Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komiseri Thomas Hammarberg, dünya üzerindeki hemen hemen tüm devletlerin çocuk hakları sözleşmesini imzaladığını ama çocuk hakları bir politika önceliği haline getirilmediği için beklenen gelişmenin sağlanamadığını söyledi.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin (ÇHS) 20. yılı nedeniyle bir değerlendirme yayınlayan Hammarberg, "Sözleşmenin gereklerini hayata geçirmek için jestler yetersiz, ciddi siyasi tartışmalara ve değişime ihtiyaç var" dedi.
Politikacıların çocuk haklarını önemsiz gördüğünü, bu alandaki görevlilere iktidar sorumluluğu verilmediğini vurgulayan Hammarberg, "Seçim kampanyasında çocukları kucağına alıp öpen politikacı klişesi, bu değersizleştirmenin en belirgin örneği" dedi.
Hammarberg'e göre bir diğer sebep de sözleşmenin getirdikleri sorumlulukların anlaşılmaması; yardımseverlikle hak odaklı bir yaklaşım arasındaki farkın politikacılar tarafından görülmemesi.
"Sözleşme çocukları özne olarak görür. Küçük bir bebek de, sorunlu bir ergen de eğitimi sağlık, barınma, sesini duyurma gibi haklara sahiptir. Çocukların hakları olduğu fikri bile, 18 yaşına kadar ailelerine bağlı olduklarını öne süren geleneksel bakış karşısında oldukça radikaldir."
Türkiye, ÇHS'yi 1990'da imzaladı ve 1995'te yürürlüğe soktu fakat sözleşmenin kültürel haklarla ilgili maddelerine çekince koydu. Böylece çocukların anadilinde eğitim hakkı, eğitimin kültürel çeşitliliği içerecek şekilde düzenlenmesi gibi sorumluluklarını üstlenmemiş oldu. Aktivistler ve uzmanlar hükümetten bu çekinceleri kaldırmasını talep ediyor.(EÜ)
* Hammarberg'in yazısının tam metnine ulaşmak için tıklayın. (İngilizce)