Çocukların Yaşam Hakkına Özen Gösterilmiyor

MAZLUMDER Şube Başkanı Arısüt, savaş politikaları nedeniyle Güneydoğu ve Doğu Anadolunun, çocuklar için, en tehlikeli bölge haline dönüştürüldüğünü belirtti; yetkilileri, çocukların hayatta kalması ve gelişmesi için azami çabayı göstermeye çağırdı.

şanlıurfa

İnsan Hakları Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği (MAZLUMDER), Şanlıurfa Şube Başkanı Mustafa Arısüt, "Son olarak Şanlıurfa'da 15 yaşındaki Reşat'ın ölümüyle sonuçlanan olayda da anlaşılıyor ki; kamu kuruluşları, çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerinde olduğu gibi, çocuğun temel yaşama hakkına özen göstermiyorlar" dedi.

Şanlıurfa'da 17 Kasım'da Şanlıurfa Belediyesi'ne bağlı zabıta ekipleri Reşat, Abbas ve Mehmet Sedatoğlu kardeşlerin at arabasıyla kent merkezine engelledi. Çıkan olayda zabıtanın ateşli silah kullanması sonucu Reşat ve Abbas kardeşler öldürüldüler, Mehmet ağır yaralandı.

Arısüt, dün (20 Kasım) Dünya Çocuk Hakları Günü nedeniyle yaptığı açıklamada, "Çocuk Hakları Sözleşmesi'ni 9 Aralık 1994'te kabul eden Türkiye, çocukların ve haklarının korunması konusunda maalesef sınıfta kalmıştır" dedi.

Arısüt, Türkiye Cumhuriyeti yetkililerini; çocuk haklarını temel alan, çocukların yaşatılmaları, geliştirilmeleri ve korunmaları amacına yönelik daha bütüncül bir yaklaşımı hayata geçirmeleri, çocukların hayatta kalması ve gelişmesi için mümkün olan azami çabayı göstermeye çağırdı.

"Güneydoğu'da çocuklar göç ve savaş mağduru"

"Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesi, çocuklar için, savaş politikası nedeniyle en tehlikeli bölge haline dönüştürülmüştür" diyen Arısüt, Güneydoğu'da çocuklara ilişkin tespitlerini şöyle sıraladı:

* Çantasında Kürtçe film CD bulundurduğu gerekçesiyle gözaltına alınıyorlar,

* Askeri birimlerin etrafa saçtıkları savaş artığı patlamamış bombalardan ölüyorlar,

* Meyve toplarken korucuların kurşunlarına hedef oluyorlar,

* Göç, savaş ve yanlış eğitim politikası nedeniyle on binlercesi hiç okula gidemiyor,

* Aralarında çoğu çocuk, 42 kişinin sel felaketinde hayatını kaybettiği, yüzlerce evin ise zarar görmesinden dolayı yine yüzlerce çocuk bu kış gününde evsiz, aç ve çıplak kalmasına, o ülkenin Başbakanı tarafından 'abartmayın' denilebiliyor,

* Sağlık Bakanlığı'nın "tek doz aşı" uygulaması nedeniyle SSPE hastalığına rastlanması ve bu hastalıklardan onlarca çocuğun hayatını kaybetmesine neden oluyor,

* Diyarbakır'daki 28 Mart olaylarında 115 çocuk cezaevine konuluyor ve gözaltında onlara işkence yapılıyor,

* Çocuklara yönelik şiddet sorunu konusunda çözüm üretilmesi gerekirken, bizzat Başbakan tarafından Diyarbakır'da çocuklara karşı şiddet uygulanmasını ve öldürülmesini teşvik eden açıklamalara tanık olundu.

* Çocukların Yaşam hakkına özen gösterilmiyor, dün Uğur Kaymaz bugün Reşit Sedatoğlu kolluk ve zabıta ekiplerinin silahlarından çıkan kurşunların hedefi olmuş ve hayatlarını kaybetmişlerdir. (KÖ)