* Fotoğraf: HDP Basın Bürosu
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Pervin Buldan ve Demirtaş’ın avukatları, HDP’nin önceki Eş Genel Başkanlarından Selahattin Demirtaş hakkındaki AİHM Büyük Dairesi kararıyla ilgili basın açıklaması yaptı.
HDP İstanbul İl Örgütünde yapılan açıklamada Avukat Mahsuni Karaman, “Demirtaş ile ilgili siyaset ve yargı ilişkisini ifşa eden büyük bir karar var ortada. Bu karar son 4-5 yıllık siyasal gelişmelerin yargı eliyle nasıl organize edildiğinin göstergesi” dedi.
Uygulanmazsa ne olur?
Kararın uygulanmaması durumunda olacaklarla ilgili avukatlar şu bilgilendirmeyi yaptı:
“Süreç Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine taşınacak. Sözleşme gereği kararın yerine getirilip getirilmediğine bakılacak. Kavala kararı netleştikten sonra komitenin önüne gittiğinde hükümet yaptığı savunmada ikinci tutukluluğun farklı olduğunu söylüyordu. Komite buna inanmadığını belirterek Kavala’nın serbest bırakılması çağrısı yaptı. Demirtaş kararında mahkeme böyle bir ihtimalin önünü kendisi aldı.
“Kararın uygulanmaması halinde ilgili devletleri tekrar uluslararası mahkemelere şikayet etme durumu var. Daha önce Azerbaycan ile ilgili benzer bir süreç yaşandı ve orada tutuklu olanlar mecburen serbest bırakıldı. Bu, çok güçlü bir karar ve eninde sonunda uygulanacak.”
“İş Türkiye’nin Avrupa Konseyi'nden çıkarılmasına kadar gitmeyecektir. Türkiye’nin Avrupa üyeliği süreci Cumhuriyet tarihiyle yaşıttır. Türkiye hiçbir zaman Avrupa ile bağını koparmaz.
“AİHM, yargıya müdahaleyi kayda geçirdi”
Avukat Ramazan Demir “Karar sadece Demirtaş'la ve sadece tutuklamayla ilgili değil bütün Kürt siyasetçilerin yargı eliyle kriminalize edilerek mağdur edildiklerinin bir röntgeni” diye konuştu.
“‘Emir ve talimat alan yargıçlar var’, bunu AİHM kendisi söylüyor. Bu şekilde talimatla hareket eden hakim ve savcılar ve bir yönüyle buna ortak olan Meclis. Meclis'in ortak edildiği bir iklimle bugüne kadar gelindi. AİHM kararında, ‘Bir milletvekilini neden tutuklayamazsınız’ı tek tek anlatmış.
“Mahkeme hiçbir şeyi gözden kaçırmamış, tek tek bütün hükümet yetkililerin ve Cumhurbaşkanı'nın yargıya müdahalelerini kayda geçirmiş. Çözüm sürecinde siyasilerin siyasi söylem ve ifadelerinin bundan 5-6 sene sonra karşılarına çıkarılmasını da değerlendirmiş AİHM ve bunun da kabul edilemez olduğunu söylemiş.”
“Türkiye’de muhaliflerin tutuklanmasına dönük bir iklim var”
Avukat Benan Molu, kararın, yasal ve Anayasal değişiklikler gerektirdiğini ifade etti:
“Nar gibi bir karar; katman katman farklı boyutları olan bir karar. Yargı tacizine maruz kalan bütün muhaliflerin kullanabileceği yasal ve Anayasal değişiklik gerektiren bir karar.
“Muhalif bir milletvekilinin tutuklanamayacağını, bunun ifade ve düşünce özgürlüğüne, siyaset özgürlüğüne aykırı olduğunu söylüyor. Böyle delillerle barışçıl olan ifadeler ve eylemler sebebiyle TCK 314 uyarınca “örgüt üyeliği ile suçlayamazsınız" diyor.”
“Sözleşmenin 18’inci maddesiyle bir kişinin siyasi nedenlerle özgürlüğünden mahkum bırakıldığı kararı verildi. AİHM daha önce de buna karar vermişti ama bunu şimdi bir adım ileri götürdü. Venedik Komisyonu’nun ve diğer kurumların da belirttiği gibi konunun sadece Demirtaş ile ilgili olmadığına, diğer muhaliflerle de ilgili olduğuna, Türkiye’de insanların tutuklanmasını sağlayan bu iklimin var olduğuna hükmetti.”
“Büyük Daire kararı kesin ve bağlayıcıdır”
Kararda, sözleşmenin 46’ıncı maddesine atıf yapılarak Demirtaş'ın derhal serbest bırakılması gerektiği ifade ediliyor.
Avukat Molu, “Verilen ilk daire kararından sonra “bu karar kesin değil, bizi bağlamaz” deniliyordu. Büyük Daire kararı kesin ve bağlayıcıdır. Bu karardan sonra Demirtaş'ın derhal serbest bırakılması gerekiyor” diye konuştu.
“Bütün arkadaşlarımız serbest kalmak zorunda”
Pervin Buldan da “AİHM’in verdiği çok kapsamlı çok detaylı bir kararla karşı karşıyayız. Bu kararın üzerinden 13 saat geçmesine rağmen Demirtaş tahliye edilmedi, bu aynı zamanda bir işkence suçudur” dedi.
“Başta Demirtaş olmak üzere şu an cezaevinde rehine olarak tutulan bütün siyasi tutukluların bu karar doğrultusunda derhal serbest bırakılması gerekir.
“Bu hukuksuzlukların bir an önce giderilmesi gerekir. “Bu karar bizi bağlamaz” denilemez, bu karar sizi bağlar efendiler. Bütün arkadaşlarımız serbest kalmak zorundadır. Uluslararası sözleşmelerin altına imza attıysanız bu kararlara uymak zorundasınız.
“Biz HDP olarak şu an itibariyle Demirtaş’ı karşılama hazırlıkları yapıyoruz. Bütün il ve ilçe örgütlerimiz Demirtaş’ın serbest kalacağını varsayarak hazırlık yapıyor.
“Sayın Cumhurbaşkanı “karar bizi bağlamaz” derken sadece kendisini kast ediyor. Sadece Erdoğan'ı bağlamaz yani. Oysa biz her zaman söyledik, Türkiye Erdoğan'dan büyük. Biz Türkiye’nin tek adamdan büyük olduğunu her zaman söyledik. Bu karar Türkiye’yi bağlayacak bir karardır. Erdoğan’ın da bu karara saygı duymasından başka bir yol ve yöntem yoktur.” (AS)
