12. İlke- Gazetecilerin Kabulü
Gazetecileri, kamusal mahkemelerdeki açık duruşmalara ve kamusal resmi bildirilere ayrım gözetmeksizin ve daha önce akreditasyon talepleri aranmadan katılmaları sağlanmalıdır.
Sözleşmenin 6. maddesi (Adil yargılanma) ile ilgili bir durum gerektirmedikçe duruşmalardan çıkarılmamalıdırlar.
13. İlke- Gazetecilerin Duruşma Salonlarına Katılmaları
Yetkili organlar, açık olarak uygulanamadıkça, orada hazır bulunan kişileri dışarı çıkarmadan, gazeteciler için talebi karşılayacak ve yeterli olacak ölçüde birkaç oturacak yer sağlamalı.
14. İlke- Duruşma salonlarından canlı haber vermek ya da kayıt almak
Mahkemede duruşma esnasında medya tarafından canlı yayın ya da kayıt almaya yasa ile ya da yetkili mahkeme tarafından uygun olarak izin verilmesi istisna tutularak, buna izin verilmemelidir.
İzin verilecek durumlarda zarar görenin, tanıkların, ceza kovuşturması taraflarının, jürinin ya da yargıcın da gereksiz etkilenmesi konusunda ciddi risk taşımamalıdır.
15. İlke- Medya haberlerinin desteklenmesi
İddia ve suçlamaların ne olduğu ve hukuki haberler ilgili olmak üzere diğer bilgilerin ve duruşma çizelgelerinin gazetecilerin basit bir talepleri üzerine yetkili makamlar tarafından, gazetecilere bildirilmesi sağlanmalıdır.
Gazeteciler, ayrımcılık gözetilmeksizin, kamusal etkili kararlara ilişkin kopyalara erişme ve çoğaltma haklarına sahip kılınmalıdır.
Gazetecilere bu hükümleri kamuya yayma ve kamuyu bilgilendirme olanağı sağlanmalıdır.
16. İlke- Tanıkların Korunması
Tanıkların kimliği, rıza göstermedikçe, tanığın kimliğinin belirtilmesi kamusal yarar doğurmadıkça ya da tanıklık daha önce toplum önünde yapılmadıkça, ifşa edilmemelidir.
Tanıkların kimliği yaşamlarına ve güvenliklerine zarar verecek nitelikte tehlike yarattığı hallerde asla ifşa edilmemelidir.
Organize suçlar ve aileye karşı suçlarla ilgili kovuşturma süreçlerinde tanıklara koruma programları için gereken önem verilmelidir.
17. İlke- Mahkeme kararlarının uygulanmasında medya haberleri
Gazetecilerin mahkûm olmuş ve hapishanede cezasını çeken kişilerle iletişim kurmalarına, mahkûmların ve cezaevi görevlilerinin haklarına ve cezaevi güvenliğine zarar vermediği sürece izin verilmelidir.
18. İlke- Mahkeme kararlarının uygulanmasından sonra medya haberleri
Cezasını çekmiş kişilerin topluma yeniden uyumuna zarar vermemek için, sözleşmenin 8. maddesinde(Özel hayata ve aile hayatına saygı gösterilmesi hakkı) korunan mahremiyetin korunması bu kimseler için daha önceki suçları içinde geçerli olmalıdır ve kendileri rıza göstermedikçe, kendileri ya da önceki suçları tekrar kamuyu ilgilendirmedikçe veya tekrar kamuoyunun ilgisini çekmedikçe, kimliklerinin korunmasını da içermelidir.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'nin ceza kovuşturması ile ilgili haberlerin medya aracılığıyla verilmesi hakkındaki Bildirgesinde ise üye devletlerin üzerine düşen görevler sıralanmıştır.
Devletler, gazetecilik meslek örgütlerinin, eğitim kuruluşları ile yapacağı işbirliği sonucunda hukuk ve mahkeme süreçleri hakkında bilgilendirilmelerine ve eğitimine yardımcı olmalıdır.
Cezai kovuşturma süreci ile ilgili haberlerin medya aracılığıyla verilmesi hakkında Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesinin üye devletlere (2003) 13 sayılı Tavsiyesinde dikkate alınmış ilkelere uyulmasını sağlamak için medyanın ceza kovuşturması hakkında haberlerin verilmesi sırasında; medyanın meslek etik standartlarına uygun öz-denetim girişimlerine devlet yardım etmelidir.
Ayrıca üye devletler medya alanında öz-denetim organları ile işbirliği içinde çalışmalıdır. Üye devletler ceza kovuşturması haberlerinin verilmesine ilişkin olarak uygun yasal düzenlemelerde medya meslek örgütlerini dinlemeli ve onlara danışmalıdır.
Üye devletler; (2003)13 sayılı Tavsiye Kararı hakkındaki bildirgeyi, devlet organlarına, mahkemelere, medyaya, gazetecilere ve meslek örgütlerine ulaşılabilir ve açık kılmakla görevlidir.
Bu Bildirgeyle; medya ve gazeteciler; gönüllü meslek örgütlerini kurmaya ve Avrupa ile işbirliğini güçlendirmeye çağrılmaktadır.
Bakanlar Komitesi; gazetecileri, ceza kovuşturması haberlerinde mahkemelerin işlemleri hakkındaki haberlerde ilgili meslek etik kurallarına ve standartlarına uymaya ve geliştirmeye ve eğer yoksa etik kuralları hazırlamaya davet etmektedir.
Gazeteciler; şüpheli ve tutuklanan kişilerin haklarının gözetilmesi ve adil yargılanma haklarının korunmasını ve bu kişiler hakkında yasal mahkemeler tarafından haklarındaki suçlama hükmen sabit oluncaya kadar kimsenin suçlu sayılamayacağını dikkate almalıdır.
Ayrıca gazeteciler; zarar görenlerin, şikâyetçilerin, şüpheli ve sanıkların, mahkûm olmuş kişilerin ve tanıkların ve özel yaşamlarının AİHS'nin 8. maddesi ile korunan haklarına, -kamuoyu ilgisini doğuran bilgiler saklı kalmak koşuluyla- özel hayatın dokunulmazlığına saygı göstermelidir.
Medya ve gazeteciler; kişinin daha önceki suçlarını kamu ilgisinin olmadığı ya da yeniden kamu ilgisinin doğmadığı hallerde hatırlatmamaya; küçüklerin ve zayıfların haklarına daha duyarlı olmaya, cezai soruşturma ve mahkeme sürecini ön yargılı olarak değerlendirmekten kaçınmaya çağrılmaktadır.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi gazetecileri; ceza kovuşturması haberlerinin verilmesi sırasında zararlı ve küçültücü ifadeler kullanmaktan, yabancı düşmanlığı ve ayrımcılık yapmaktan ve şiddete tahrik etmekten kaçınmaya, ceza kovuşturması hakkındaki haberleri yazarken, sorumlu davranmaya davet etmektedir. (Fİ/BA/EÖ)