Beyaz Şov’a telefonla bağlanarak, konuşmasıyla terör örgütü propagandası yaptığı gerekçesiyle hakkında dava açılan öğretmen Ayşe Çelik, program sorumlusu ve destek olmak amacıyla savcılığa başvurarak suça ortak olduklarını bildiren 38 kişinin yargılanmasına bugün başlanacak.
Bakırköy'deki 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek dava öncesinde, Çelik'e destek oldukları için yargılananlar basın açıklaması yaptı.
Aralarında Gencay Gürsoy, Oya Baydar, Ferhat Tunç, Ercan İpekçi, Orhan Silier, Şanar Yurdatapan'ın olduğu aydınlardan Prof. Ayşe Erzan basın açıklamasını okudu.
"Ölümlerin durması için bu desteği veriyoruz"
Televizyonda “Çocuklar ölmesin” dediği için “terör örgütü propagandası” ile yargılanan Ayşe Çelik için “söyledikleri suçsa, biz de bu suça ortak oluyoruz” diye destek oldukları için yargılandıklarını belirten Prof. Erzan şöyle konuştu:
“Bu desteği, ölümlerin durmasını istemenin, 'çocuklar aç susuz kalmasın’' demenin, yani en temel hak olan yaşam hakkını savunmanın 'terör propagandası' olarak nitelendirilemeyeceğine, insanlığın en temel ve haklı talebi olan yaşamı ve barışı savunma anlamına geldiğine inandığımız için veriyoruz.
“İnsanlığın en temel vicdani değerlerini savunmayı terör propagandası yapmak kabul eden bir zihniyet ve hukuk düzeninin, insan hakları ve demokrasiyle bağdaşmadığına inanıyoruz.
“Ayşe öğretmenin söylediklerini savunan bizler 30 Aralık 2015 tarihinde çeşitli mesleklerden 100 kişilik bir heyetle Diyarbakır’a giderek 'silahlar sussun, barışı konuşalım' açıklamasını yaptık.
"Barış için tek yol diyalog"
"Ölümlerin önünü almanın tek yolunun silahların susması ve barışın tesisi için diyalog olduğuna inanıyoruz.
“Ayşe öğretmenin televizyon programında savunduğu, bizim 30 Aralık’ta Diyarbakır’da savunduklarımızdan farklı değil.
“Hangi tehdit ve saldırı altında olursa olsun, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne dayalı bir devletin insan yaşamını ve barışı savunanlara 'terörist' ve 'terör propagandacısı' yaftası yapıştırması ve yargılaması kabul edilemez.
“İnsan hayatını ve barışı savunanları mahkum etmeye kalkmak, sadece demokrasiyi, insan haklarını hiçe saymak değil hayatın kendisini mahkum etmek anlamına gelir.
“Bu vesileyle hem yurt içinde hem de uluslararası alanda her türlü savaş ve çatışmanın barış ve müzakereyle sonuçlanması gerektiğine ilişkin talebimizi yineliyor ve barışı savunanların hemen beraat ettirilmesini istiyoruz.”
Yargılananlar
Ayşe Çelik ve program sorumlusu Kadir Turnalı ile birlikte yargılanan kişilerin adları şöyle;
Ahmet Dindar, Ayşe Erzan Silier, Ayşegül Akış Devecioğlu, Ayşegül İyidoğan, Bayram Bahri Belen, Dilek Gökçin, Ercan İpekçi, Ergin Cinmen, Ferhat Tunç, Gençay Gürsoy, Gülseren Onanç, Gülşen Denizhan, Gürhan Ertür, Gürkan Develi, Halim Bulutoğlu, İbrahim Akın, İbrahim Sinemillioğlu, Kemal Özgül, Mahmut Konuk, Mehmet Tursun, Mevlüt Ülgen, Murat Çelikkan, Nazmiye Özen, Nergiz Ovacık, Neşe Yaşın, Nil Özsoy Dindar, Orhan Alkaya, Orhan Silier, Oya Baydar, Perihan Pulat, Pınar Önen, Şanar Yurdatapan, Sibel Özbudun Demirer, Süleyman Eryılmaz, Temel Demirer, Türkcan Baykal, Üner Eyüboğlu ve Vecdi Sayar.
Basın açıklamasının ardından duruşmaya katılmak üzere adliyeye geçildi.
Ne olmuştu? |
8 Ocak günü yayınlanan programda adının Ayşe Çelik, mesleğinin öğretmen olduğunu söyleyen bir izleyici programa telefonla bağlanmış, canlı yayında “Çocuklar ölüyor, sessiz kalmayın” demişti. İzleyici “Ülkenin doğusunda yaşananların farkında mısınız? Sessiz kalmayın, insanlar, çocuklar ölüyor Burada yaşananlar ekranlarda çok farklı aktarılıyor. Sessiz kalmayın. İnsan olarak biraz daha hassasiyetle yaklaşın. Görün, duyun ve artık bize el verin. Yazık; insanlar ölmesin, çocuklar ölmesin, anneler ağlamasın” diye konuşmuştu. Programın sunucusu Beyazıt Öztürk de “Elimizden geldiğince duyurabileceğimiz yerlerden duyurmaya çalışıyoruz. Bu söyledikleriniz bize ders oldu. Daha da fazla yapmaya devam edeceğiz. İnşallah o söylediğiniz barış dilekleri en kısa zamanda gerçekleşir” diyerek Çelik’i stüdyoda alkışlatmıştı. Olayın ardından, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı da Ayşe Çelik hakkında "terör örgütü propagandası yapmak" suçlamasıyla, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Kanal D'de yayınlanan Beyaz Show programında bir izleyici kadının telefonla bağlanıp “Çocuklar ölüyor, sessiz kalmayın” demesi nedeniyle Beyazıt Öztürk, program sorumlusu ve Ayşe Çelik hakkında terör örgütü propagandası yapmak suçundan soruşturma başlatmıştı. Programın sunucusu Beyazıt Öztürk, programın yayını sırasında gürültülü ortam dolayısıyla Ayşe Öğretmenin dediklerini anlamadığını belirterek özür dilediği için soruşturmaya yer olmadığına karar verilmiş, ancak program sorumlusu Kadir Turnalı’nın da Ayşe Çelik’le birlikte yargılanması savcı tarafından kararlaştırılmıştı. Bunun üzerine çeşitli mesleklere mensup aydınlar, Ayşe Çelik’in telefonda söylediği sözlerin ifade özgürlüğü olduğunu belirterek “eğer Ayşe Öğretmenin söyledikleri suçsa biz de bu suça ortak oluyoruz” diyerek kendilerini Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı’na ihbar etmişlerdi. Bakırköy Cumhuriyet Savcısı İdris Kurt, Ayşe Çelik’le birlikte sayıları 40’ı bulan bu kişilerin de terör propagandası suçuna ortak oldukları gerekçesiyle Ayşe Öğretmen’le birlikte yargılanmasına karar vermişti. Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) ise kanalara 900 bin lira para cezası kesmişti. Öğretmen Ayşe Çelik, Haziran ayında Silvan’da talimatla alınan ilk ifadesinde, sözlerinin arkasında durduğunu ve söylediklerinin içinde suç teşkil edecek bir ifade bulunmadığını, annelerin ağlamaması için toplumda bir duyarlılık yaratmak istediğini ve asıl amacının medyanın duyarsızlığına dikkat çekmek olduğunu belirtmişti. Öğretmen Çelik, kendisine yöneltilen suçlamayla ilgili asıl savunmasını yarın yapılacak duruşmada yapacağını da söylemişti. |