Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Pakistan’daki İslamabad Zirvesi’ne gitmeden önce havalimanında basın açıklaması yaptı. Pakistan ziyaretine Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar da katılıyor.
Erdoğan açıklamasında, Hürriyet gazetesinin Hande Fırat imzalı “Karargah rahatsız / Yedi Eleştiriye Yedi Yanıt” başlıklı haberinden “rahatsız olduklarını” belirtti.
Hükümet eleştirdi, soruşturma açıldı
Haberde, Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK) getirilen yedi eleştiriye, isimsiz bir kaynağın verdiği yanıtlar yer alıyordu.
TIKLAYIN - HÜRRİYET GAZETESİ HAKKINDA SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Üniversitesi Finans-Bankacılık ve Sigortacılık Bölümü Öğretim Üyesi Mehmet Hakan Sağlam tarafından yapılan suç duyurusunun ardından haberle ilgili dün soruşturma başlattı.
Hürriyet gazetesi soruşturmayla ilgili açıklama yapmazken Başbakan Binali Yıldırım, “Manşet atarak hükümete ayar vermeye çalışıyorlar” yorumunu yapmış, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ da “Hiçbir kimse, güç, Türk milletine, TBMM'ye ve Türk hükümetine ayar veremez” demişti.
Savunma Bakanı Fikri Işık da haberle ilgili “TSK'yı siyasetin içine çekme çabaları, beyhude çabalardır” açıklamasını yaptı.
“Bu işin hukuki süreci neyse…”
Bugün de Cumhurbaşkanı Erdoğan, Genelkurmay Başkanı Akar ile dün Beylerbeyi Sarayı'nda yaptığı görüşmede, Hürriyet gazetesinin manşetinin de gündeme geldiğini söyledi:
“Tabii içerde atılan başlık çok çok daha çirkindi. Yedi soruya yedi cevap, öbür tarafta ‘karargah rahatsız’ gibi ifadeler… Bunlar tabii bizleri rahatsız ettiği gibi TSK’yı hayda hayda rahatsız etmiştir. Bizim rahatsız olduğumuz konuda silahlı kuvvetlerimizin rahatsız olmaması mümkün değildir. Biz aynı vücudun azaları gibiyiz.
“Zira bu işin başı neresidir? Devlettir, hükümettir. Ve silahlı kuvvetler devletin bir uzvudur. Burada yapılan çok açık net söylüyorum, atılan başlık terbiyesizliktir, seviyesizliktir.
“Böyle bir başlığı atmaya bir defa bu gazetenin ne yönetimi, ne patronaj kadrosu muktedir değildir, olamaz. Bu işin hukuki süreci neyse…
“Devleti kendi içinde birbirine düşürmeye kimsenin hak ve yetkisi yoktur. Bunların bunlar eski alışkanlıkları. Bunlar artık geride kaldı. Herkes yerini bilecek, konumunu bilecek. Yerini konumunu bilerek adımını atacak.
“Siz kalkıp da yedi soruya yedi cevap derken bir defa silahlı kuvvetleri zan altında bırakıyorsunuz. Öbür tarafta, cumhurbaşkanı ile beraber genelkurmay başkanı ‘Nereye giderse yanında gidiyor’ ifadeleriyle ayrıca bir terbiyesizlik yapıyorsunuz. Bir Genelkurmay Başkanı’nın herhangi bir toplantıya gitmesinden daha tabii ne olabilir? Bunlar dünyayı bilmiyorlar ya… Dünyayı tanımıyorlar.”
“Genelkurmay teferruatlı açıklama yapacak”
“Ama sorduğun zaman yok amiral gemisiymiş, yok şuymuş buymuş gibi de hava atarlar. Kusura bakmasınlar, artık böyle bir şey yok.
“Yani bizi kendi içimizde birbirimize düşürmeye çalışıyorsa, bunun bedelini de ağır ödeyecektir. Biz şu anda ekonomik zirve toplantısına gidiyoruz. Birçok konuyu görüşeceğimiz zirvedir. Savunma, ekonomi, turizm her şey vardır.
“Bu ne densiz bir yaklaşımdır? Böyle bir şey olabilir mi? Kusura bakmasınlar, bunu da tabii genelkurmay başkanımızla görüştük. Biraz sonra kendileri bu konuyla ilgili biraz daha detaylı teferruatlı açıklamayı kendi sitelerinden yapacaklar.
“Bunlar bizleri ciddi manada üzmektedir. Çünkü her zamankinden daha fazla birliğe kardeşliğe ihtiyacımızın olduğu dönemde bu tür yaklaşımları ben, kusura bakmasınlar ben affedilir bulmuyorum.”
“Hedef, Rakka’ya atılacak adımlar”
Erdoğan, Akar ile ayrıca Suriye’deki el Bab operasyonunu görüştüklerini söyledi:
“Türkiye, Amerika, Rusya arasındaki bu görüşmelerde nerelere geldik, bundan sonra onlarla yapılacak görüşmelerde ne durumdayız, onların değerlendirmesini birlikte yapma fırsatını bulduk.
“El Bab operasyonu tamamlandı. Ama bu tabii oradaki sürecin bitmesi anlamına değil, bizim buradaki hedefimiz Cerablus, Dabık, El Bab ondan sonra da koalisyon güçleriyle, mutabık kalmamız halinde gerek Münbiç gerekse Rakka’ya yönelik atılacak olan adımlar var.
“Biz yakın bir ülke olarak Rusya ile görüşmemiz, müttefik olarak Amerika ile koalisyon güçleriyle yapacağımız dayanışma, bu süreç içerisinde önem arz ediyor. Bunları da birliktelik içerisinde yürütmek de bizim önemli bir hedefimiz.”
Fırat Kalkanı Harekatı
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı Harekatı ile ilgili de şu bilgileri verdi:
“Başından beri kullandığım bir ifade var. Burada üç başlık uygulamada olmalı. Birincisi eğit-donattır. Diğer terörden arındırılmış güvenli bölge, üçüncüsü uçuşa yasak bölgedir.
“Amerikalı dostlarımızla ne yazık ki anlaşamadık. Çünkü onlar eğit-donat fikrine olumlu bakarken, uçuşa yasaklı bölgeye sıcak bakmadılar, güvenli bölge olayın ta Antalya’daki G20’de gayet güzel demiş olmalarına rağmen adım atmadılar. Biz burada bir yerde yalnız kaldık.
“Nereye kadar? Gaziantep’teki malum olaya kadar. Gaziantep’te 56 vatandaşımız şehit edilince ki DEAŞ’ın [IŞİD] bir operasyonuydu. Artık dedik, durmak yok gereği neyse bunu yapacağız. Böylece ÖSO ki, bu bizim yetiştirdiğimiz eğit-donat kapsamındaki oranın halkı.
“Bu desteğin birçok boyutu var. Fakat ABD yine burada ÖSO’ya başta olumlu yaklaşmasına rağmen, daha sonra Suriye Demokratik Güçleri diye bir yapı ortaya koydu. Buna karşı çıktık, çünkü bunun içerisinde terör örgütü mensupları da var.
“Dedik ki biz kesinlikle PYD ve YPG’den kimseyle mutabık veya beraber olmamız mümkün değil. Çünkü biz bir terör örgütünü, diğer terör örgütünün asla karşıtı gibi görmemiz mümkün değil. Ve mücadelemizi de Özgür Suriye Ordusu’yla beraber yürüttük. Cerablus’ta başarı, Rai’de başarı, Dabık’ta başarı, El Bab’ta başarı.
“Bu kararlılığımız bizim aynen devam ediyor. Şimdiki safha nedir? Daha önce belirlediğimiz Münbiç’tir. Ki Münbiç Araplara ait bir yerdir. PYD veya YPG’nin değildir. Fırat’ın doğusuna kesinlikle PYD ve YPG’nin geçmemesi gerekir dedik. Geçiyorlar, geçmeye devam ediyorlar. Oraya Münbiç’in yerel halkının gelmesi lazım.” (AS)