Buğra: Kadınlar emek piyasasının dışına itilmişler
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TUİK) mayıs ayı işsizlik raporuna ve her 4 işsizden 3'nün erkek olmasına ilişkin görüşlerini sorduğumuz Buğra, İşsizliği emek piyasası içinde olan, emek piyasasına katılmış insanların iş bulamadığı durum olarak açıklıyor.
"Kadınlar emek piyasasına katılmamışlar, yoklar. Kadınlar iş piyasasının dışına itilmiş durumdalar. Önemli olan onları emek piyasasının içine çekmek. Türkiye'de kadınların istihdamı genelde yüzde 25, kentlerdeyse yüzde 18'dir. Kadınlar çalışmıyorlar."
"Kadınların iş piyasasına katılımında sorun var"
Buğra kadınları iş piyasasından uzaklaştırmaya yönelik, ters yönde gelişen bir durumun olmadığı kanısında. Buğraya göre kadınların iş piyasasına erkekler gibi katılımında sorun var:
"Kadınları iş piyasasına katmaya yönelik işler küçük işler. Kendi işlerini kurmaları için küçük krediler veriliyor. Kadınların dikiş-nakış, reçel yapma, gibi emeklerini değerlendirmelerine çalışılıyor. Kadınların normal, erkeklerle aynı işi yapmasına yönelik politikalar çok gelişmiş değil."
Kültürel ve sosyal engeller
Buğra buna neden olarak kültürel engelleri ve sosyal politikaların eksikliğini gösteriyor:
"Öncelikle kadınların emek piyasasına katılmasında kültürel sorun var. Türkiye'de işsizliğin temelinde tarım kültürünün çözülmesi var. Kadınlar göçle tarımdan kopuyorlar. Şehirsel yerde tarımdan kopuşu dengeleyecek iş de yapamıyorlar."
Buğra tarımdan kopuş öncesi kadınların ücretsiz aile işçisi olarak çalıştığına dikkat çekiyor:
"Şehre gelince bu tür çalışma yok. Sokağa çıkıp iş aramaları ya da çalışmalarındaysa kültürel engeller var. Bu nedenle kadınların becerilerini geliştirmeye yönelik politikalar gerek."
"Kadınların geleneksel rolleri pekiştiriliyor"
Buğra kadınlara yönelik işlerin hep kadının geleneksel rollerini pekiştiren küçük ve düşük ücretli olmasının önüne geçilmesi gerektiğini söylüyor.
Prof. Dr. Buğra, meslek edindirmeye, becerilerini geliştirmeye yönelik bilgisayar gibi kursların açılmasını, bu kursların yaygınlaştırılması için politikalar üretilmesi üzerinde duruyor.
"Kadınların çalışması engelleniyor"
Kadının emek piyasasına girmesini ya da uzaklaşmasının nedenlerinden biri olarak da sosyal politika eksikliğini gösteriyor Buğra.
"Kreş eksikliği, okul öncesi eğitimin çok zayıf olması nedenler arasında. Kültürel nedenlerle bu ikisini birlikte düşünmek lazım. Kadınların geleneksel olmayan istihdamı kreşler açılmalı, özürlüler ve yaşlılar için bakım olanakları sağlanmalı. Bu olmadığı zaman bu işler kadınların üstüne kalıyor ve kadınların çalışmasını engelleniyor."
Kadınlar için ücretli emek politikası
Buğra TUİK'in büyük ölçüde kayıt dışı işsizliği yakaladığını düşünüyor. Kadınların işsizler arasında olmamasını yalnızca kayıt dışılığa değil, kadınların çalışmamasıyla ilişkilendiriyor. "Asıl mücadele edilmesi gereken budur" diyor.
Buğra kadınların enformel sektörlerde çalıştıklarının, evde çalıştıklarının doğru olduğunu söylüyor."Bunlar çok düşük gelirli işler. Nakış işlemek gibi geliri çok düşük ve anlamlı olmayan işler. Kadınları ücretli emek olarak istihdam edecek politikalar lazım."
AB: Kadınları üretken şekilde emek piyasasına çekmek
2003 yılında Ali Babacan'ın meclisten "Kriz bitti. Artık erkekler iş buluyor, kadınların çalışması gerekli değil" açıklaması yaptığını anımsatıyor:
"Siyasetçiler arasında kültürel farklılıklar var. Kadınların çalışmasını istemeyenler var. 'Evde otursun, evde çalışsın' diyorlar. Bu tür söylemler bitti artık. Babacan bugün böyle bir şeyi söyleyemez. Söyleyemiyor da."
Buğra Avrupa Birliği'nin de (AB) Türkiye'yle ilgili raporunda, kadınların işgücüne katılma oranının düşüklüğü her zaman vurguladığını söyleyerek "AB sürecinde kimse kendi hallerine bırakılmıyor. AB'nin vurgusu herkesi üretken bir şekilde emek piyasasına katmak" diyor.
TUİK Mayıs ayı işsizlik raporu
TUİK raporda erkeklerin yaş, eğitim açısından inceliyor. Rapora göre işgücüne katılım oranının en yüksek olduğu yaş grubu yüzde 95,5 ile 30-34. Kadınların işgücüne katılımının en yüksek olduğu yaş ise yüzde 33,7 ile 25-29 arası.
Erkeklerin işgücüne katılımı, yüksek öğrenimin tamamlanması ile artmakta ve 45 yaşına kadar nüfusa paralel olarak aynı düzeyde kalıyor. Kadınların ise işgücüne katılımı nüfusun oldukça gerisinde.
Yaşa göre işsizlik
Gerek erkeklerde, gerekse kadınlarda yaş ilerledikçe işgücüne katılım azalmaktadır.
* Yüzde 73,1'i erkek, Yüzde 26,9'u kadın nüfus.
* Yüzde 61,6'sı lise altı eğitimli.
* Yüzde 55,9'u ücretli, maaşlı ve yevmiyeli, Yüzde 28,5'i kendi hesabına ve işveren, Yüzde 15,6'sı ücretsiz aile işçisi.
* Ücretli olarak çalışanların Yüzde 85,8'i sürekli bir işte çalışmakta.
* Yüzde 63,5'i "1-9 kişi arası" çalışanı olan işyerlerinde çalışıyor.
* Yüzde 3,9'unun ek bir işi var.(AD/EÖ)