.Elizabeth Bennett
2020 'deki ilk kapanmanın ardından uçuş seyahatleri yeniden başladığı dönemde; 60 yaşındaki Fiona Burke, Teksas eyaletinin Austin şehrine giden bir uçağa bindi. ABD - Meksika sınırında Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza kuruluşu (ICE) tarafından gözaltına alınan kişiler için bir göçmen merkezine gelen ilk Covid sonrası gönüllülerden biriydi. Burke, "Kapanma esnasında evde mahsur kaldım ve çocukların kafeslerdeki görüntülerini gördüm, kendimi yardım etmek zorunda hissettim"
Başkalarına yardım etme fikrinin, İrlanda'da büyüdüğü ve bir Katolik okulunda eğitim gördüğü genç yaştan itibaren kendisine aşılandığını aktardı. "Pratik bir Katolik değilim ve kiliseye birçok yönden isyan ettim ama rahibelerin bilinçaltımda çok büyük bir etkisi oldu. 'Her zaman insanlara yardım etmek istedim ve bize hep bu mesajı vermek için uğraştılar' Bu fikir, Burke'ün hayatının ilerleyen dönemlerinde finans işine girmeden önce Montessori'de bir öğretmen olarak ilk kariyerini şekillendirdi.
Seyahat etmek her zaman büyüleyici olmuştur. "Babam bir gemi mühendisiydi ve dünyanın dört bir yanındaki seyahatleriyle ilgili hikayeler anlatırdı." Ancak, Burke'ün seyahat ile gönüllü yardım tutkularını sürdürmek için uzun vadeli zamanı ve bütçesi yoktu. "Emekliliğe ayrılıp tüm çocuklarım evden ayrıldığı zaman aniden bu yeni özgürlüğe kavuştum"
Kocası da emekli olduktan sonra yurtdışına taşınma fikrine sıcak bakmaya başladılar. "İspanya'da bir ev almayı düşündük ama yeterli paramız yoktu, bu sebepten ötürü İrlanda'da kalıp buradaki insanlara yardım etmeye karar verdik" Kısa bir süre sonra pandemi patlak verdiğinde birçok yerel yardım fırsatı ortaya çıktı. Bu fırsatı değerlendiren Burke, Dublin'de göçmenler için doğrudan tedarik sağlayan bir yardım kuruluşunda çalışmaya başladı. "Her zaman liberal fikirlere sahiptim ama bu fırsat bana göçmenlerin iş bulmak, eğitim almak ve uyum sağlamak konusunda ne kadar çaresiz olduklarını ciddi anlamda öğretti"
ABD-Meksika sınırındaki bir göçmen merkezine gitmesi için ona ilham veren bu deneyimdi. 2020 'den bu yana her kış; yaklaşık 4 ay boyunca, sınırın her iki tarafındaki merkezlerde gönüllü olarak çalışmalarını sürdürdü. “Dünyanın dört bir yanından devamlı yolcu alan bir otobüs durağında çalışmak gibi” Bu iş, günden güne çeşitlilik gösterebiliyor. Yemek pişirmek, temizlik yapmak, kıyafet dağıtmak, özgeçmiş yazmak, idari görevleri üstlenmek veya duygusal destek sağlamak gibi birçok farklı alan mevcut. 'İlk aşamada bilgilendirilmek yerine, yapmanız gerekeni iş esnasında pratikle öğreniyorsunuz.' 'Canla başla mücadele etmeniz gerekiyor.' diye ekledi.
Şimdi 65 yaşında olan Burke; genellikle gönüllü yardım fırsatlarını başkalarından duyar ve göçmen merkezleri tarafından tesis edilen yemeklerden faydalanıp, ucuz öğrenci konaklama yerlerinde kalarak bütçesini aşmaz. Diğer gönüllüler genellikle öğrencilerden oluşmasına rağmen, kendi yaşıtlarını bulması onu da şaşırtmış. 'ABD'de benim yaşımda gönüllü olmak gayet normal' '80'inde olup gönüllü olan birçok insanla bile tanıştım.'
Sınırın Meksika tarafındaki çalışmalarının, en ufuk açıcı olduğu kanaatinde. "Birçok ötekileştirilmiş insanın günlük hayatına tanık oldum. Bulunduğumuz merkez, kartel üyelerine karşı kırmızı alarma geçmişti. Bununla birlikte, merkez çok güvenli olduğu ve iyi yönetildiği için kendini asla tehlikede hissetmediğini belirtiyor. "Güvenlik ve yönetim, giriş noktalarında potansiyel tehlikeden ötürü sürekli gözetim altındaydı"
Burke, eşi olmadan seyahat etme niyetinde. Kimi zaman yalnız hissettiğini fakat yaptığı yardımın, zarardan çok yararı olduğu görüşünde. “Bunun için kendimi ayrıcalıklı hissediyorum. Hayatı başka yerlerde gözlemlemek için inanılmaz bir fırsat ve insanlar da ilham verici. Tüm zorluklara rağmen mücadele ediyorlar ama çoğu zaman tanıyabileceğiniz en güzel insanlar"
Burke, Dublin'in bir sahil kasabası olan Shankill'e döndüğünde, her zaman yeni bir bakış açısı kazanmış gibi hisseder. “Birçok arkadaşım gönüllü olmama anlam veremiyor. Fakat faydalı bir şey yaptığımı ve öğrenmeye devam ettiğimi hissetmeyi seviyorum. Aldığım en büyük ders, doğduğunuz yerin hayatınızın nasıl ilerleyeceğine dair en belirleyici faktörlerden biri olmasıydı. Bir Avrupalı olarak yaşadığım için çok minnettarım. Her ne kadar mükemmel olmaktan uzak olsa da; buradaki hayat inanılmaz derecede kolay, ki bu artık asla hafife almadığım bir şey ."
Bu yazı Behzat Baran Ayhan tarafından Guardian'dan bianet için çevrilmiştir. Orijinalini okumak için tıklayınız