CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Bursa Milletvekili Lale Karabıyık, yayınladığı basın açıklaması ile koronavirüs nedeniyle işsiz kalan ve destekle geçinmek zorunda kalan kesimlere dikkat çekti.
“Fitre 27 TL olarak açıklandı”
Fitre bile asgari ücretin çok üzerindeyken salgın krizinden dolayı milyonlarca çalışanın kısa çalışma ödeneği ya da 1168 TL ücretsiz izin desteği ile geçindiğini, binlerce kişinin gelirini tamamen kaybettiğini hatırlatan Karabıyık, şöyle konuştu:
“Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu, bu yıl fitreyi, ‘mevcut sosyo-ekonomik hayat şartları ve bir kişinin günlük asgari gıda ihtiyacı göz önünde bulundurularak 2020 yılı Ramazan ayının başlangıcından 2021 yılı Ramazan ayının başlangıcına kadar olan sürede’ açıklaması ile asgari 27 TL olarak belirledi.
“ Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bir kişinin günlük asgari gıda ihtiyacı olarak belirlediği 27 TL, bir kişi için 810, 4 kişilik bir aile için ise 3.240 TL. Yani, 4 kişilik bir ailenin asgari gıda harcaması 3.240 TL. Hanede yalnızca bir kişinin çalıştığı ve ailenin cebine ayda 2.435 TL asgari ücretin geçtiği 4 kişilik bir aile için görünen o ki değil kira, fatura ve diğer harcamaları karşılamak, aylık asgari gıda harcamasını karşılamak bile mümkün değil.”
“İftar sahur sofrası borçla kuruluyor”
TÜRK-İŞ’in Nisan ayına ait son araştırmasına göre, dört kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken aylık gıda harcaması tutarının (açlık sınırı) 2.374 TL olduğuna dikkat çeken Karabıyık, şöyle dedi:
“Yani asgari ücretli bir çalışanın cebine ay sonunda kira, faturalar ve diğer harcamalar için 61 TL kalıyor. Asgari ücretliler yoksulluğa terk ediliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın dört kişilik bir aile için 3240 TL olarak belirlediği asgari gıda ihtiyacı miktarı, milyonlarca kişinin gelir yetersizliğini gösterir nitelikte.
'Sosyal devlet için ilk adım Aile Sigortası'
"Ayrıca unutulmaması gereken şu; eğitim, gelir ve istihdam gibi alanlarda yaşadığı eşitsizlikler nedeniyle, yoksulluk kadınları daha çok etkiliyor. İstihdamda kendine yer bulamayan kadınlar hane içinde ücretlendirilmeyen emekleri ile yoksullukla mücadele ediyor, hanenin sorunlarını, evladının işsizliğini, eşinin gelir kaybını, mutfaktaki boş tencereleri de en çok kadınlar hissediyor.
"Evine giren tek maaşla tenceresini kaynatamayan kadınların ve hanelerin alım gücü, çarşı pazarda el yakan fiyatlar nedeniyle günden güne düşüyor. Ekonomik kriz koşullarının üzerine gelen salgın krizi ile geçimini sağlaması neredeyse imkânsız hale gelen yoksul vatandaş, iftar ve sahur sofrasını borçla kuracak halde.”
“Dünya vatandaşlık maaşı adı altında, tüm vatandaşlara gelirine bakılmaksızın belirli miktarda maaş ödenmesini tartışırken, Türkiye’de ihtiyaç sahiplerinin ‘şartları karşılaması halinde’ faydalanacağı destekler ya da cazip krediler konuşuluyor.
“Türkiye’de güçlü bir sosyal devletin inşası için önemini ve duyulan ihtiyacı hep dile getirdiğimiz Aile Sigortası’nın eksikliğinin yarattığı sorunları salgın krizi başladığı günden beri görüyoruz. CHP’nin güçlü sosyal devlet için ilk adım olarak gördüğü Aile Sigortası’nın önemini burada hatırlamak gerek.
“Çünkü bugün, Aile Sigortası olsaydı, güvencesiz ve yoksul vatandaş kalmayacaktı. Vatandaş, barınma, yeme içme ve zorunlu ihtiyaçlarını karşılaması için asgari düzeyde bir destek alacaktı.
"Yani, kadınların aile içindeki konumları ve aileler güçlenecekti, maddi imkânsızlıklara dayalı aile içi şiddet azalacaktı; çocuklar daha mutlu olacaktı! Bu nedenle, ‘Aileler aşsız, işsiz kalmadığında toplumun bütünü korunuyor demektir’ ilkesiyle aileyi ve dolayısıyla toplumun tamamını korumayı hedefleyen, vatandaşın gelecek kaygısını ortadan kaldıran Aile Sigortası’na acilen ihtiyaç vardır.” (EMK)