Tutuklular, taleplerinin ve şikayetlerinin TV aracılığı ile duyurulması üzerine eyleme saat 12.00'de son verip koğuşlarına çekildi. Sayımı ve aramayı kabul ettiler.
İzmir Barosu'ndan yedi avukat isyan nedeniyle, bu sabah (Perşembe) saat 07.00 sıralarında Buca Cezaevine giderek tutuklularla görüştü, taleplerini dinledi.
Tutuklularla görüşen avukatlardan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İzmir Şubesi Yönetim Kurulu ve İzmir Barosu İşkenceyi Önleme Grubu (İÖG) üyesi Av. Ali Koç, bianet'e yaptığı açıklamada olayların 10. koğuşta başladığını söyledi:
"Olayların başlama sebebi olarak tutuklular, yaşlı birinin yanlış iğne vurulması nedeniyle sakat kalması olarak gösteriyorlar. Bir tutuklu da, silahlı çatışmaya girmiş, poliste dikişlerinin tedavisi yapılmamış. Bir başka tutuklu, rahatsız olduğu gerekçesi ile cezaevi doktoruna gitmiş. Doktor, küfürlü konuşmuş, gardiyanlar tutukluyu tartaklamış".
Tutukluların talepleri
Av. Ali Koç, tutukluların temsilcileri ile görüşüp şikayet ve taleplerini dinlediklerini, görüşmelerin tamamında cezaevi müdürü ve diğer personelin de bulunduğunu söyledi.
"Başsavcı, Cezaevi Savcısı ve Cezaevi Müdürü ile yaptığımız görüşmelerde, İdare taleplerin inceleneceğini ve ciddiye alınacağını söyledi" diyen Av. Koç tutukluların tamamı olması gereken taleplerini şöyle sıraladı:
* Daha iyi sağlık hizmeti almak istiyorlar. Doktorun kendilerine iyi davranmasını istiyorlar.
* İlaçların parasız verilmesini istiyorlar.
* Kantinde fiyatların çok pahalı olduğunu söylüyorlar. Bir tek kaşığın fiyatının 2 milyon lira olduğunu söylüyorlar. (Başsavcı kaşığın fiyatının 1.875.000. TL. olduğunu söylüyor). Kantindeki fiyatların makul düzeye indirilmesini istiyorlar.
* Cezaevi idaresinin verdiği karavananın kötü olduğunu söylüyorlar. Yemeklerin iyileştirilmesini istiyorlar.
* İsyandan dolayı kötü muamele ve işkence görmek istemediklerini bunun önlenmesini istiyorlar.
* Bu olaydan dolayı nakil yapılmamasını istiyorlar.
* Taleplerinin basın tarafından duyurulmasını istiyorlar.
* Naklen gittikleri cezaevlerinde şiddet görmek istemiyorlar.
* Savcı ile görüşmek istediklerinde, bu taleplerinin çoğunlukla reddedildiğini söylüyorlar. Savcı ile görüşmek istediklerini söylüyorlar.
* Görüşme mahallinde yüksek ses olduğunu, bu nedenle yakınları ile iletişim kuramadıklarını söylüyorlar. Bu sorunun çözülmesini istiyorlar.
* Telefon hakkının kullanılmasında sorun yaşadıklarını söylüyorlar. Cep telefonlarını arayamadıklarını söylüyorlar. Bu sorunun çözülmesini istiyorlar. (Hükümlü ve tutukluların haftada bir, 10 dakika yakınları ile telefonla görüşme hakları var.)
* Anadili Kürtçe olanların, telefonda Kürtçe konuşması durumunda telefonlarının kapatıldığını söylüyorlar. Bunun düzeltilmesini istiyorlar.
* Malta (koridor) temizleneceği zaman, bunun tutuklulara yaptırıldığını söylüyorlar.
* Kullanılan elektrik parasının kendilerinden alındığını, bunu ödemek istemediklerini söylüyorlar.
* F Tipi Cezaevlerine sevkedilmek istemiyorlar.
* İdarede bazı haksızlıklar olduğunu, bunun önlenmesini istiyorlar.
İzmir Barosundan 7 avukat
Başsavcının, cezaevi savcısının ve il emniyet müdürünün isteği üzerine, tutuklularla görüşmek için bu sabah (Perşembe) saat 07.00 sıralarında Buca Cezaevine giden avukatlar: İzmir Barosu Genel Sekreteri Av. Ahmet Hamdi Yıldırım, İzmir Barosu Yönetim Kurulu Üyesi, Av. Fahrettin Filiz, İzmir Barosu İşkenceyi Önleme Grubu (İÖG) Hukuksal Yardım Koordinatörü, Av. Barış Çilingir, İzmir Barosu İÖG üyesi, ÇHD İzmir Şubesi Başkanı, Av. Bahattin Özdemir, ÇHD İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi, İzmir Barosu İÖG üyesi, Av. Ali Koç, İzmir Barosu İÖG Üyesi, Av. Aysun Koç, İzmir Barosu İÖG Üyesi, Av. Haşim Öztürk.
"13.00'den sonra durumun ne olduğunu bilmiyoruz"
Av. Ali Koç, saat 11.40 sıralarında tekrar cezaevine girdiklerini anlatarak diğer temaslarını şöyle özetledi: "Cezaevi savcısı ve müdürü ile görüştük. 7 tutuklunun yaralandığını ve hastaneye gönderildiğini söylediler. Anlaşma sağlandığını ve tutukluların koğuşlarına çekileceklerini, arama ve sayım yapılacağını söylediler. Yeni bölümde tutukluların çoğu kurdukları barikattan ayrılmıştı."
"Cezaevi Savcısı ve Müdürüne saat 13.00'de tekrar gelip, olumsuz bir durum olmadığını ve kimsenin zarar görmediğini görmek istediğimizi söyledik. Bu istemimizi kabul ettiler."
"Ancak, saat 13.00'de tekrar görüşmek istediğimizde, cezaevine girişimize izin vermediler ve görüşme taleplerimizi reddettiler. Şu andaki durumun ne olduğu konusunda bilgi sahibi değiliz". (YS/EÜ)
