddedildi.
Tıklayın - Selahattin Demirtaş Kimdir?
Demirtaş’ın yargılandığı Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesine birleştirme talebinde bulunmuştu.
“Eylemlerden sorumlu olması sözkonusu değil”
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi ise dosyayı Bölge Adliye Mahkemesine sevk etti.
Sevk gerekçesinde “Sanığın suçunun sübutu halinde dosyamıza konu eylemlerden sorumlu olabileceği gibi bir durumun sözkonusu olmadığı anlaşılmaktadır” ifadesi yer aldı.
Edirne Cezaevinde tutuklu bulunan Demirtaş, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 214/1. maddesindeki “suç işlemeye tahrik” ve 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleir Kanunu’na muhalefetten yargılanıyor.
“Tek dosyada yargılamak zorunlu değil”
Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesinin birleştirme talebine ret gerekçesi şöyle:
“Selahattin Demirtaş’ın 6-7-8 Ekim 2014 tarihinde meydana gelen olaylarla ilgili olarak sadece ‘toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet” suçları yönünden “suç işlemeye tahrik” fiilini işlediğinin iddia edildiği;
“Mahkememizin 2015/224 ve tefrikle açılan 2017/500 esas sayılı dosyalarında ise ‘toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanuna muhalefet’ suçlarından açılmış bir dava bulunmadığı, dolayısıyla birleştirme kararında bahsedildiği gibi sanığın suçunun sübutu halinde dosyamıza konu eylemlerden sorumlu olabileceği bir durumun söz konusu olmadığı anlaşılmaktadır.”
“TCK’nin 214. Maddesindeki suç işlemeye tahrik fiilini işleyenlerle, tahrik konusu suç veya suçları işleyenlerin tek bir dosyada yargılanmasının mutlak suretle zorunlu olmadığı, Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyasına konu iddianamenin 420-479 sayfaları arasında belirtildiği üzere 6-8 Ekim olaylarında yurdun çeşitli illerinde binlerce olay meydana geldiği, şayet dosyaların birleştirilmesi zorunlu görülürse binlerce dosyanın tek bir dosyada birleştirilmesinin söz konusu olamayacağı ve bunun usul ekonomisi yönünden fiilen mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
Mahkeme ayrıca, birleştirme kararının pratik olarak da faydalı olmayacağını belirtti.
Meral Danış Beştaş: Ölümlerle bir bilgimiz ve ilgimiz olamaz
HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, üçücnü talebin ardından yerel mahkemenin verdiği birleştirme kararıyla ilgili bianet’e şu açıklamayı yapmıştı:
“Ölümlerle, cinayetle bir bilgimiz ve ilgimiz olamaz. Demirtaş da diğer siyasetçiler gibi demokratik eylemler nedeniyle yargılanıyor. Bu birleştirme kararı siyasetin en üst düzeyden müdahalesini aleni hale getiriyor. Mahkeme tüm itirazlarımıza rağmen birleştirme kararında ısrar etti.
“Anayasa’ya göre de olanaksız bir birleştirme kararı, Demirtaş şahsında tüm siyasete yapılan bir tehdit. ‘Davayı istediğimiz şekle dönüştürürüz’ mesajını veriyorlar. Demirtaş’ın ne Yasin Börü ne başka bir ölümlü dosyayla ilgisi yoktur, olamaz. Teknik hukuk açısından da hiçbir illiyet bağı da yoktur. Dosyanın birleştirilmesi için illiyet gerekir.”
Ne olmuştu? |
Demirtaş’ın tutuklu yargılandığı davaya bakan Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi, bu dosyanın, 6-8 Ekim Kobanê eylemleri sırasında yaşamını yitiren Yasin Börü ve üç Hür Dava Partisi üyesinin davası ile birleştirilmesi amacıyla Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne iki kez talepte bulunmuştu. İlk talebi reddeden Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 20 Haziran’daki duruşmada dosyaların birleştirilmesine karar verdi. İtirazların ardından dosya Bölge İdare Mahkemesine gönderildi. |
Yasin Börü davası |
Diyarbakır’da 6-7 Ekim 2014’te düzenlenen Kobanê eylemleri sırasında Yasin Börü, Ahmet Dakak, Riyat Güneş ve Hasan Gökguz’un öldürülmesiyle ilgili yargılanan 41 kişiden 16'sı beşer kez ağırlaştırılmış müebbet, ikisi ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Kobanê’ye yönelik IŞİD saldırılarını protesto eylemleri sırasında, 6-7 Ekim 2014’te Diyarbakır’da toplam 14 kişi hayatını kaybetti. Davada yargılanan altı çocuğa "canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" ve "devletin birliğini ve ülke bütünlüğü bozma" suçlarından 110’a yıl hapis cezası verildi. 18 sanık “kasten insan öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla 18’er yıl, altı çocuk ise aynı suçlamayla 12’şer yıl hapse mahkum edildi. 13 kişinin beraatına karar verilirken hakkında yakalama kararı bulunan üç sanığın dosyaları ayrıldı. Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesinde halen devam eden dava, firari olan üç sanıkla ilgili. |
(AS)