Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye işçi sınıfının en büyük direnişlerinden biri olan 15-16 Haziran’ın 50. yıl dönümünde Kadıköy’deki Yoğurtçu Parkı’nda bir etkinlik düzenledi.
DİSK’e bağlı sendikaların da katıldığı etkinlik, direnişte yaşamını yitirilen işçilerin anmasıyla başladı. Ölen işçiler adına bir dakikalık saygı duruşu yapıldı.
Etkinlikte söz alan DİSK Başkanı Arzu Çerkezoğlu 15-16 Haziran’ın önemini anlattı ve bugün kıdem tazminatlarına yönelik getirilmeye çalışılan yasaya karşı çıktı.
Çerkezoğlu şöyle konuştu:
15-16 Haziran Direnişinin 50. Yılında Yoğurtçu Parkındayız https://t.co/tmyZmyYUqg
— Arzu A. Çerkezoğlu (@ArzuCerkezoglu) June 15, 2020
"15-16 Haziran Türkiye işçi sınıfı tarihinin en büyük direnişlerinden bir tanesidir. 15-16 Haziran bizim için sadece anılacak bir gün değildir. 15-16 Haziran emek tarihimizde önemli bir yer tutar. 15-16 emek siyaseti ve sınıf hareketi açısından çıkartılan sonuçlar ve derslerle 50 yıl sonra bugün de yolumuzu aydınlatmaya devam ediyor.
"DİSK, 1967’de işçi sınıfının sermayenin saldırılarına ve kuşatmasına karşı kuruldu. Bir tarihsel süzgeçten süzülüp gelmişti. DİSK’in içerdiği tarihsel anlam işçi sınıfının, sınıf sendikacılığının simgesidir.
"1970’te daha gencecik olan DİSK Türkiye işçi sınıfı içerisinde kök salmaya, büyümeye ve bütün Türkiye halkının umudu haline gelmeye başlamıştı.
"Böylesi tarihsel anda ülkeyi yönetenler ve sermeye sınıfı DİSK’in önünü kesmek için harekete geçmişlerdi. Fabrikalarda DİSK’in önünü kesemeyenler yasalarla bunu yapmaya kalktılar. Ama Türkiye işçi sınıfının buna cevabı, emeğine ve geleceğine sahip çıkmak oldu.
"Sadece DİSK’li işçiler değil, sendikasız işçiler hatta başka konfederasyondan işçiler de 15-16 Haziran’da DİSK’e sahip çıktı.
"14 Haziran akşamı ölümsüz genel başkanımız Kemal Türkler DİSK Genel Merkezi’nde yaptığı konuşmada şöyle diyordu: ‘Biz işçiyiz. Dünyada her şeyi yapan işçiler. Ama işçiler durduğu zaman dünya durur. Uçaklar durur, gemiler durur, fabrikalar durur, bütün vasıtalar durur. Çünkü biz işçiler buna hakim olduğumuz müddetçe her şey de kendiliğinden halledilmiş olur.’
"Nitekim Kemal Türkler’in dediği gibi oldu. Türkiye işçi sınıfı 15 Haziran sabahı şalterleri indirdi ve Kocareli’nden İstanbul’a doğru sendikasına sahip çıkmak için yollara düştü. Bu büyük direnişte arkadaşlarımız jandarma ve polis barikatıyla karşılaştı, üç hayatını kaybetti. Sıkıyönetim ilan edildi, arkadaşlarımız gözaltına alındı ama bu akan sel durdurulamadı.
"Bir buçuk yıl sonra da Anayasa Mahkemesi yasayı tarihin çöplüğüne gönderdi. Yani bu büyük direniş DİSK’in yeniden var olduğu gündür.
"DİSK, 15 Haziran 1970’ten bugüne, 50 yıldır yoluna devam ediyor. Gücümüz birliğimizden geliyor. Her türlüğü zorluğa ve baskıya rağmen gücümüz birliğimizden geliyor. Bütün baskılara rağmen bu mücadeleyi devam ettiriyoruz. 15-16 Haziran’dan ders çıkarmayanlar 50 yıl boyunca DİSK’i yok etmek, kapatmak, sesini kısmak için uğraşıyor. Ama nafile. DİSK yoluna devam etti bundan sonra da devam edecek.
"Bugün bu pandemi koşullarında bile işçi sınıfının kazanılmış tüm haklarının ortadan kaldırıldığı, sendikal örgütlenmenin dağıtılmaya kalkıldığı, gençlerin işsizlikle yüz yüze bırakıldığı, özellikle genç işsizliğin ürkütücü boyutlarda olduğu, her gün beş arkadaşımızı iş cinayetlerine kurban verdiğimiz, açlık sınırının altındaki askeri ücretin ortalama ücret haline geldiği bu ortamda bile en temel kazanılmış haklarımıza bile el uzatmaya çalışıyorlar. Kıdem tazminatımıza el koymaya çalışıyorlar.
"Yıllardır kıdem tazminatımızı gasp etmeye çalışanlara karşı DİSK gereken cevabı verdi. Dün olduğu gibi bugün de kıdem tazminatımıza el uzatmaya kalkarlarsa biz tüm gücümüzle bütün işçilerle birlikte sonuna kadar hakkımıza sahip çıkacağız.”
Çerkezoğlu yaptığı konuşmada, Çalışma Bakanı'nın "Müzakereler sürerken açıklama yapamam" sözlerini de hatırlatırken, "DİSK'i yok sayarak, kapalı kapılar arkasında seçilmiş sendikacılarla neyin müzakeresini yürütüyorsunuz? Anayasa'ya uyun, Ekonomik ve Sosyal Konseyi, Üçlü Danışma Kurulu'nu toplayın" çağrısında bulundu.
E-söyleşi düzenlenecek
Öte yandan, DİSK bu akşam saat 21.00'da "Dünden Bugüne 15-16 Haziran" başlığıyla bir söyleşi de düzenlenecek. Görüntülü görüşme uygulaması Zoom üzerinden yapılacak söyleşi, DİSK'in sosyal medya hesaplarında canlı olarak yayımlanacak. Söyleşiye dönemin tanığı ve eski DİSK Genel Sekreteri Mehmet Atay, Zafer Aydın, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu katılacak. Söyleşinin moderatörlüğünü ise Doç. Dr. Aziz Çelik üstlenecek.
15-16 Haziran Direnişi
15-16 Haziran 1970'de işçi sınıfı, sendikaları etkisizleştirmeyi hedefleyen yasa tasarısına karşı ayağa kalktı. 15 Haziran sabahı İstanbul ve Kocaeli'deki iş yerlerinde direniş başlatıldı. Eyleme fabrikanın içinde başlayan işçiler, daha sonra kent merkezlerine doğru yürüyüşe geçti.
Direnişin ikinci günü; 16 Haziran'da gerçekleşen eylemlere 150 bine yakın işçi katıldı. İşçiler yine Avrupa ve Anadolu yakasındaki çeşitli noktalardan yürüyüşe geçtiler.
İstanbul'un farklı bölgelerinden gelen işçiler öğleden sonra İskele Meydanı'nda buluştular. Burada polis eylemcilere müdahale etti ve silah kullandı. Yaşanan çatışmalarda beş kişi hayatını kaybetti, 200'e yakın kişi yaralandı. Çatışmalar sırasında işçilerden, Yaşar Yıldırım, Mustafa Bayram Mehmet Gıdak ile toplum polisi Yusuf Kahraman ve esnaf Abdurrahman Bozkurt hayatını kaybetti.
16 Haziran akşamı Bakanlar Kurulu, Kocaeli ve İstanbul'da sıkıyönetim ilan etti. DİSK'e bağlı sendikaların Merkez ve şubelerine polis baskını düzenlendi, pek çok işçi ve sendikacı gözaltına alındı. Ancak direnişin de etkisiyle Anayasa Mahkemesi Türkiye İşçi Partisi'nin (TİP) söz konusu yasa tasarısının iptal edilmesi yönündeki başvurusunu kabul ederek, yeni sendika yasasını "Anayasaya aykırılık" gerekçesiyle iptal etti. (HA)