Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Sözcüsü Ayşegül Doğan, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın bugün yaptığı yeni çağrı ve güncel gelişmelere dair partisinin genel merkezinde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre Doğan, açıklamasında DEM Parti eş genel başkanları ile bileşen partilerin temsilcilerinin de 11 Temmuz’da Süleymaniye’de PKK’nin düzenleyeceği silah bırakma törenine katılacaklarını duyurdu.
Abdullah Öcalan'dan 26 yıl sonra görüntülü çağrı
"Tarihi bir eşikteyiz ve bu tarihin yazımına talibiz"
Doğan'ın açıklamasından satır başları şöyle:
"İlginiz de gösteriyor ki, tarihi bir andan geçiyoruz. Çok önemli bir eşikteyiz. Bugün gelen mesajla birlikte bunun önemi daha da arttı. Yepyeni bir sayfa açılıyor sevgili Türkiye halkları. Tarihi bir eşikteyiz ve bu tarihin içindeyiz, tarih biziz, bu tarihin yazımına talibiz. Çatışmasızlık, savaş ve savaşın son bulma ihtimalinin gerçekleşmesinde her geçen gün daha önemli bir aşamaya doğru ilerliyoruz. İlerlediğimiz her aşama hepimize yeni sorumluluklar yüklüyor.
"Bugün, 26 yıl sonra ilk kez Sayın Öcalan’dan, İmralı’dan bir görüntü gördük. Sıcağı sıcağına gelen açıklamalar ve mesajlar da var. Dünya da ilgiyle takip ediyor. Demek ki Türkiye’nin Kürt meselesi, Türkiye’nin demokrasi sorunu yalnızca Türkiye’nin sorunu değilmiş. Hem bölgesel etkileri itibarıyla hem de sonuçları ve dünyada yaratacağı etkiler dolayısıyla yalnızca Türkiye ile sınırlı olmayan, uluslararası bir sorundan bahsediyoruz. Bu yüzden, çok tarihi bir kavşakta olduğumuzu bir daha söylemek isteriz."
"Hepimizin ortak teminatı hukuk"
"Yıllarca demokratik bir çözümün, barışın, eşit, adil, onurlu ve kalıcı bir barışın adresinin İmralı’dan, Sayın Öcalan’dan geçtiğini söyledik. Bugün bunun bir kez daha görülmüş olması gerekir. Temennimiz budur. Bunun çabası ve mücadelesi onlarca yıldır sürüyor. Koşullar el vermediği için sesi bugünkü kadar yankılanmamış olsa da bugün ulaştığımız noktanın ardında onlarca yıllık bir çaba, emek ve uğraş olduğunu hatırlatmak isterim. 1993’te yarım kalmış, bugün yeniden siyaset alanının genişlemesi ve silahların tümden devreden çıkarılması için yeni sayfadan bahsediyoruz. Bu kez yarım kalmamalı.
"Hepimizin ortak teminatı ve ihtiyacı hukuktur. Dolayısıyla hukuk ve hukuka dair güvenceler, hiçbir siyasi hesap yapılmaksızın bir an evvel hayata geçilmeli. Bu da bir hakikati ortaya koymak, bir ihtiyacı ortaya koymaktır. Bunun için Meclis’te bulunan ya da bulunmayan, grubu bulunan ya da bulunmayan tüm siyasi partiler de sorumluluk üstlenmeli. Fikri bütün ayrılıklarını bir yana bırakıp Türkiye’nin temel Kürt sorununun demokratik çözümü ve Türkiye'nin demokratikleşmesi için sorumluluk üstlenmelidirler."
Doğan, açıklamasını Kürt sorununun çözümü için tüm kesimlerin aynı duyarlılıkla hareket etmesi gerektiğini vurgulayarak sonlandırdı. (TY)
