Bursa Su Kolektifi: Artan sellerin nedeni yönetememezlik

Fotoğraf: Bursa Su Kolektifi Twitter hesabı

Bursa Su Kolektifi, son yıllarda daha fazla yaşanan sellere dikkat çekmek ve sorumluluğu bulunan yetkilileri uyarmak için Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü önünde bir basın açıklaması yaptı.

"Susma, yaşamı savun" yazılı bir pankart açan Bursa Su Kolektifi üyeleri üzerinde, "İklimi değil sistemi değiştir", "Afet değil cinayet", "HES'leri değil yaşamı savun", "İklimi bozdunuz tedbirleri alın" yazılı dövizler taşıdılar.

Bursa Su Kolektifi üyelerinden Sultan Gülsün 82 kişinin hayatını kaybettiği Batı Karadeniz'de meydana gelen sellerde yetkililerin yapılan uyarıları dikkate almadıklarını hatırlatarak, "Raporları yazan kurumlar felaketlerin yaşanacağını öngörmüşlerdir fakat niçin herhangi bir önlem almamışlardır? Dere yatağındaki yüksek katlı binaların yapım iznini hangi mantık ile kimler vermiştir?" diye sordu.

Bursaport'un haberine göre Gülsün, "Canlarımızın ölmesinin sebebi iklim krizi değildir. Sistemin kendisidir, kriz haline gelen bu yönetememezliktir" dedi.

"HES'ler karşı hangi önlemler alındı, alınacak?"

Gülsün, seller ile beraber gerçekleşen heyelanların hidroelektrik santrallerin (HES) yoğun olduğu bölgelerde yaşandığına dikkat çekti:

"HES'lere karşı hangi önlemler alınmıştır ya da bundan sonra alınacaktır? Yürütmeyi durdurma kararlarına rağmen, birçok bilim insanının karşı görüşüne rağmen hemen hemen Karadeniz'in tüm derelerine yerleştirilen HES projeleri nasıl onaylanmaktadır? Çevresel etki değerlendirme raporlarının içi niçin bu kadar boşaltılmıştır?"

"Bağış kampanyalarını kabul etmiyoruz"

Kolektif üyesi Jale Büyükurgancı ise, felaket zamanlarında IBAN numaraları ile bağış kampanyalarının düzenlenmesini kabul etmediklerini belirterek, "İçerisinde bulunduğumuz bu dönem hiçbir zaman tekil bir bakış açısı ile değerlendirilmemelidir. Felaketlerin; kapitalist sistemin yağmaladığı, kirlettiği, meta olarak alıp sattığı doğal kaynaklarımıza yönelen amansız neoliberal politikaların bir ürünü olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Bizler yaşatmak için, yarınımız için, canlarımız için bugün bir çağrıda bulunuyoruz" dedi.

Büyükurgancı, her ayın 22'sinde kurumlara sorumluluklarını hatırlatmak amacıyla bir araya geleceklerini belirtti.

"Cilimboz Deresi'ne dikkat"

Ali Günbatı ise, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü önünden geçen Cilimboz Deresi'ne dikkat çekti. Uludağ'dan gelen suyu derenin almayacağını söyleyen Günbatı, "Tamamen etrafı beton. Eninde sonunda burasını su basacak" uyarısında bulundu. (KÖ)