* Fotoğraf: MUÇEP / Twitter
Haberin İngilizcesi için tıklayın
Türkiye Baroları Kent ve Çevre Avukatları Ağından 81 avukatın gözaltına alınıp serbest bırakılan İkizköy Çevre Komitesinden Çevre Mühendisi Deniz Gümüşel için yaptığı çağrıya 60 baro katıldı.
Gümüşel, 14 Kasım’da Milas'ta yapılan Zeytin Hasadı Şenliğine termik santral ve kömür madeni işleten YK Enerji firmasının sponsor olmasını protesto ettiği için gözaltına alınmış, bir gün sonra serbest bırakılmıştı.
81 avukat yaptıkları ortak açıklamasında Gümüşel’in serbest bırakılmasının yeterli olmadığını belirtmiş, gözaltı kararı verenler hakkında derhal soruşturma açılmasını talep etmişti.
60 baronun ortak imzasıyla yayımlanan metinde avukatların çağrısına destek verildi. “Çevreci yurttaşımız hakkında dava açılması durumunda yanında olacağımızı, kamuoyuna duyururuz” denildi.
“Hukuksuzluk giderilmedi”
60 baronun imzaladığı metin şöyle:
"İnsanlar insanca yaşasın, yeryüzü bütün canlılara ve sağlıkla yuva olabilsin" diye mücadele eden bir yurttaşın, Anayasal hakkı gereği şiddete başvurmadan protesto hakkını kullandığı için gözaltına alınması, adli işlem yapılması yönünde karar alan kamu yöneticileri ve kolluk güçleri, bilerek ya da bilmeyerek kimi şirketlerin çıkarlarına hizmet ettiklerinin, doğa ve insan yaşamında telafisi güç zararlar yarattıklarının farkına varmalıdırlar.
“Asıl olan protesto hakkını kullananlara değil, haksız soruşturmalar açanlar hakkında soruşturma açılmasıdır. Türkiye’nin Paris İklim Anlaşması’nı imzaladığı, COP26 zirvesi sonrasında Türkiye’nin de içinde olduğu ülkeler tarafından kömürden çıkış stratejisinin; Ormanların küresel düzeyde korunmasına karar verildiği, bu konuda adımların atıldığı şu günlerde, zeytinliklerini ve ormanlarını tehdit eden kömür politikalarını eleştiren tutumun gözaltı ile sonuçlandırılması, gelmekte olan tehlikeyi gözler önüne sermiştir.
“Çevre Mühendisi Deniz Gümüşel’in serbest bırakılmış olması, hukuksuzluğun giderildiği anlamı taşımamaktadır. Çevreci yurttaşımız hakkında dava açılması durumunda aşağıda imzası bulunan barolar olarak yanında olacağımızı, kamuoyuna duyururuz.”
İmzacı barolar
Adana Barosu Başkanlığı, Adıyaman Barosu Başkanlığı, Afyonkarahisar Barosu Başkanlığı, Ağrı Barosu Başkanlığı, Aksaray Barosu Başkanlığı, Ankara Barosu Başkanlığı, Antalya Barosu Başkanlığı, Ardahan Barosu Başkanlığı, Artvin Barosu Başkanlığı, Aydın Barosu Başkanlığı, Balıkesir Barosu Başkanlığı, Batman Barosu Başkanlığı, Bayburt Barosu Başkanlığı, Bingöl Barosu Başkanlığı, Bitlis Barosu Başkanlığı, Bolu Barosu Başkanlığı, Burdur Barosu Başkanlığı, Bursa Barosu Başkanlığı, Çanakkale Barosu Başkanlığı, Çankırı Barosu Başkanlığı, Çorum Barosu Başkanlığı, Denizli Barosu Başkanlığı, Diyarbakır Barosu Başkanlığı, Düzce Barosu Başkanlığı, Edirne Barosu Başkanlığı, Eskişehir Barosu Başkanlığı, Gaziantep Barosu Başkanlığı, Giresun Barosu Başkanlığı, Hakkari Barosu Başkanlığı, Isparta Barosu Başkanlığı, İstanbul Barosu Başkanlığı, İzmir Barosu Başkanlığı, Kahramanmaraş Barosu Başkanlığı •Kars Barosu Başkanlığı, Kastamonu Barosu Başkanlığı, Kırıkkale Barosu Başkanlığı, Kırklareli Barosu Başkanlığı, Kocaeli Barosu Başkanlığı, Konya Barosu Başkanlığı, Mardin Barosu Başkanlığı, Mersin Barosu Başkanlığı, Muğla Barosu Başkanlığı, Muş Barosu Başkanlığı, Ordu Barosu Başkanlığı, Sakarya Barosu Başkanlığı, Samsun Barosu Başkanlığı, Siirt Barosu Başkanlığı, Sivas Barosu Başkanlığı, Şanlıurfa Barosu Başkanlığı, Şırnak Barosu Başkanlığı, Tekirdağ Barosu Başkanlığı, Tokat Barosu Başkanlığı, Trabzon Barosu Başkanlığı, Tunceli Barosu Başkanlığı, Van Barosu Başkanlığı, Yalova Barosu Başkanlığı, Yozgat Barosu Başkanlığı, Zonguldak Barosu Başkanlığı.
Akbelen direnişiAkbelen Ormanı'ndaki 740 dönümlük alında bulunan ağaçlar Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerini işleten Limak Holding ve İÇTAŞ ortaklığındaki YK Enerji tarafından kesilmek istenmişti. Nedeni ise termik santrallere linyit sağlayacak açık maden ocağı yapmaktı. Şirket bunun için gerekli izin belgelerini de almıştı ancak İkizköylüler karara itiraz etmiş ve 22 Nisan'dan itibaren nöbet tutmaya başlamıştı. 17 Temmuz'da Orman Genel Müdürlüğü'nün ekipleri Akbelen Ormanı'na gelerek ağaç kesmeye girişmişti. Ancak köylüler ekipleri engellemişti. 28 Temmuz'da başta Manavgat olmak üzere Türkiye'nin birçok yerinde yangınlar çıkmış ve uzun süre havadan destek sağlanmadığı için kontrol altına alınamamıştı. Bu yerlerden biri de Muğla'ydı. Yöre halkı yangınlara müdahaleyle ile uğraşırken bu kez de YK Enerji tarafından tutulan işçiler adeta fırsat bu fırsat diyerek ağaçları kesmişti. Yangınları bahane eden şirket işçileri bir günde 105 ağaç kesmişti. Yangınlarla boğuşan İkizköy halkı, ağaç kıyımına karşı eylem başlatmış, bölgeye jandarma gönderilmişti. Jandarma erleri nöbet tutan köylülere orantısız müdahalede bulunmuştu. Hem Muğla 3'üncü İdare Mahkemesi hem de Muğla 1'inci İdare Mahkemesi, yürütmeyi durdurma kararı alarak bölgede yeniden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasını talep etmişti. Davada sahayı incelemesi kararlaştırılan bilirkişinin keşif tarihi mahkemece son dakikada ertelenmiş, İkizköy KARDOK Derneği'nin açtığı davanın keşfi ise 7 Eylül olarak belirlenmişti. Bilirkişi keşfi sırasında hakimin avukatlara hakaret etmesi nedeniyle davacı İkizköy avukatları Arif Ali Cangı ve İsmail Hakkı Atal ile Adana Barosu'ndan Şiar Rişvanoğlu reddi hakim başvurusu yapmıştı. Muğla Valiliği, Milas ilçesindeki İkizköy Mahallesi'nde genişletilmek istenen kömür madeni için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) sürecinden muaf tutulan kömür taşıma bandının yapımını durdurmuştu. |
(TP)