Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği'nden (KADER) Selma Acuner, CEDAW (Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi ve İhtiyari Protokol) temelinde hareket edilmesinin önemini vurguladı.
Acuner: CEDAW tek yasal dayanağımız
Acuner, CEDAW'ın kadınların elindeki tek yasal ve bağlayıcı araç olduğunu belirtti ve şöyle dedi:
"CEDAW'ı temel alan bir bölgesel gözetim mekanizmasının kurulması gerekli. Böyle bir merkez, ileride bölgedeki kadın hareketlerine finanssal destek de sağlayabilir."
Bahreynli Wajeeha Al Baharna kadın hakları bağlamında, uluslararası gözetimin gerekli olduğunu belirtti.
Baharna: Beyaz atlı prens masalı
Baharna "Arap hükümetleri bazı kadınları makyaj olarak kullanıyor.Bu şekilde uluslararası sözleşmelerin gerektirdiklerinden kaçıyor. Bölgede kadın sivil toplum kuruluşlarının (STK) rahatça faaliyette bulunabilmesi için çalışılması gerektiğinin altını çizdi.
Bahreyn Kadınlar Birliği temsilcisi Wajeeha al Baharna, Arap sivil toplum örgütleri olarak kadının soyadını ve vatandaşlığını çocuğuna geçirebilmesi için önemli uğraşlar verdiklerini anlattı.
"Beyaz atlı prens seni bekliyor." şeklindeki masallarla kız çocuklarının çocukluktan itibaren ayrımcılığı normalleştirdiğini vurgulayan Al Baharna, öncelikle kitaplardan cinsiyete dayalı ayrımcı ifadelerin temizlenmesi gerektiğini belirtti.
Al-Sahri: Erkekleri de eğitmeli
Yemenli katılımcı Khadjah Al-Sahri sadece kadınları eğitmenin sorunu çözmediğini, erkeklerin de eğitilmesi gerektiğini belirtti. Al-Sahri, ancak bu şekilde kadın ve erkek arasındaki iletişimsizliğin giderilebileceğini söyledi.
Sudan Toplumsal Cinsiyet Araştırma ve Eğitim Merkezi'ni temsil eden Niemat Kuku, bölgedeki kadın örgütlerinin lobicilik faaliyetleri konusunda eğitilmeye ihtiyacı olduğunu belirtti.
Kuku, Bu örgütlerin ancak eğitilmesi sonucunda bir baskı aracı olarak ortaya çıkabileceklerini; erkeklerin de kadın hareketine eklemlenmesi gerektiğini sözlerine ekledi.
Nasser: Kadınlar yargıda yok
Ürdün'deki "Kadın Hakları İçin Forum" temsilcisi Lamis Nasser, bölgede kadının yargı kurumlarında yer almamasına dikkati çekti.
Kahire Amerikan Üniversitesi'nden katılan Hania Sholkamy Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin birbirlerinden çok farklı deneyimlere sahip olduklarının altını çizdi ve çözüm önerilerini tartışırken, bölgenin farklılıklarını göz ardı etmemek gerektiğini belirtti.
Eid: Kadınlar özeleştiri yapmalı
Filistin temsilcisi Bassem Eid, kadın örgütlerinin parçalanmış görüntüsünün devletle olan ilişkilerinde dezavantaj olduğunu söyleyerek "Kadın örgütleri öz eleştiri yapmalılar" dedi.
Birleşmiş Milletler eski Genel Sekreter Yardımcısı Mahmoud Kassem kadın hakları savunucularının internet üzerinden birbirleriyle dayanışabilecekleri bölgesel bir ağ kurulmasını önerdi.
Ait Zai: Radikal islam kadınların desteğiyle iktidarda
Cezayirli Nadia Ait Zai, Radikal İslami hareketlerin demokratik yollarla ve kadınların büyük desteğiyle iktidara gelmelerine karşın; ilk olarak kadınları feda ettiğini söyledi. Zai, demokratikleşme sürecini sekteye uğratan tüm güçlere karşı dikkatli olunması gerektiğini belirtti.
Tawfouq Partisi milletvekili Amal Seham, Irak'ta kadın kotasının uygulandığını ve parlamentoda önemli oranda kadın temsilinin olduğunu belirterek "Buna rağmen hala partilerin programları erkekler tarafından hazırlanıyor" dedi. Tawfouq, ekonomide kadın istihdamının öncelikli görülmesi gerektiğini söyledi.
Kanal 7'de yapımcı olan Ayşe Böhürler bölgedeki sivil toplum örgütlerinin genelde devlet tarafından kurulmuş olduğunu (GONGO- Devlet Güdümlü STK)) ve bunlarda yer alan kadınların üst sınıf ailelerden geldiğini hatırlattı. Bölgedeki alt ve orta sınıf kadınlarının temsili için çaba gösterilmesi gerektiğine vurgu yaptı. (VY/AD)