bianet'in görüştüğü Öğretim Üyeleri Derneği Başkanı Tahsin Yeşildere okullaşma oranının artırılmasının önemli olduğunu, ama altyapı geliştirilmeden öğrenci sayısını artırmanın eğitim ve bilim kalitesinin düşmesiyle sonuçlanacağını, bunun ileride sağlık sisteminin zedelenmesi anlamına da geleceğini söyledi.
"YÖK'ünki popülist yaklaşım"
Yeşildere bu tür artırımın uluslararası ölçütler olan altyapı ve donanım yeterliliği, öğretim üyesi ve araştırma görevlisi başına düşen öğrenci sayısı, akademisyenlerin eğitime, araştırmaya ve yüksek lisans öğrencisi yetiştirmeye ayıracakları zaman paylarının hesaplanarak yapılması gerektiğini, YÖK'ün uygulamasınınsa popülist bir yaklaşım olduğunu kaydetti.
Hangi fakültelerde ne kadar artıyor belli değil
Yeşildere hangi fakültelerin kontenjanlarının ne kadar artırıldığını henüz bilmediklerini, bunun üniversite sınavıyla ilgili kitapçıkta görülebileceğini söyledi. İlahiyat fakültelerinin kontenjanın 800'den bin 600'e, tıp fakültelerininkinin de 4 bin 500'den 6 bine çıkarıldığının kamuoyuna yansıdığını aktardı.
Yeşildere'nin kontenjanlar ve üniversite sistemiyle ilgili saptamalarından bazıları şöyle.
Öğrencileri oyalamaya çalışıyorlar: Üniversite mezunlarının istihdam oranı meslek lisesi veya ortaöğretim mezunlarınınkinden çok daha düşük. Yüzde 19 civarında. Üniversite bitirmek iş bulmak anlamına gelmiyor. Ortaöğretim ve meslek liseleri yüzde 25 civarında iş buluyor. Bu kontenjan artışı aslında 4, 5 yıl daha öğrencileri oyalamak demek.
Harçlar artabilir: Altyapıyı güçlendirmiyorsanız, bu artış paralı eğitime doğru gitmenin göstergesi. Üniversitelere ayrılan bütçe artırılmıyor ve çok düşük. Harçlar artabilir.
Üniversitenin yükü artacak: Hükümet gelecek dönemde af çıkarırsa 800 bine yakın öğrenci geri dönecek. Öğrenci sayısı artınca, uygulamalı derslerde, sınavlarda öğretim elemanlarının yük artacak. Bilimsel araştırmaya kalan zaman azalacak. Özellikle araştırma görevlilerinin sayısı az. Nitelikli yardımcı personel doktoradan sonra ayrılıyor.
Öğrencilerin ihtiyaçları: Öğrencilerin barınma, beslenme, sosyal yaşam ihtiyaçları da hesaplanmıyor. Pratik derslerde öğrenci başına bir araç gereç verilebilmeli; örneğin mikroskop gibi.
Toplum sağlığını riske atıyorlar: Tıp fakültelerindeki niteliksizleşme, sağlık sisteminin de niteliksizleşmesi, toplum sağlığının riske atılması demek.
YÖK Başkanı Başbakan'la ne konuştu: YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan, Diyarbakır dönüşünde kendisini çağıran Başbakan'la 50 dakikalık bir görüşme yaptı. Bu görüşmenin doğru aktarılmaması şaibe yaratır. YÖK Başkanı Başbakan'ın talimatlarını yerine getiren personeli olmamalı.
İlahiyat kontenjanı artırılsın diyen rektörler kim: YÖK Başkanı ilahiyat fakültelerinin kontenjanının artırılmasını rektörlerin istediğini söylüyor. Bu rektörler kim ve hangi gerekçeyle bunu talep ediyorlar, bu da açıklanmalı. (TK/GG)