Balat'taki, Bulgar Ortodokslar için tarihi önem taşıyan Demir Kilise bugün açıldı.
Yedi yıldır restorasyon çalışmalarının sürdüğü kilise dokuz yılın ardından ilk kez kapılarını açtı. Açılışta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov da yer aldı.
Ayda 5 bin ziyaretçi bekleniyor
Kilise, kapanmadan önce ayda 3 bin ziyaretçiyi ağırlıyordu. Restorasyonun ardından bu rakamın 5 binin altına düşmeyeceği öngörülüyor.
Kilise mütekabiliyet esasına göre restore edildi. Buna göre Bulgaristan hükümeti Filibe'deki Cuma Camisi'nin restorasyon iznini, Türkiye de Demir Kilise'nin restorasyon iznini verdi.
Borisov: Kıskanılacak bir örnek
Bulgaristan Başbakanı Borisov şöyle konuştu:
“Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Başbakan, sayın belediye başkanları, dini temsilciler, müftümüz de hazır bulunuyor. Bulgaristan'daki Müslümanları temsil ediyor. Ortodoks Kilise Patriği de burada bulunuyor. Burada bir araya geldik, tartışmak için değil. Haliç'in yanı başında dinimiz temsil ediliyor. Dinimize saygı gösteriliyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne teşekkür ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanı'na teşekkür ediyorum. Kültürel yönden nasıl bir değer taşıdığını anlatmama zaten gerek yok.
Bulgaristan her zaman mükemmel ilişkiler tesis etmek istemiştir hem İslam hem Hıristiyan alemi ile. Terörizm her yerde var ancak müştereken mücadele edebiliriz. Sonuçlardan bahsediyoruz, sebeplere bakacak olursak kader bizi, coğrafi ve siyasi olarak birlikte yaşamaya zorunlu kılmıştır. Sofya ve İstanbul, bütün Avrupa ve Balkanlarda bir Hıristiyan, Müslüman ülkenin nasıl olduğunu, davrandığını gösteriyor. Gerçekten kıskanılacak birer örnek.”
Yıldırım: Dünyaya olumlu mesaj veriyoruz
Başbakan Binali Yıldırım ise şunları söyledi:
"Bu eser İstanbul'un yüzyıllardır bütün inançları bir arada tutan karakterini temsil etmektedir. Cemaat vakıflarının mallarının iade edilmesine karar verilmiştir. 167 cemaat vakfına ait 1029 eser, varlık cemaat vakıflarına aktarılmış ve geçmişten beri gelen bu önemli sorun da ortadan kaldırılmıştır.
“Dini ve kültürel kutuplaşma riski gittikçe artıyor. Ortadoğu'da yüzyıllardır bir arada yaşayan değişik dinlere mensup insanlar mezhepleri nedeniyle hedef olurken aynı eğilimler İslam düşmanlığı ve ırkçılık olarak Batı dünyasında da artan şekilde bugün ne yazık ki kendini gösteriyor.
“Böyle bir dönemde Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'un da katılımıyla buradan vereceğimiz mesajın son derece anlamlı olduğunu ifade etmek istiyorum.”
Erdoğan: Uluslararası topluma verilmiş mesaj
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise şöyle konuştu:
“Bu dönemde Bulgaristan'ın farklı bir konumu da var. AB dönem başkanlığı kendilerinde. Böyle bir dönemde bu açılışın yapılıyor olmasını uluslararası topluma verilmiş bir mesaj olarak değerlendiriyorum. İstanbul farklı dinlerin ve kültürlerin bir arada barış içinde yaşadıkları şehir olma vasfını bir kez daha göstermiştir. Bir tarafta patrikhane bir tarafta Demir Kilise. Arada da çok fark yok. 200-250 metre mesafede bir yer.
“Bu kilise 1898'den bu yana ayakta duruyor. Kilisenin restorasyonu, belediye başkanlığım döneminde bir restorasyon daha geçirmişti ama 2011'de köklü bir restorasyon gerçekleştirildi. 15 milyon liranın üzerinde maliyetle tamamlanan restorasyon işlerini üstlenen ekip hassasiyetle bu duruma getirdi. Ben kendilerini kutluyorum.”
Demir Kilise hakkında
Tamamen demirden oluşan Demir Kiliseler dünyada üç ülkede, Arjantin, Avusturya ve Türkiye'de inşa edildi. Demir Kilise “Sveti Stefan Kilisesi” ise tamamen demirden oluşan ve kalan tek demir kilise. Kilise, yanan ahşap kilise yerine demirden inşa edilmiş ve 1898 yılında açılmıştı.
2009'dan beri kapalı olan kilise İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) katkılarıyla 2011 yılında restorasyona alındı, yüzde 90'ı elden geçirildi. Yapılan çalışmalar kapsamında Demir Kilisenin taşıyıcı sistem güçlendirme, dış cephe koruma ve restorasyon, iç restorasyon ile çevre düzenlemesi yapıldı.
16 milyon lira
Tüm çalışmalar Fen İşleri Dairesi Başkanlığı Yapı İşleri Müdürlüğü'nce yürütüldü. Restorasyon için 16 milyon liranın 13 milyon lirasını Büyükşehir Belediyesi karşıladı.
Büyükşehir Belediyesi ilk olarak kilise zemininde görülen kayma sebebiyle zemin ıslahı yaptı. Yapının üç cephesi, 5 bin 500 metre jet grout (zemine çimento enjeksiyonu) ile güçlendirildi. Paslı kolonlar statik projesine uygun olarak çelik kolonlarla değiştirildi. Sökülen dış cephe kaplama ve süsleme elemanlarının restorasyonları, astar ve boyaları yapıldı.
İç mekan restorasyon ve çevre düzenleme inşaatı kapsamında, zemin mermerleri söküldü, projesine uygun olarak yeniden kaplandı. Kilise duvarlarında korozyondan arındırılmak için mekanik temizlik yapıldı. İç duvardaki döküm süsleme elemanları numaralandırılarak söküldü, restore edilip montajları yapıldı.
Bodrum katta güçlendirme ve su yalıtım işlemleri gerçekleştirilirdi. Bahçe duvarları betonarme olarak yeniden yapılıp taş ile kaplandı. Korkuluk demirleri restore edilerek yerlerine monte edildi.
Brezilyadan getirilen ağaçlar üstüne monte edilmiş
Arjantin ve Avusturya'daki kiliselerin yok olduğunu, sadece Balat'taki demir kilisenin ayakta kaldığını dile getiren Bulgar Eksarhlığı Ortodoks Kilisesi Vakfı Başkanı Vasil Liaze, kilisenin tarihine ilişkin şu bilgileri verdi:
"500 ton ağırlığındaymış kilise. Ufak gemilerle buraya getirilmiş. Komple demirden oluşan bu kilise, vidalarla denizin üzerinde monte edilmiş. Brezilya'da bir ağaç var, bunlar suyun içinde yaşıyor. Kilise, bu ağaçların üzerine monte edilmiş ve açılışı 1898'de yapılmış."
Kilisenin monte edildiği ağaçlar beton yol nedeniyle su alamadı
Liaze, denizin üzerinde olması nedeniyle bir süre sonra yapıda korozyon oluştuğuna ve metalin erimeye başladığına değinerek, Haliç'in çevresi düzenlenirken, kilisenin önüne yapılan yol nedeniyle kilisenin üzerine monte edildiği ağaçların su alamadığını anlattı.
Liaze, "Oysa kilisenin monte edildiği ağaçlar su ile yaşıyor. Çamur olduğu için de denize doğru kayma meydana geldi. Çevresinin betonla sağlamlaştırılması projesi yaptık. 14 yıl önce başlanan çalışmayla 330 beton kazık çakıldı etrafına, böylece kilisenin kayması önlendi" diye konuştu.
Kaymanın engellenmesinin ardından kilisenin demir yapısının da yenilenmesi gerekliliğinin görüldüğünü belirten Liaze, şunları anlattı:
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bunu izah ettik. 8-9 sene önce ondan rica ettik. O da kilisenin restorasyonunun yapılması talimatını verdi."
Liaze, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kilisenin restore edilmesi talimatından sonra ihaleye çıkıldığını ancak işi alan müteahhidin 1 yıl sonra vefat ettiğini dile getirdi.
100 yıl dayanacak hale getirildi
Ertesi yıl yapılan ihaleyi Taş Yapı'nın almasıyla restorasyonun başladığını kaydeden Liaze, "En ince detayına kadar parçalar söküldü, tamir edildi, orijinal yerine yerleştirildi. Bütün ana kolonlar değiştirildi ve Demir Kilise 100 yıl daha dayanacak hale getirildi. Kilisenin içinin de restorasyonu yapıldı. İstanbul'daki en güzel kilise seçileceğinden eminiz. Restorasyonun finansmanını İstanbul Büyükşehir Belediyesi üstlendi. Restorasyon 16 milyon liraya gerçekleştirildi. Bunun 1 milyon lirası da Bulgaristan Başbakanının emriyle gönderildi" dedi.
Aslının aynısı
Liaze, kilisenin aslının aynısı olduğunun altını çizerek, "Bu kadar ciddi bir çalışma olabileceğini tahmin etmemiştik. Firmanın elemanları, Büyükşehir Belediyesindeki müdür ve memurlar kendi öz işleri gibi bu eserde çalıştılar, Haliç'e güzel ve büyük bir eser kazandırdılar. Bir zamanlar burası gece en iyi aydınlanan kiliseydi." dedi. (EA)
Fotoğraf: Muhammed Enes Yıldırım, AA