* Fotoğraf: CPT raporundan
Haberin Kürtçesi için tıklayın
Avrupa Konseyi İşkenceyi ve İnsanlık Dışı veya Onur Kırıcı Muamele veya Cezalandırmayı Önleme Komitesi (İşkenceyi Önleme Komitesi - CPT) bugün yıllık Avrupa raporunu açıkladı.
Komite’nin 30. Yıllık raporu, 1 Ocak - 31 Aralık 2020 tarihlerini kapsıyor.
Raporun genelinde, hapishanelerde uygulanan tasarruf tedbirlerinin, koşulları etkilediği ifade edildi.
Türkiye ile ilgili, Komitenin 2017 ve 2019 yıllarında gerçekleştirdiği iki ayrı ziyaret sonucu 2017 ve 2019 raporları hazırlanmıştı, yıllık raporda da bu değerlendirmeler yer aldı.
TIKLAYIN - CPT Türkiye raporlarını açıkladı
CPT ayrıca, 2021 yılında ziyaret edeceği ülkeler arasına Türkiye’yi de ekledi. Ziyaret edeceği diğer ülkeler şöyle: Avusturya, Bulgaristan, Letonya, Litvanya, Rusya Federasyonu, Sırbistan, İsveç, İsviçre ve Britanya.
2017 ve 2019 raporları
Komiteden temsilcilerin Türkiye’ye yaptıkları iki ziyaretin amacı, başta Ankara, İstanbul ve Diyarbakır olmak üzere gözaltı merkezlerindeki koşulları incelemekti. Üç kentte “terörle bağlantılı suçlardan” tutulmuş olan yüzlerce kişiyle görüşmeler gerçekleştirdiler. komite temsilcileri, Güneydoğu’daki ve İstanbul’daki birkaç aşırı kalabalık hapishaneye de ziyaretler gerçekleştirdi. Ayrıca İstanbul ve İzmir’deki kronik hasta veya psikolojik hastalıkları bulunan mahpuslar ile çocuk mahpusların durumu araştırıldı.
Ayrıca, PKK Lideri Abdullah Öcalan ile diğer mahkumların tutulduğu İmralı Cezaevine dair değerlendirmeler de raporlarında yer aldı. Ziyaret ve görüş işlemlerinin durumu için de Öcalan’ın yakınları ve avukatlarıyla görüştüler.
TIKLAYIN - CPT: İşkenceyi Şikayet Mekanizması İşletilmeli
Komite, 2017 yılında yaptıkları görüşmelerde polisin aşırı güç kullanımı ve gözaltı merkezlerindeki kaba dayak ile ilgili çok sayıda şikayet aldıklarını belirtti. Komite, 2019 yılı raporunda da, tüm yetkililerin kötü muamelenin sona erdirilmesi için kararlı bir şekilde çalışma yürütmesi gerektiğini altını çizdi.
Kötü muamele
CPT özellikle ağır ve ciddi suçlar sözkonusu olduğunda, polis gözetimindeki kişilerin avukata erişiminin önündeki engellerin kaldırılması gerektiğini altını çizdi. Bunun, kötü muamelenin önlenmesinde de çok önem taşıdığı ifade edildi.
Gözaltı merkezlerinin kötü koşullar taşıdığına dair uyarılar da raporda yer aldı.
Aşırı kalabalık
CPT’nin raporundaki hapishanelerle ilgili bölümde ise cezaevlerinin aşırı kalabalık olmasına dikkat çekildi. Buna örnek olarak Diyarbakır Çocuk Cezaevi gösterildi ve mahpuslarının çoğunun kendi yatağı olmadığı, yere serilen yatakların üzerlerinde uyudukları belirtildi.
CPT, Türkiye’ye, hapishanelerdeki kalabalığın azaltılması için acilen önlem almadı gerektiğini ifade etti.
İmralı Cezaevi
İmralı Cezaevindeki koşullara ayrıca eğilen CPT, buradaki tüm mahkumların vaktinin çoğunu tecritte geçirdiği, bu şekildeki bir uygulamanın kabul edilemez olduğunun altını çizdi: “İmralı’daki tüm mahkumların bir araya gelebilme süresi haftada toplam 6 saat. Haftada 3 saat haricindeki tüm açıkhava aktiviteleri yasaklanmış durumda. Sonuç olarak tüm tutuklular, çoğu zaman tecride tabi tutuluyorlar. Bu tecrit durumu haftadaki 168 saatten 159’unu kapsıyor.
TIKLAYIN - “İmralı Cezaevi’nde haberleşme hakkı ortadan kalktı”
Ayrıca yakınları ve avukatlarıyla görüşün özellikle 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrası tamamen kaldırıldığına değinen CPT, Öcalan’ın sadece Ağustos 2019’da avukatlarıyla görüşebildiğini, ardından yine tüm ziyaret taleplerinin reddedildiğini ifade etti.
Komite, İmralı Cezaevindeki tüm mahkumların görüş hakkının sağlanması gerektiğinin altını çizdi.
CPT’nin 2017 yılı raporuna buradan, 2019 yılı raporunun tamamına da buradan ulaşabilirsiniz. [İngilizce]
CPT’nin yıllık Avrupa raporuna buradan ulaşabilirsiniz. [İngilizce]
(AS)