Fotoğraf: Arşiv
Haberin Türkçesi için tıklayın
İstanbul’da 14 yıl önce lise öğrencisi Münevver Karabulut’u öldüren ve cezaevinde intihar ettiği iddia edilen Cem Garipoğlu davası ile ilgili yeni gelişme yaşandı.
Cem Garipoğlu’nun mezarının açılması için bir üst mahkemeye yapılan başvuru da reddedildi.
Cem Garipoğlu’nun cezaevinde intihar etmediğini savunarak, kaçtığını veya kaçırıldığını öne süren Münevver Karabulut'un babası Süreyya Karabulut, avukatı Rezan Epözdemir aracılığı ile 10 ay önce ilk kez suç duyurusu yaptı. İlk başvuru savcılık tarafından "kovuşturmaya yer olmadığına" kanaat getirilerek reddedildi.
Habertürk muhabiri Mustafa Şekeroğlu’nun haberine göre, Yaşanan bu karar üzerine Karabulut Ailesi'nin avukatı Rezan Epözdemir harekete geçti. Epözdemir bu kez ret kararına itiraz ederek şikâyet dilekçesini verdi.
“Adalet duygusu zedelendi”
İtirazda ise şu detaylar yer aldı:
"Cem Garipoğlu tutuklu olduğu dönemde Metris 1 No'lu T Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunmuş olup daha sonra Silivri 5 No'lu L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na geçiş yapmıştır. Şahsın hükmü infaz edilirken 10 Ekim 2014 tarihinde intihar ettiği haberleri yapılmıştır. Ancak halihazırda ölüp ölmediği veyahut firar edip etmediği bilinmemektedir. Her ne kadar şahıs adına bir mezar yapılmış ve bir naaş gömülmüşse de gömülen naaşın Cem Garipoğlu olup olmadığı bilinmemektedir ve kamuoyunda aksi yönde pek çok haber bulunmaktadır.”
“Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'nın tesis etmiş olduğu kovuşturmaya yer olmadığına dair karar gerek yazılı gerekse görsel basında büyük tepkiye yol açmıştır. Kızını genç yaşta hunharca katledilerek kaybeden bir ailenin meşru talebinin görmezden gelinmesi ve dosyanın adeta üstünün kapatılması kamuoyu vicdanını ve adalet duygusunu derinden zedelenmiştir.”
Takipsizlik verildi
Epözdemir’in üç ay önce üst mahkemeye yaptığı bu itiraz başvurusu sonuçlandı. Üst mahkeme Cem Garipoğlu’nun mezarının açılmasına izin vermeyerek takipsizlik kararı verdi.
Adalet Bakanlığı’na başvuruldu
Cem Garipoğlu’nun mezarının açılması için bir üst mahkemeye yapılan başvurunun ve itirazın reddedilmesi üzerine, bu kez Adalet Bakanlığı’na başvuruda bulunuldu. Karabulut ailesinin avukatı Epözdemir konuyla ilgili açıklama yaptı.
Epözdemir, "Müvekkil Süreyya Karabulut talebi üzerine tarafımıza Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. Maddesi uyarınca Adalet Bakanlığı’na, kanun yararına bozma başvurusu yapılmış olup, süreç hali hazırda derdesttir. Gereği kamuoyunun bilgilerine saygılarımızla sunulur" dedi.
Ne olmuştu?
Münevver Karabulut, 3 Mart 2009'da Beşiktaş'ın Etiler ilçesindeki bir çöp konteynırında, vücudu başından ayrılmış şekilde bulunmuştu. Yurtdışına kaçtığı söylenen Karabulut'un arkadaşı Cem.Garipoğlu'nun yakalanması için kırmızı bülten çıkartıldı.
Cinayet, televizyon programlarına konu oldu. Ailesi ve yakınları zanlının yakalanması için yürüyüşler düzenledi. Baba Karabulut, zanlının cinayetten sonra yakalanıp serbest bırakıldığını iddia edince, dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah tarafından mahkemeye verildi.
Baba Karabulut, polislerin aileden rüşvet aldığını söyledi. Cerrah ise iddiaları sert bir dille eleştirdi. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, Münevver Karabulut cinayeti hakkında İçişleri Bakanlığı ve Cumhuriyet Savcılığı'ndan bilgi istedi.
Karabulut ailesinin ilk avukatları Faruk Zorba ile Tülay Tonkuş, aile ile aralarındaki sorun nedeniyle davadan çekildi. Baba Karabulut, farklı yerlerde yaptığı eylem ve açıklamalarla cinayeti sürekli gündemde tuttu. Bir dönem C.G. ve ağabeyi Levent Garipoğlu'nun satanist sitelere üye olduğunu iddia etti. Cerrah'ın, bir röportajında ailenin kızlarına sahip çıkmadığı yönündeki beyanatı tepki topladı.
Adli Tıp Kurumu cesetleri karıştırıp Karabulut'un iç çamaşırına sperm bulaştırdı. Baba Karabulut bunun üzerine Adli Tıp Kurumu ve Adalet Bakanlığı'nı mahkemeye vereceğini söyledi.
Failin yakınlarının DNA örneği alındı. Baba Mehmet Nida Garipoğlu ve anne Tülay Makbule Garipoğlu gözaltına alınıp serbest bırakıldı. Anne daha sonra yurtdışına çıktı. Serbest bırakılmaları büyük tepki çekince baba Garipoğlu tekrar gözaltına alındı ve çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
Karabulut için Facebook'tan sayfalar oluşturuldu. Yapımcı Melih Göğebakan Karabulut'un hayat hikayesini anlatan film çekeceğini açıkladı. Faille ile ilgili pek çok ihbar yapıldı. Rusya, ABD, Ermenistan'da görüldüğüne dair pek çok haber yayınlandı. İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın oldu. Çapkın "Çember daraldı" açıklaması yaptı.
Cem Garipoğlu teslim oldu. Olayı, İstanbul Valisi Muammer Güler, Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kaan Köksal ve İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın, Asayiş Şube Müdürlüğü'nde yaptıkları basın açıklamasıyla kamuoyuna duyurdular.
(EMK)