Ama bize asıl meydan okuyan insanların yarattığı, daha doğrusu yaydığı bir felaket olan AIDS. Dünyanın birçok bölgesinde, özellikle de Afrika'da HIV kurbanlarının yarısından fazlasını kadınlar oluşturuyor.
Kadınlar kelimenin gerçek anlamıyla kurbanlar çünkü ne toplumda ne de erkeklerle olan ilişkilerinde erkeklerin sahip olduğu haklara sahip değiller. HIV'nin kadın sağlığı ve yaşamı için en tehlikeli olduğu yerler, kadın haklarının en zayıf olduğu yerler.
"Evlilik, kadın için tehlikeli alan"
AIDS salgınıyla başederken, liderler kadınların hayatlarının gerçeklerini gözönüne almalılar. Desteklediğimiz amaçlar olan tekeşlilik ve cinsel sadakat, kadınların korunması için yetersiz kalıyor. Evlilik birçok kadın için düşündüğümüz gibi korunaklı değil tehlikeli bir alan haline gelmiş durumda.
İşin aslı, binlerce genç kadın erken evlilikler sonucu ölüyor. 12-13 yaşlarındaki bir genç gelin, kocası ve kocasının ailesinin tahakkümünde oluyor. Cinsellik, doğum kontrolü ya da HIV hakkında çok az bilgisi oluyor ama hemen hamile kalması bekleniyor.
Hindistan'da ilk AIDS vakasını teşhis eden Dr. Suniti Solomon, "Bir seks işçisi müşterisine ya prezervatif kullanmasını ya da defolup gitmesini söyleyebilir. Ama bir ev kadını bunu asla yapamaz" diyor.
Güney Afrikalı ya da Zimbabweli bir eş ya da kız arkadaş da bunu yapamaz. Afrikalı, Asyalı ve Karayibli liderlerin süregit bir gelenek olan, yaşlı erkeklerin kendilerinden çok daha genç kadınlarla evlenmesine karşı çıkmaları gerekiyor.
Bunun ahlaki yanı bir tarafa, AIDS'in yayılma biçimine bakalım: yaşlı, çok eşli erkekler HIV virüsünü genç eşlerine ya da kız arkadaşlarına bulaştırıyorlar.
AIDS çağında cinsel zorlama ve şiddete sırtını dönmek, yüzbinlerce masum insanı darağacına göndermekle eşdeğerdir.
Kadın hakları insan hakları
Bir konuda net olmamız gerek: yalnızca erkeklerle kadınlar arasındaki akıl almaz dengesizlikle ilgilenmiyoruz. Bizi endişelendiren, bir bütün olarak toplumların kadınları, yani anneleri, bakıcıları, işçileri, üretken üyelerini kaybetmelerinin oluşturacağı tehdit.
Dünyada birçok uluslararası konferans yapılıyor. Ama 10 yıl önce Pekin'de yapılan Kadın Konferansı'nın bir mirası oldu: Ortak bir amaca sahip, uluslararası bir insan ağı.
Biz koalisyon olarak, güçlü ve kimilerine göre tehlikeli fikirler ortaya atan bu ağın kurucularından olmaktan gurur duyuyoruz. Bu fikirlere bir örnek, bu akşamki konuşmacımız Hillary Clinton'ın sözleriyle: "İnsan hakları kadınların haklarıdır. Kadın hakları da insan haklarıdır".(AÖE/EÜ)
* Bu yazı Kati Marton'ın Uluslararası Kadın Sağlığı Koalisyonu'nda (IWHC) 11 Ocak'ta yaptığı konuşmasından Ayşe Özbay Erozan tarafından kısaltılarak Türkçeleştirildi.