Dünya Fil Günü'nde, fillerin kaçak avcılık tehdidi altındaki yaşamlarına, yaşam alanlarının yok edilmesine, esaret altında tutulmalarına dikkat çekmek amaçlanıyor.
Dünya Fil Günü 2012'den beri 12 Ağustos'ta kutlanıyor.
Dünyada 400 bin civarı fil kaldı. Bu sayı 1980’de 1 milyon 200 binden fazlaydı. 800 bin fil, 2002-2012 arasında öldürüldü.
Filler hakkında
* Afrika Orman Filleri, onlardan daha büyük Afrika Savan Filleri ve Asya Filleri, en yaygın görülen üç fil türü.
* Dünya Doğa ve Doğal Kaynakları Koruma Birliği (IUCN) tarafından Asya filleri "tehdit altındaki tür", Afrika filleri ise "hassas tür" kategorisine alınmış.
* 3,5 metreye yaklaşan boylarıyla Asya Filleri, Asya'nın en büyük canlıları.
* Oldukça akıllı olan filler, araç-gereç kullanabiliyor, insanlarla işbirliği yapabiliyor ve ihtiyaç duyduğunda bir amaç için plan yapabiliyor.
* Fillerin yaşadıkları alanları diğer canlılar için daha yaşanabilir yapmak gibi bir özellikleri var. Uzun otlarla veya orman dokusuyla kaplı alanlarda filler, yürüdükleri yerlerde patikalar açıyor, çamurlu zeminde temiz su birikintileri oluşturuyorlar. Ayrıca dışkıları kalsiyum, demir ve karbon bakımından zengin bir gübre olduğundan, fillerin ekosistemin varlığına katkıları büyük.
Filler tehdit altında
* 1980 yılında nüfusları 1 milyon 200 bin olan Afrika filleri, 2012 yılında 420 bine düştü.
* 2002-2013 yıllarında fillerin nüfusu yüzde 65 azaldı.
* Güncel verilere göre, Afrika'da günde 96 filin öldürüldüğü düşünülüyor.
* Filler, yaşadıkları ormanların ve savanların palmiye tarlarına dönüştürülerek yok edilmesi nedeniyle insan yaşam alanlarına yaklaşıyorlar ve bu durum türlerine karşı düşmanlığı tetikliyor.
* 2002 yılından beri düzenli bir şekilde azalan nüfuslarıyla filler 2023'e kadar tükenebilir. Fillerin katledilmelerindeki en önemli nedenlerden biri ise "beyaz altın" yani fildişi.
Filler neden katlediliyor?
Günümüzde daha çok Afrika ve Tropikal Asya bölgelerinde yaşayan filler bilgeliğin şansın sembolü olarak görülüyor. Ancak son zamanlarda fillerin dişlerinin değerli görülmesi ile fildişi ticareti arttı.
Fildişi avcılığının yasak olmasına rağmen son yıllarda katledilen fil sayısında artış yaşandı. Bu artışın temel nedeni ise "beyaz altın" denilen ve değerli olan dişleri. Fildişi yüzünden her 15 dakikada bir fil öldürülüyor.
Filler aynı zamanda sirklerde kendilerine uygulanan türlü işkencelerle eğlence sektöründe kullanılıyor. Hindistan'da filleri yetiştirmek için daha küçük yaşta kalın bir zincire ve kazığa bağlanan yavru filler daha sonra sirklerde kullanılıyor.
4 Ekim 2014’te nesillerinin tükenmesi ile karşı karşıya kalması nedeniyle ABD'nin New York kenti ve Eyaletleri, Paris, Kanada, Roma, Meksika, Avustralya ve Afrika kentlerinin de olduğu altı kıtadaki en az 136 şehirde eş zamanlı olarak kaçak fil ve gergedan katliamlarını protesto eylemleri yapıldı.
“Filler ve Gergedanlar İçin Küresel Yürüyüş – Global March for Elephants and Rhinos“ adlı hareket bir bildiri yayınladı. Hareketin "Global March for Elephants and Rhinos" adlı internet sitesindeki açıklamada dünyada 35 binden fazla fil, fildişi yüzünden öldürülüyor. Eylemde ülkelerin yöneticilerine, hayvanların korunması ve kaçak avcılığın önlenmesi, acil önlemlerin alınması çağrısında bulunuldu.
Cüce filler
Avrupa'da nesli tükenmiş ve tükenmekte olan başka bir fil türü ise "Cüce Fil". Ana yaşam alanları Borneo adası olan cüce filler, DNA testlerinin ortaya çıkarttığına göre 300 bin yıl önce Asya kıtasındaki fil topluluklarından kopmuşlar.
Zamanla küçülen ve kulakları büyüyen cüce fillerin boyları ancak 1,5 metreye ulaşıyor ve Asya'daki en küçük fil türü. Hala Borneo ve Sulawesi adalarında varlık gösteren fakat işleyen doğal sürece mahkum cüce fillerden şu anda yaklaşık 1000 adet bulunuyor ama doğal süreç neslin tükenmesindeki tek sebep değil.
Borneo adasındaki palmiye tarlarının genişletilmek istenmesi cüce fillerin yaşam alanlarının daralmasına yol açıyor ya da tarlara zarar verdikleri gerekçesiyle öldürülüyorlar. 2013 Ocak ayında Borneo adasında kalan 1500 filden 14'ünün palmiye yetiştiricilerinin "tarım zararlılarından" korunmak için bilinçli olarak bırakılan yemleri yemeleri sonucu zehirlenerek öldüğü iddia edilmişti. (İK/SB/EKN)