"Çocuklar ve gençler günlük gazeteler tarafından çok önemsenmezler. Haber konusu olduklarında ise, haberlerin özellikle gençleri olumsuz bir şekilde, çocukları ise ya gülünecek ya da onları birer kurban olarak gösterecek şekilde ele aldığı, rahatlıkla söylenebilir. Çocuklara ve gençlere özgü özel günlerde bile basının çocukların ve gençlerin ne düşündüklerine ve haklarına yer vermediği biliniyor."
Değirmencioğlu: Çocuklara görüşlerini eyleme dönüştürme olanağı
Bu gerekçeden yola çıkan Çocuk Hakları Koalisyonu Koordinatörü Doç. Dr. Serdar Değirmencioğlu, Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğrencisi Can Gezgör ve Indiana Üniversitesi Okul Öncesi Eğitimi programı doktora öğrencisi pisikolog Kazım Alat'ın yürüttüğü proje, Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu (UNİCEF) tarafından destekliyor.
Değirmencioğlu, projenin, bu konuda kafa yoranlar ve çocuklar için bir şans olduğunu; medya üzerine kolektif bir akıl yürütme olanağı sağladığını düşünüyor.
"Medya Hakkındaki şikayetler ve tepkiler Türkiye'nin hemen her yerinden ve her kesiminden geliyor. Aileler, çoğu zaman endişelenseler de ne yapacaklarını bilemiyor, çocuklar ve gençler de rahatsızlıklarını dile getirseler de medyaya yönelik ne okulda ne de okul dışında çalışma yürütemiyor. Bu nedenlerle, okullarda medya okuryazarlığı çalışmaları yapılması çok yararlı olacak. Bu çalışmalar yeni müfredat ve öğrenci-merkezli yaklaşıma özellikle uygun."
Değirmencioğlu, şu anda İstanbul'dan 4 okulun katıldığı projeye, İstanbul dışından 5 okuldan istek geldiğini ve diğer okullarında birbirleriyle bağ kurması üzeriden genişlemesinin çok daha anlamlı ve kolektif bir yapı oluşturacağını söyledi.
Çocukların istekleri ve sürekli katılımı esas
Öğrencilere günlük gazeteleri ve isterlerse dergileri takip etmeleri ve kendi yaşlarındaki çocuklar veya gençler hakkındaki haberleri yakından incelemeleri öneriliyor.
Çocuklardan basını takip ederken hem beğenmedikleri, hem de beğendikleri haberleri toplamaları istenen projede. öğrencilere kullanabilecekleri iki sayfalık bir yönerge verilerek yapacakları inceleme hakkında çocuk haklarına dayalı bir kavramsal çerçeveye sahip olmaları sağlanıyor.
Öğrencilerin bu kavramsal çerçeve dışında yapacakları çalışmaları öğretmenleri ile veya kendi başlarına yönlendirmeleri bekleniyor. Bu sayede öğrencilerin yaratıcılıklarının öne çıkabileceği ve çalışmayı kendi fikirleri ile yönlendirdikleri için projeyi daha çok sahiplenecekleri öngörülüyor. Projede çocukların kendi istekleri ve sürekli katılımı esas alınıyor.
Uzman görüşlerinin ve kaynakçanın da bulunduğu sitede, 1998'ten proje dönemine dek yayımlanmış ve değişik şekillerde çocuk hakları, basın ilkeleri, bilimsel ölçütler ile çelişen veya çocuklar ile gençleri yanlış yansıtan haberlerden oluşan bir arşiv de yer alıyor. (KÖ/TK)