Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Diyarbakır'ın Sur ilçesindeki acele kamulaştırma kararı konusunda
CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Ankara milletvekilleri Murat Emir ve Necati Yılmaz, İstanbul milletvekilleri Gülay Yedekçi, Didem Engin ve Yüksek Disiplin Kurulu üyesi Saniye Barut’tan oluşan CHP heyeti,14-15 Nisan tarihlerinde Diyarbakır’a gitmişti.
Valilik, Büyükşehir Belediyesi, askeri hastane, İnsan Hakları Derneği (İHD), Mazlumder ve mahalle muhtarlarıyla görüşen heyet, Diyarbakır Raporu’nu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na da sundu.
Tarihi ve kültürel mekanlara kamulaştırma
Bakanlar Kurulu 21 Mart 2016’da Diyarbakır ili Sur İlçesi’nde bulunan 16 mahalle ve Yenişehir İlçesi’nde bulunan 2 mahalle olmak üzere toplam 18 mahallede acele kamulaştırma kararı vermişti.
CHP raporundan satırbaşları şöyle:
* Kamulaştırılan parseller arasında kamu kuruluşlarına, yerel yönetimlere ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarına ait yapılar olduğu gibi, UNESCO tarafından koruma altına alınmış tarihi ve kültürel miras niteliğinde olan ibadethane, mesken ve çeşitli ticari alanlar da bulunuyor.
* Hükümet kamulaştırma kararı alırken Diyarbakır’da faaliyet yürüten yerel yönetimler, Ticaret ve Sanayi Odası, Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Mimarlar ve Mühendisler Odası gibi sivil toplum örgütlerinden herhangi bir görüş alınmadı. Yönetime katılma ve saydamlık ilkesine aykırı davranıldı.
* Hükümetin, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın teklifi üzerine aldığı kamulaştırma kararı, yürürlükteki mevzuatlara aykırı olarak tesis edildi. Kararın kamu kurum ve kuruluşlar ile vakıflara ait yapıları kapsaması bu durumun en açık kanıtları arasında.
* Kararın nasıl uygulanacağı noktasında kentin yerel bileşenleri ile herhangi bir bilgi paylaşımı da yapılmamış.
* Bölgedeki STK’lar kamulaştırma kararına ilişkin kendilerine iletilen herhangi bir bilgi olmamasının toplumda ciddi kaygı yarattığını vurguluyor. Yapılacak çalışmalarda hukuka aykırı, bilimsellikten yoksun, kentin sosyal, kültürel ve tarihi dokusuna uymayan uygulamalardan kaçınılması gerektiği ifade ediliyor.
* Bölgedeki STK’lar, yasal gerekçesi bulunmayan bu uygulamadan derhal geri dönülmesini talep ediyor.
* Kamulaştırma kararının alındığı ilçelerde yaşayan yurttaşlar ile esnaf ve tüccar, çatışma ortamından dolayı yaşadıkları sosyal ve ekonomik mağduriyet giderilmeden kamulaştırma kararının alınmasını doğru bulmadıklarını vurguluyor.
Valilik: Koruma imar planına aykırılık yok
Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, heyete Sur’dan 20 bin kişinin taşındığını, 15 mahallesi olan Sur’un sokağa çıkma yasağı ilan edilen altı mahallesinin nüfusunun da 23 bin olduğunu söyledi.
Sur’dan ayrılan, ancak gidecek yeri olmayan 300 kişinin otel masraflarını karşıladıklarını, Ocak 2016’dan itibaren aile başına 1000 TL yardım yaptıklarını, toplam 4 bin 500 aileye 14 milyon TL tutarında barınma yardımı gerçekleştirildiğini ifade etti.
Aksoy’un heyete söylediklerinden satırbaşları şöyle:
* Büyükşehir Belediyesi’nin Mayıs 2015’te kendilerine gönderilen kamulaştırılma ek protokolünü imzalamaması üzerine TOKİ kamulaştırma yetkisini Büyükşehir Belediyesi’nden alıp Diyarbakır Valiliği’ne verdi.
* Koruma amaçlı imar planına aykırı bir şey yapılmayacak. Sur’da 605 tane tescilli yapı var. Bu yapılar Temmuz 2015’te UNESCO Kültür Mirası listesine dahil edildi. Bunların hepsi korunacak.
* Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kentte bir ofis açacak, vatandaşa farklı alternatifler sunacak, vatandaşla mutabakat sağlanamayan noktalarda acele kamulaştırma yetkisi kullanılacak.
* TOKİ’nin kendisine mülk edineceği konutların Suriyeli mülteciler için kullanılmayacak. “Diyarbakır daha kendi içindeki sorunları halletmiş değil. Dolayısıyla dışarıdan mülteciler de getirilerek yeni bir karmaşa yaratmak söz konusu değil. Burada zaten Yezidiler’in Büyükşehir Belediyesi’nin koordinasyonunda kaldıkları bir yer var. Burası başlangıçta 4 bin kişiydi, şu anda sayı 1500’e düştü. Burası devletin değil, Büyükşehir Belediyesi’nin organizasyonunda yapılmış, farklı bir amaçla buraya getirilmiş insanlar.”
Belediyesi: Plana aykırı
Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanları Gülten Kışanak ile Fırat Anlı heyete Sur’un konut ihtiyacı 50 bin civarında olduğunu söyledi.
Ayrıca Sur içinde 610 tescilli bina bulunduğunu, bunlardan 150 civarında yapının anıtsal yapı niteliğinde olduğunu, bölgede sürdürülen çalışmaların hepsinin koruma amaçlı imar planlarına aykırı olduğunu ifade ettiler.
Yeni evlerin fiyatları 40 bin TL’den 140 bin liraya çıkarıldığını ifade eden Kışanak, vatandaşların borçlandırıldığını söylerken “Yerinde kamulaştırma yapılıp, vatandaşın hak kaybı ortadan kalkacaksa biz mühendislik hizmetleri vermeye ve proje hizmetlerini ücretsiz sunmaya hazırız” diye konuştu.
Kışanak kamulaştırma sürecinin sekteye uğramasının nedeninin Belediye değil “17-25 Aralık sürecinden sonra bu işle ilgili vekalet verilen bürokratların görevden alınmaları nedeniyle vekaletleri iptali” olduğunu da söyledi.
CHP: Projeye rant kaygısı bulaşmamalı
CHP, kentin kültürel iklimi dolayısıyla kamulaştırma sonrasında da tüm kültürlerin kendi varlığını ve yaşanmışlığını hissettirmesi gerektiğini, yapılarda tek tipleştirmeye gidilmemesi gerektiğini söyledi.
Heyet, kamulaştırma projesinin rant kaygısına dönüşmemesi ve ihtiyaçların giderilmesine odaklanması gerektiğini söyledi.
Son olarak Sur’daki belirsizliklerin bir an önce son bulması gerektiği söylenilen raporda, çocukların okula gitmesi, halkın geçim sıkıntısı ve psikolojik travmalar için çalışmaların başlaması gerektiği belirtildi.
Son olarak şu cümlelere yer verildi:
"Sur için çıkarılan acele kamulaştırma kararı nedeniyle herkes kaygılıdır. Yöre halkı mülkiyet haklarının zarar göreceği, evlerinin ellerinden alınacağı endişesini yaşamaktadır. Çatışmalar nedeniyle kentin kendine özgü kimliğini yansıtan tarihi ve kültürel doku büyük oranda zarar görmüştür. Diyarbakır, Selçuklu mimarisinin etkili olduğu dokuz ayrı medeniyetin izlerini taşıyan bir kentimizdir. Kentin kültürüne ve geçmişine saygılı olunmalı ve bu konuda adım atılırken sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve halkın görüşleri alınmalıdır. Bu çalışmaların sürekliliği, özellikle de bu çalışmalarda milletvekillerinin de bulunması önemli olmaktadır." (ÇT)