Payne'nin kurduğu web sitesine (www.downforeveryoneorjustme.com) girerek ve karşınıza çıkan boşluğa kontrol etmek istediğiniz web sitesi adresini yazarak bu soruya anında cevap bulabiliyorsunuz.
Böylece, ulaşmaya çalıştığınız web sitesine sadece siz mi giremiyorsunuz, yoksa site çökmüş durumda ve aslında kimse giremiyor mu, öğrenebiliyorsunuz.
Payne -belki rastlantısal olarak- sürekli çökmesiyle tanınan mesajlaşma servisi Twitter'da çalışıyor.
"Teknoloji şirketleri İnternet'i devamlı çalışan ve istediğiniz her an bilgiye ulaşabileceğiniz bir alan olarak sunuyor. Bu gerçekleşmeyince insanlar hayal kırıklığına uğruyor."
Geçtiğimiz birkaç ay içinde Yahoo ve Skype gibi şirketler utanç verici teknik sorunlar yaşadılar. İki gün boyunca birkaç saatliğine çöken Amazon.com, bu sürede tahminen 1 milyon dolara yakın satış gelirinden oldu.
İnternetin çok da yaygın olmadığı başlangıç yıllarında bu çöküşler belki çok önemli değildi ama şimdi bu teknoloji günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Google gibi şirketler sadece e-postalarımızı değil elektronik belgelerimizi, fotoğraflarımızı, iş verilerimizi de İnternet üzerinde depolamamızı istiyor.
Farklı bölgelerde yer alan birbiriyle bağlantılı sunucuların, verileri ofis bilgisayarında saklamaktan daha güvenli olduğu söyleniyor. En azında teoride bu böyle.
Çöküşlerin sebepleri ise değişebiliyor. Sistem güncellemesi sırasında ortaya çıkan beklenmedik bir sonuç, insan hataları, elektriğin gidip gelmesi... Bu ay, servis sağlayıcı Planet şirketinin Houston'daki veri merkezinde yaşanan bir patlama binlerce web sitesinin günlerce kararmasına neden oldu.
Yine de İnternet bugün hiç olmadığı kadar iyi çalışıyor. Keynote Systems'dan Umang Gupta "Tüm dünyada milyonlarca web sitesi ve milyarlarca web sayfası var" diyor. "Yaşanan sorunlar bu boyutta bir düzen için çok çok az." (EÜ/EZÖ)
* Bu haberi International Herald Tribune'den kısaltarak Türkçeleştirdik.