"Okulumun bitmesine 15 gün kala tutuklandım, sınavlarda başımda beş jandarma bekledi, hapishaneye girişimiz gecikecek diye sınavımı yarıda kestiler."
Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) adı altındaki operasyonla gözaltına alınan ve 9 Haziran'da tutuklanan 13 tıp öğrencisi halen iddianamelerinin hazırlanmasını bekliyor.
Öğrencilerin yaptığı "Sağlıkta şiddet ve sağlığa bakış" adlı 25 soruluk anket ile tıp fakültelerinde zorunlu olan halk sağlığı stajı "suç unsuru", dersin adında yer alan "komite" sözcüğü ise "örgütsel ifade" sayıldı.
13 öğrenci dört ayı aşkın süredir Sincan F Tipi Cezaevi'nde tutuklu.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Tekirdağ Milletvekili Candan Yüceer ve Muğla Milletvekili Nurettin Demir, öğrencilerden 10'uyla yüz yüze görüşerek bir rapor hazırladı.
"Türk kızlarını örgüte kazandırıyorlar"
Birçoğu Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Genel Merkez Öğrenci ve Sağlık Politikaları Komisyonu ile Türk Tabipleri Birliği (TTB) Öğrenci Kolu üyesi olan 10 öğrenci, gözaltında, mahkeme sorgusunda ve hapishanede yaşadıklarını şöyle anlattı:
Mehmet Budak: (23 yaşında, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi (İngilizce) 5. sınıf öğrencisi) "Hacettepe Üniversitesi Rektörü, bizim hakkımızda 'Türk kızlarıyla arkadaş olup, onlarla ilişki kurup örgüte elaman kazandırıyorlar. Bu amaçla geziler düzenliyorlar. Özellikle de göçmenleri hedef alıyorlar' şeklinde asılsız suçlamalarda bulundu."
"Stajım örgütsel faaliyet sayıldı"
Ahmet Demirel: (26 yaşında, Gazi Üniversitesi Tıp fakültesi 6. sınıf öğrencisi) "Okulumu bitirmeye üç hafta kala tutuklandım, yaptığım stajlar 'örgütsel faaliyet' sayıldı."
"Sağlık anketiyle hükümeti devirmek"
Birhat Şimşek: (24 yaşında, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 6. sınıf öğrencisi) Okulda 'komite usulü sınav' oluyorduk, bu sınavlar hakkında telefon görüşmelerimiz ve 'komite' sözcüğü tutuklanmamıza delil oldu. Anadilde eğitim istemem de 'örgütsel suç' sayıldı."
Mustafa Akın: (24 yaşında, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 6. sınıf öğrencisi) "Sağlıkla ilgili yürüttüğümüz faaliyetler, 'hükümeti devirmeye yönelik eylem' olarak değerlendirildi. Gözaltına alınmadan önce üç ay takip edildim."
"Zerdüşt müsün, Müslüman mı?"
Recep Kar: (24 yaşında, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 4. sınıf öğrencisi, 17 kardeşi var, ailesi mevsimlik işçilik yapıyor) "Gözaltına alınırken polisler bana 'Zerdüşt müsün, Müslüman mı?' diye sordu. Polisler ayrıca, 'Türkiye'nin üç düşmanı vardır: Biri Ergenekon, biri komünistler, biri de radikal dinciler' dediler, okulu bitirince dağa çıkıp doktorluk yapacağımı söylediler."
Mustafa Karakurt: (25 yaşında, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 6. sınıf öğrencisi) "Okulumu bitirmeye 15 gün kala tutuklandım. Gözaltına alınırken ders notlarına ve kitaplarıma el konuldu."
Tuncay Gökmen: (24 yaşında, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 4. sınıf öğrencisi) "Yaptığımız anketin sonucunda hükümetin çalışmalarının beğenildiği sonucu çıktı, biz de bunu yazdık. Buna rağmen, anket 'hükümeti devirmeye yönelik eylem' olarak değerlendirildi."
"Örgüt değil, sınav adı!"
Fatih Sultan Altın: (20 yaşında, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencisi)
"Yurtta kalıyordum, burslarla okuyordum, şimdi cezaevindeki yaşamımı arkadaşlarımın desteği ile sürdürüyorum. Devam zorunluluğunu yerine getiremediğim için sınavlara giremedim, bütünleme sınavlarında başımda beş asker bekledi."
Zülküf Akelma: (24 yaşında, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. sınıf öğrencisi) "Komite sözcüğünün 'örgütsel bir komite' olduğu düşünülmüş, oysa halk sağlığı komitesi 3. sınıfın 9. sınavının adı!" (AS)