Ayça Söylemez’in hazırladığı biamag’da bu hafta…
Yağmur Karagöz, Avi Pardo çevirisiyle İthaki Yayınları’ndan okuyucuyla buluşan, ABD’li yazar Donald Ray Pollock’un çocukluğunu geçirdiği Ohio, Knockemstiff kasabasındaki büyüme deneyimlerine dayanan ilk öykü kitabı “Knockemstiff” hakkında yazdı.
İrvin Cemil Schick, tarihte sokakta yaşayan köpeklere nasıl davranıldığını, İstanbullu Müslümanların köpeklerle ilişkisini ve eski katliamları yazdı.
Seda Şaraldı, eski tabirle “Anayasayı tangır tungur etmek” ile nasıl suçlandıklarını, tutuklu bulunduğu Sincan Kadın Kapalı Hapishanesi’nden yazdı: “AYM kararlarına uymamak anayasal düzeni zedelemezken, dayanıklı Anayasal düzeni biz nasıl incittik?”
Burak Sarı, sıradan olma hakkını yazdı: “Ötekileştirmekten, ayrıştırmaktan, önyargılardan kurtulduğumuzda herkes bu hakkı doğal olarak kullanmış olacak ve farkına bile varmayacak.”
Rosalino Levantino, yönetmenliğini Sam Drake’in üstlendiği ABD yapımı 13 dakikalık Terminal Adası (Terminal Island) adlı belgeselin, buğulu atmosferiyle bölgenin çürümüşlüğünü layıkıyla hissettirdiğini yazdı.
Arslan Özdemir, eğitimde demokrasinin etkilerini, demokrasinin, eğitimde kalite ve adalet arayışındaki önemini yazdı.
Burak Soyer, 40gece’nin vokalisti Ayhan Asar ile solo projesi PersonaX’i ve ilk teklisi “Dönebilir Tersine”yi konuştu.
Kadir Işık, Murathan Mungan’ın son kitabı 995 km ile ilgili yazdı: “Bir kara polisiye ya da salt bir edebi eserden öte, Türkiye’nin gerçekleriyle ilintili bir korku romanının bütün öğelerini taşıyor.”
Kıvılcım Akay, Sicilya’da, 1646’dan kalan Açlık Tatlısı tarifi üzerine yazdı: “Hakikat; yemeğine un, su ve yağdan başka katabilecek hiçbir şeyi olmayan milyonların varlığıdır.”
Toprak Yıldırım, binlerce yıl önceden günümüze ışık tutan Hasanlu ve Modena aşıkları üzerine yazdı: “Bir erkeğin başka bir erkeğe samimi ve açık bir şekilde, duygularını ortaya koyarak sevgisini göstermesi, sadece aşkta değil tüm ilişki biçimlerinde toplumsal bir tabu oluşturuyor.”
Onsun Meryem, aidiyet duygusu üzerine yazdı: “Hepimiz farkında olmadan doğduğumuz ülkenin bilgisini taşıyorduk.”
Nehir Özcan, “doomscrolling” ya da sürekli kötü haberlere maruz kalmanın psikolojimizdeki etkilerine dair haberi çevirdi.
(AS)