Fatma Temel, çocukken tanışıp merak ettiği, sonra öğrenmekle kalmayıp atölyesini açtığı deq sanatının detaylarını yazdı.
Leyla İşbilir, Madımak katliamının 29. Yıldönümünde çocukluğundan beri şahit olduklarını, katliam günü yaşadıklarını, anmadan kendi deneyimlerini yazdı.
Hicran Cengiz, Musa Anter’in 1959’da Diyarbakır’da yayımlanan İleri Yurt gazetesinde ‘Amma Ne İleri Yurt’ adlı hiciv sütununda ‘Qimil’ (Kımıl) adlı Kürtçe bir şiiri de içeren bir yazı yayınlamasıyla olanları, bugün de devam eden baskılarla anlattı.
Evrim Kepenek, Serhat Kural ve Destan Taşdan’ın birlikte sahnelediği Primis’i (İlk) izledi ve yazdı.
Rosalino Levantino, Kadın yönetmen Maria Bălănean imzasını taşıyan Triplex Confinium (Üçlü Hudut) adlı Romanya yapımı belgesel üzerinden, sınırların insanı nasıl sınırladığını ve sınırsız bir dünya özlemini yazdı.
Metin V. Bayrak, Gülhane’den Gezi’ye… Yıldız’dan Beştepe’ye… yazılarında bu hafta kültür kavramını ve tarihselliğini irdeledi.
Göç hikayesini Rafşan Yağmur Çelik’e anlatan Ali Baş, her iki ülkede de yabancı olmayı aynı zamanda da yerleşik olmanın nasıl hissettirdiğini açıkladı.
Şeyhmus Diken, Yılmaz Güney ve Ahmed Arif’i yad ettiği yazısında, geçen hafta kaybettiğimiz Cüneyt Arkın’ı da bir anekdotla andı.
Hüseyin Bul, yazar Ahmet Güneş ile ilk roman türündeki kitabı Viskiring üzerine söyleşti.
İsmail Daye, Rusya işgali altındaki Zaporijya’nın nabzını tuttu, orada yaşayanlarla konuştu, ekonomik durumu ve kentin ruh halini anlattı. (AS)
