Haberin İngilizcesi için tıklayın
Eski Başbakan ve AKP Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, iç siyasete dair açıklamalarda bulundu.
Elazığ Gönül Dostları Buluşması'nda konuşan Davutoğlu, 1 Kasım 2015’te kendi başbakanlığı döneminde AKP’nin oyunun yüzde 49,5 olmasına karşın bugün MHP oyları çıkarıldığında yüzde 34 seviyesinde olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanlığı sistemini de eleştiren Davutoğlu, "Cumhurbaşkanı makamıyla genel başkanlık makamının birleştirilmesi hem cumhurbaşkanlığına hem de AK Parti'nin kurumsallaşmasına zarar vermiştir” dedi.
Davutoğlu’nun konuşması özetle şöyle:
“Korkmadan konuşmalıyız”
“Türkiye iç siyasetinde çok kritik eşiklerden geçtiğimiz bir dönemde bulunuyoruz. Çok daha fazla konuşmamız lazım.
“Korkmadan, çekinmeden kimin ne diyeceğini düşünmeksizin birbirimizle konuşmak durumundayız.
“Anadolu’yu karış karış dolaşıyoruz”
“Bu çerçevede son dönemde Anadolu’nun değişik yerlerinde vatandaşlarımızla bir araya geliyorum. Bu bir muhasebe. Ama tek taraflı bir konuşma değil.
“Siyasi, sosyal hareketler sadece Ankara’nın ya da İstanbul’un kapalı kapılarında ortaya konamaz, onlarla şekillenmez.
“Ankara’da, İstanbul’da, değişik vilayetlerimizde akademisyenlerle, siyasette beraber olduğumuz arkadaşlarımızla, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle yoğun bir çalışma içindeyiz.
“Anadolu’yu adım adım, karış karış dolaşarak Anadolu’nun nabzını tutmaya çalışıyoruz.
“Her şeyi masaya yatırmamız gerekiyor”
“Buna neden ihtiyaç hissediyoruz? Her şeyden önce bunu anlamamız lazım.
“Son üç yıl içinde Türkiye’deki siyasi hareketler anlamında değişiklikler ve savrulmalar yaşadık.
“Hem siyasetin temeline oturan değerler anlamında, hem iç siyaset, siyasetin arkasındaki değerler anlamında, hem Ak Parti’nin kuruluş ilkeleri bağlamında, bu kadroları iktidar yapan o ilkeler ve temelindeki savrulmalar anlamında çok ciddi değişimler ve bir anlamda odak kaymalarıyla karşı karşıyayız.
“Onun için sizlerle istişare yapacağız. Sizleri dinlemek istiyorum. Ekonomimizde, hukuk yapımızda, siyasi devlet yapımızdaki her şeyi masaya yatırmak durumunda olduğumuz bir dönemden geçiriyoruz.
“Bir hükümet yönetim sistemi değişikliği yaşadık, son üç yıl içinde iki seçim, bir referandum, bir de genel seçim yaşadık.
“Bu seçimlerde kullanılan dil, üslup, söylem ve Türkiye’nin geleceği ile ilgili ortaya konamayan vizyonsuzluk hepimizi tedirgin etti.
“AK Parti’nin oyu yüzde 34’lere çekildi”
"İstanbul seçimlerinde 800 bin oyla tekrar kaybetmişse, bunun sorumlusu eylemde söylemde ahlakta siyasi hayatta ciddi savrulmalara sebep olanlardır.
“Partiler ve siyasi hareketler tavanda bölünmez. Tavanda bölünmüşse ciddi bir sıkıntı değildir. Bizim hareketimizde de iki kez bölünme oldu ama eğer tabanda bir kayma varsa işte tehlikeli olan odur.
“Yüzde 15'lik kitle bir başka yere doğru gitmişse kimse bunu engelleyemez. 1 Kasım 2015'te biz Türkiye'de yüzde 49,5 oy aldık.
“Şimdi cumhur ittifakı olarak yüzde 44 oy aldılar. Yüzde 8 ile 10 oy oranında MHP'ninse AK Parti'nin oy oranı yüzde 34'lere çekilmiştir.
“Sorulması gereken soru ne yanlışlar yaptık ki parti bu banda geriledi ve bir kopuş yaşandı?
“Tabanda büyük kitleler kopmaya başladıysa insanları neyle tehdit ederseniz edin o çözülüşü durduramazsınız."
“Milletin vicdanından kopuş”
“Eğer 13 bin oyla kaybedilmiş bir seçimden sonra ülkede büyük ölçüde siyasi ve ekonomik tablo değişmemişse bunun sebebi milletin vicdanından kopuştur.
"Bir seçimde beka kaygısından bahsedip bu şekilde düşünmeyen herkesi terörist olarak itham ettikten sonra diğer seçimde İmralı'ya başvurmak milletin vicdanından kopuştur. Bu kopuşu çözmedikçe herhangi bir toparlanma olamaz.
“Devlet işleriyle aile yapısı ayrılmalı”
"Cumhurbaşkanına düşüncelerimi beş kez ilettim; bizim hesabımız doğru olanı söylemek. Neyi yanlış görüyorsam söyleyeceğim.
"Cumhurbaşkanı makamıyla genel başkanlık makamının birleştirilmesi hem cumhurbaşkanlığına hem de AK Parti'nin kurumsallaşmasına zarar vermiştir.
"Devlet işleriyle aile yapısı kesinlikle ayrılmalıdır. Birinci dereceden akraba olmamalıdır." (EKN)
* Fotoğraf: AA - Arşiv