"Susurluk" sürecinde yetkililerin “sonuna kadar gideceğiz” mesajı vermelerine kadar sonunda Korkut Eken’den ”efsane albay” yaratıldığını, Şemdinli’de “gittiği yere kadar gideceğiz” denilip tutuklu askerlerinde de serbest bırakıldığını anımsatan ÇHD İstanbul Şubesi, "Ergenekon" ile açığa çıkan ilişkilerin, siyasal-ekonomik-toplumsal düzen devam ettikçe tekrarlanacağını savundu.
"AKP'nin Demokratlığı ve Darbe Karşıtlığı Sahtedir"
ÇHD, operasyonun "hükümetin demokrasi ve insan haklarına saygı pozlarına bürünmesine, hükümet yanlısı medyanın temiz eller operasyonu ve ABD darbesi söylemine kaynaklık ettiğine işaret etti.
AKP'nin Ergenekon dolayısıyla oluşturduğu "demokratik devrim" söyleminin doğruyu yansıtmadığını söyleyen ÇHD, bugün (11 Temmuz) yaptığı basın açıklamasında, şu tespitlere yer verdi:
"İddianamelerde şüpheli olarak gösterilmesine karşın, halen askeri bürokrasinin başında bulunanlarla Dolmabahçe’de mutabakat imzalayanlar, hazırladıkları anayasa taslağında darbecilerin yargılanmasını tasavvur dahi etmeyenler, darbecilerin dokunulmazlığını kaldıracak sayısal çoğunluğa sahipken bundan imtina edenler, görevi başındaki tek askere dokunmadan askeri bürokrasiyi denetim altına aldığını söyleyenler yalan söylüyor."
"Sanık hakları şimdi hatırlanıyor"
ÇHD, Ergenekon soruşturmasının geçmiş örneklere bakıldığında, halkın iktidara olan inancının zayıfladığı dönemlere denk getirilerek dava sonuçlarının iktidara güvenin tekrar sağlanması doğrultusunda olduğuna dikkat çekiyor.
"Yıllarca Terörle Mücadele demagojisiyle halkımıza karşı sayısız suç işleyenler; yoksul Kürt köylerini yakıp yıkıp katledenler, devrimcilere ve sosyalistlere karşı sayısız saldırıyı örgütleyenler bugün hukukun üstünlüğüne sığınıyorlar. Devrimcileri 120 gün gözaltında tutanlar, yıllarca tutuklu bırakanlar kendileri 4 gün gözaltında kalınca ve davaları açılmayınca sanık haklarını hatırlıyorlar." (CU/EÖ)
