CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, torba yasayla kurulması kararlaştırılan ‘Dijital Mecralar Komisyonu’ için “Türkiye’de sosyal medyada denetim zaten var, komisyon özgürlükleri korumalı” çağrısı yaptı.
Çakırözer, teklifin görüşmeleri sırasında söz alarak, komisyonun amacının sansür, ifade özgürlüğünün sınırlanması değil, demokrasi ve özgürlük ortamının korunması olması gerektiğini söyledi.
TIKLAYIN - TBMM'de "Dijital Mecralar Komisyonu" kuruluyor
Komisyon kurulurken çalışma ilkelerinin demokrasi, temel hak ve özgürlüklerin korunması olması gerektiğini vurgu yapan Çakırözer, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Sosyal medya, dijital hayat demokrasinin bir parçası. Dünyayla haberdar oluyoruz. Türkiye’de en ücra köşedeki bir insan cep telefonundan attığı mesajla Türkiye'nin gündemi olabiliyor. Birçok sorunu çözebiliyoruz. Hayatın gerçeği olan birçok mesele bir mesajla, bir Twitter paylaşımıyla, bir Instagram paylaşımıyla hepimizin saatlerce yapacağı konuşmanın önüne geçebiliyor.
“Onun için bu komisyon kurulurken bakış açısı, komisyonun çalışma ilkeleri demokrasi olmalıdır. Komisyonun amacı ‘Özgürlükleri nasıl engelleriz, nasıl kısıtlarız?’ değil; tam tersine ‘Özgürlükleri nasıl koruruz, başta ifade özgürlüğü olmak üzere biz bunun nasıl korunmasını sağlarız?’ olmalıdır."
“Yüzlerce internet sitesine erişim yok”
Çakırözer, Türkiye’de televizyon kanallarına, gazetelere ve internet sitelerine yönelik cezaları hatırlatarak, İfade Özgürlüğü Derneği’nin EngelliWeb 2019: Buz Dağının Görünmeyen Yüzü Raporu’ndaki verileri paylaştı.
Çakırözer, “İfade özgürlüğü konusunda 2019 yılı sonuna kadar 408 bin 494 web sitesine erişim engellenmiş durumda. 130 bin URL adresine, 7 bin Twitter hesabına, 40 bin tweete, 10 bin YouTube videosuna, 6.200 Facebook içeriğine erişim engellenmiş durumda” diye konuştu.
“En fazla mahkeme kararı Türkiye’den”
Çakırözer, rapora göre Twitter’a dünya genelinde en fazla mahkeme kararının Türkiye’den gönderildiğini söyleyerek, “Dünya genelinde Twitter’ın mahkeme kararıyla kaldırdığı içeriğin yüzde 74’ü Türkiye’den gidiyor, 66 bin toplam talebin de yaklaşık yüzde 45’i, 30 bini yine Türkiye’den gidiyor. O yüzden Türkiye’de zaten sosyal medyaya yönelik önemli bir baskı var. Bunun için bu Komisyon kurulduğunda demokrasimizi, hukuk devletimizi ve özgürlüklerimizi koruyacak, geliştirecek bir içerik esas alınmalıdır” dedi.
“Yasaklarsak Türkiye’nin itibarını da düşürürüz”
Çakırözer, Komisyonun ana çalışma prensibinin her zaman dijital hayatta rekabette Türkiye'nin nasıl önde yer alabileceği olması gerektiğine de dikkat çekerek, şu uyarılarda bulundu:
“Bu komisyonun kurulması teklifi, önerisi hangi ortamda geldi? Türkiye’de sosyal medyanın sınırlanması, denetim altına alınmasının tartışıldığı bir dönemde geldi. Bizler tabii ki dijital hayata ilişkin bir komisyonun Meclis’te ihtisas komisyonu olarak kurulmasını önemsiyoruz. Çünkü dijital teknoloji bizim hayatımızın bir parçası. Onun için ‘Şunu yasaklayalım, bunu engelleyelim’ dersek bu komisyon arzu ettiğimiz amacın tam tersine Türkiye'nin itibarını yükselten değil daha da aşağıya çeken bir noktaya gelebilir.
“Sadece haberi alma, öğrenme anlamında değil, ekonomik anlamda dijital ekonomi değimiz bir gerçeklik var. O yüzden böyle bir konuya, böylesine muazzam geniş bir alanda Türkiye Büyük Millet Meclisimizde bir komisyon kuruluyor olması gerçekten çok önemli. Onun için biz bu komisyona internet ortamındaki suçları engellemek vesaire bağlamında bakmamalıyız.”
(HA)