Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB Konseyi Başkanı Donald Tusk ve AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans dün Antep'te Başbakan Ahmet Davutoğlu ile biraraya geldi. 4 bin 818 Suriyelinin yaşadığı Nizip-2 mülteci kampını ziyaret etti.
Geri Kabul Anlaşması konusunda ilerleme sağlamak için gerçekleştirilen görüşmelerin ardından Merkel, Tusk ve Davutoğlu Gaziantep Üniversitesi Kongre ve Sanat Merkezi'nde Geri Kabul Anlaşması ve Türkiye vatandaşlarına vize muafiyeti taahhüdü konusunda ortak bir açıklama yaptı.
TBMM Genel Kurulu, 1 Mayıs'a kadar çıkarılması gereken ve vize muafiyeti kapsamında bulunan uluslararası sözleşmeler ve diğer düzenlemeleri ele alacak.
Davutoğlu: Vize muafiyeti anlaşmanın asli unsuru
Başbakan Davutoğlu, Türkiye vatandaşlarına sağlanacak vize muafiyetinin Geri Kabul Anlaşması’nın koşulu olduğunun altını çizdi.
"Vize muafiyetini, Avrupa Birliği-Türkiye mutabakatının ayrılmaz, asli unsuru olarak görüyoruz. Zaten vize muafiyetiyle bu mekanizmaları uygulayacak olan Geri Kabul Anlaşması arasında da doğrudan bir ilişki var. Geri Kabul Anlaşması ancak vize muafiyeti ile birlikte uygulanır. Bütün bu mekanizmanın işlemesi, Geri Kabul Anlaşması'nın uygulanması bir zaruret.”
Anlaşmaya yönelik eleştirilere değinen Davutoğlu, “Çok eleştirildi ama kendisine de ifade ettim tarihin altın sayfasına yazılırlar. Bize de Suriyeli sığınmacıları geri göndermemiz gerekir diyen liderler çıktı. Türkiye ve Almanya Suriyeli çocuklar için omuz omuzadır” diye konuştu.
Basın özgürlüğüne müdahaleler “münferit”
Basın özgürlüğü hakkında da konuşan Davutoğlu, “yaşanan münferit olaylardan dolayı basın özgürlüğü konusundaki spekülasyonları doğru bulmadığını söyledi ve şöyle konuştu:
"Bir ailenin parçası olarak paylaşırsak her şeyi konuşmaya hazırız. Bugün bu tablo, bu açıdan bizim için çok önemli. Her şeyi konuşuyoruz, çok açık bir yüreklilikle. Aynı şekilde ben de, değerli dostlarıma Avrupa'da artan aşırı ırkçı yaklaşımları ve bunun basına yansımaları konusunu da aktarıyorum. Son olarak Sayın Cumhurbaşkanımıza yapılan hakareti yine birlikte ele aldık. Basın özgürlüğü, insan haklarını ve insanın onuruna saygıyı gözardı etmemeli. Basın özgürlüğü ancak insan onuruyla daim olabilir."
Merkel: Hem güvenliği sağlamak hem vize muafiyetini yerine getirmek istiyoruz
Almanya Başbakanı Angela Merkel de konuşmasında mültecilerin Türkiye’de barınmasının onlar için daha iyi olduğunu çünkü çalışma izni alabildiklerini ve toplum tarafından Suriyelilerin “kucaklandıklarını” söyledi.
“İşsizlik ve yanı sıra iş arayan sığınmacılar varsa, bu her ülkede tartışma yaratır. Bu, bana göre atılan çok cesurca bir adımdır. Diğer taraftan da Suriyelilerin toplum olarak kucaklandığını gördük.”
Bu konuda AB’nin de üzerine düşeni yapacağını söyleyen Merkel, Suriye’de güvenli bir bölge oluşturmanın da mülteci sayısını azaltacağını düşündüğünü ifade etti.
Merkel Türkiyelilere vize muafiyetine ilişkin ise şöyle konuştu:
“Vize serbestisi için haziran sonu itibariyle Türkiye’nin şartları yerine getirmesi gerekiyor. 72 kriterden bahsediyoruz. Bugün de bu konunun bazı yönlerini ele aldık. AB Komisyonu 4 Mayıs’ta bir rapor sunacak. Ben de bu konudaki anlaşmaya uymamızı istiyorum, uyacağız. Sonuçta Türkiye de bu sonuçları bize sunacaktır. Çok yakın çalışılıyor. Bu konuda endişeler varsa tabii ki ele almamız gerekiyor. Çünkü bir yandan güvenliği sağlamak, diğer taraftan da vize serbestisi taahhüdünü yerine getirmek istiyoruz.” (ÇT)
18 Mart 2016’da Avrupa Birliği ile Türkiye arasında 29 Kasım 2015’te kabul edilen Ortak Eylem Planı doğrultusunda Geri Kabul Anlaşması imzalandı. 4 Nisan’dan bu yana, Türkiye üzerinden Yunanistan’a giden 325 mülteci Türkiye’ye geri gönderildi. Bunun yanısıra 103 Suriyeli mülteci de Türkiye’den Avrupa’ya kabul edildi. Türkiye'de 2,7 milyonun üzerinde kayıtlı Suriyeli mülteci yaşıyor. |
* Fotoğraf: AA / Antep