Kanserli Çocuklara Umut Vakfı (KAÇUV), dün düzenlediği etkinlik ile ilk eğitim projesi “Oyun Benim İlacım’’ı tanıttı.
Proje, kanser tedavisi gören çocukların bazen bebeklerine iğne yaparak, bazen maskelerini boyayarak zorlu süreci kolaylaştırmayı hedefliyor.
Sanat, oyun ve yaratıcı etkinlikler düzenleyerek 3 ila 15 yaş arasındaki 500 kanser tedavisi gören çocuğa ulaşmak istiyorlar. 16 ay devam edecek projede 140 gönüllünün çalışacak.
İlk olarak Ağustos 2013’te İstanbul Cerrahpaşa Tıp Fakültesi ve KAÇUV Aile Evi’nde pilot olarak uygulandı. Şimdi ise Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi ve Çapa Onkoloji Bölümü’nün çocuk servislerinde açılıyorlar.
Sanatla buluşan onkolojik malzemeler
bianet’e konuşan KAÇUV Eğitim ve Gönüllü Koordinatörü Aslı Yıkıcı, çocuklara nasıl yardım ettiklerini bir örnekle anlatıyor:
“Maske takmak istemeyen bir çocuk hasta vardı. Önce beraber maskeyi boyadık, sonra üzerine çıkartma yapıştırdık. Ve sonra çocuk o maskeyle sadece korkutucu şeyler yapılmadığını, keyifli vakit geçirilebileceğini anlayınca takmaya başladı.”
Çocukların hastanede tedavilerinin bir parçası olan malzemeleri (yara bandı, maske, vb) oyunlarına katarak bir bakıma zorlu tedavi sürecini kolaylaştırdığını ekleyen Yıkıcı, sözlerine söyle devam ediyor:
“Çocuklar her şeyi oyunla anlamlandırıyor. Hastanede oynarken pepenin koluna damar yolu açıyorlar, evcilik yerine doktorculuk oynuyorlar. Oyun burada çocuklar için bütün süreci anlatabileceği bir araç olarak ortaya çıkıyor. Bazen sözlerle ifade edemeyeceği şeyleri oynayarak anlatıyorlar. Oyunda “mış” gibi yapıyorsun. O yüzden, o süreçte tedaviyi anlatmakta, hem de kendi duygularını ifade etmekte çok önemli oluyor.”
“Program çocukların morallerini yükseltiyor”
Proje gönüllüsü Miray Tabur, çocukların morallerini yüksek tutmaya çalıştıklarını söylüyor.
"Bazı aileler çocuklara kanser olduklarını söylemiyor. Bazıları ise kanser kelimesi yerine tümörün var, hasta oldun iyileşeceksin gibi şeyler söylüyor. Bazen çocuklar sizden bilgi almaya çalışıyor. Bu konularda çok dikkatli olmayı öğrendik. Mesela servisten bir arkadaşlarını kaybettiklerinde bunu atlatmaları için elimizden geleni yaparak morallerini yükseltmeye çalışıyoruz.”
“İyileşip gittikleri zaman seviniyoruz’’
Başka bir KAÇUV gönüllüsü Pürün Altınöz’e göre ise çocuklarla ne kadar çok vakit geçirirlerse, onları o kadar iyi tanıyorlar.
“Çocukların ahşap boyma yapmak istediğini öğrenip ahşap boyama etkinliğini geliştirdik. Bütün çocuklar bunu sevdi. Hatta annelerine hediye etmeye başladılar.”
Altınöz, çocukları kardeşleri gibi benimsemeye başladıklarına dikkat çekerek "İyileşip gittikleri zaman hem üzülüyoruz, ama daha çok seviniyoruz. Belki de onları bir daha görmek istemeyeceğimiz tek durum bu.” (BM/NV)
* Proje hakkında bilgi edinmek için tıklayın.