* Fotoğraf: Agos
Ermenilerin "Beş Dağavar" dedikleri beş büyük bayram var: Dzınunt, Zadig, Vartavar, Asdvadzadzin ve Haç.
Ermeni Apostolik Kilisesi'nin beş büyük bayramından biri olan "Verapokhum Surp Asdvadzadzni" yani Meryem Ana'nın Göğe Alınışı Yortusu ise bugün kutlanıyor.
Asdvadzadzin, her yıl 15 Ağustos'a en yakın pazar günü kutlanıyor.
Meryem Ana'nın Göğe Alınışı'nın kutlandığı bu önemli günün simgesi üzüm. Dünyanın dört bir yanındaki Ermeni kiliselerinde olduğu gibi, İstanbul'daki Ermeni kiliselerinde de, yılın ilk hasadına ithafen Khaghoğorhnutyun (üzüm okuma) töreni yapılıyor ve bereket için dua ediliyor.
Seropyan'dan Üzüm Bayramı
Agos gazetesinin kurucularından ve Ermenice sayfalarının editörlüğünü yapan Sarkis Seropyan, bayramı şöyle anlatıyor:
"Asdvadzadzin Bayramı, üzüm yeme yasağının kalktığı Ağustos ayının tam ortasına denk gelir. Pagan tarihinin Navasart (Yılbaşı) Bayramı, yalnızca üzümün günü değil, bahşettiği nimetler için tanrısal güce teşekkür etme günüdür. Böyle bir şükran günü de eski yılbaşına, yeni Asdvadzadzin'e, velhasıl Ağustos'un 15'ine yakışır, zira hasat mevsimi bitmiş, ürünler toplanıp ambarlara konmuş, geriye şükran sunmak kalmıştır ki, bunu da bağbozumu ve üzüm bayramına çevirmiş Ermeniler.
"Yazımızı üzüm anılarıyla bitirirken yaklaşan kış için herkese sıcak günler dileriz; zira ne demiş eskiler, 'Ağustosun yarısı yaz, yarısı kış.
"Surp Asdvadzadzin Yortusu, kadınlar için, diğer tüm yortulardan önemlidir. Kadınlar tüm adaklarını o güne saklarlar; ayrıca, bayramı ertesinde, yıl içinde özel isim günü olmayan kadınların (özellikle Maryam, Takuhi, Sırpuhi, Baydzar, Yeranuhi, Hamaspür, Antaram, Diruhi ve Markrid'lerin) isim günleri kutlanır."
Meryem Ana'nın "göğe alınışı"
Episkopos Sahak Maşalyan ise "Meryem Ana'nın Göğe Alınışı"nı şöyle aktarıyor:
"İsa Mesih çarmıha gerildiğinde 48 yaşında olan Meryem Ana, 12 sene daha, Mesih'in öğrencileri Hovannes ve Yuhanna ile beraber kaldı, çünkü Mesih, annesini onlara teslim etmişti.
"Meryem Ana 60 yaşında vefat etmeden önce, kendisine öleceği açıklanıyor. O da, yakınlarına ve o sırada Kudüs'te bulunan öğrencilerine haber veriyor.
"Toplanıyorlar, ağlaşıyorlar ve Meryem Ana, birkaç gün sonra gözlerini yumuyor. Meryem Ana'yı bir mağaraya koyuyorlar, girişini bir kayayla kapatıyorlar, o kaya bugün hâlâ orada. İnsanlar oraya ziyarete gittiklerinde tuhaf sesler duyuyorlar.
"Dört gün sonra, öğrencilerinden Partoğomeos geliyor, haberi alıyor ve çok üzülüyor. Mezarı açıp, Meryem Ana'yı son bir kez ona göstermek istiyorlar. Mezar açıldığında bakıyorlar ki Meryem Ana'nın cesedi yok. O zaman anlıyorlar ki Meryem Ana, oğlu Mesih tarafından göğe alındı, bir şekilde dirildi."
(TY)