Yönetmen Dan Reed'in "Leaving Neverland" (Neverland'i Terk Etmek) adlı belgeselini şöyle özetliyor.
"Bu, Michael Jackson hakkında bir hikâye değil. Bu, Jackson ile yolları kesişmiş iki aile üzerinden çocuk istismarının anlatımı."
Şarkıcı Michael Jackson hakkındaki iddiaları tekrar gündeme getiren belgeselin ABD ve İngiltere'deki gösterimlerinin ardından çocuk istismarı bir kez daha tartışılıyor. 2009'da hayatını kaybeden Michael Jackson, 2005'te çocuk istismarı suçlamasıyla yargılanmıştı.
Jackson'a tepkiler
90'larda neredeyse her çocuğun dansı, müziği, yaşantısı, kıyafetleri üzerinden hayranlık beslediği bir isimdi Michael Jackson. Bugün 30'lu yaşlarının sonunu yaşayan Wade Robson ve James Safechuck filmde, Michael Jackson tarafından cinsel istismara uğradıklarını detaylı ifadelerle anlatıyorlar.
Döneme ait fotoğraflar, görüntüler ve ses kayıtlarıyla desteklenen filmin gösteriminin ardından bazı radyo kanalları Michael Jackson şarkılarını çalmayı durdurdu. Jackson Ailesi ise yapım şirketi HBO'ya dava açtı.
Altı, yedi yaşlarında başlayan cinsel istismarın Wade yedi yıl, Robson ise dört yıl sürdüğünü belirtiyor. İki bölümden oluşan ve yaklaşık dört saati bulan filmde, cinsel istismara maruz kalan Robson ve Safechuck'ın ailelerinin de anlatımları yer alıyor.
Her iki çocuk da Michael Jackson hayranı, onun gibi dans ediyor, onun gibi giyiniyor. "Şimdilerde böyle yıldızlar yok. Bu tür megastarlar..." diyor James Safechuck, çocukken beslediği hayranlık boyutunu anlatırken.
İlk olarak Jackson'ın meşhur "Thriller" albümünü alan Wade Robson ise "Uyuyordum, uyandığımda Michael'la uyanıyordum" ifadelerini kullanıyor.
Çocukların Michael Jackson ile tanışmaları ve ilk iletişimi ise bu hayranlık üzerinden oluyor. Ailesinin bir ajansa kaydettirdiği James Safechuck, 1986 yılında Pepsi reklamının setinde tanışıyor Jackson'la. Wade Robson ise bir dans yarışması sayesinde.
"Ailelerin gözü kamaşmıştı"
"Karavanına çağırdı James'i. Ben de izin verdim. Michael'in kuaförü bana 'o, 9 yaşında bir çocuk gibidir' dedi ve bu söz beni rahatlattı. Ben de izin verdim" diyor anne Safechuck.
Aileler, Michael Jackson gibi ün ve para sahibi bir kişiyle birlikte vakit geçirmenin ayrıcalığını yaşadıklarını deneyimleri üzerinden anlatıyorlar.
Anne Safechuck şöyle diyor: "Kimse onunla arkadaş olmazdı, o isterse olurdu. Bizimle arkadaş olmak istemesi şaşkına çevirmişti."
Öyle ki Michael Jackson ailelerin evlerine girip çıkıyor, onlarla birlikte vakit geçiriyor, turneleri sırasında çocuklarla saatler süren telefon konuşmaları yapıyor.
Neverland'in büyüsü
Michael Jackson'ın Neverland olarak adlandırdığı ve geniş bir araziye yayılan çiftliği bütün bu yaşanan istismarın adresi olarak yer alıyor filmde. İçinde bir lunaparkın da bulunduğu çiftlikteki evde ailelerin de vakit geçirebildiği ve kalabildiği konuk odaları da mevcut.
Filmin yönetmeni Dan Reed, bir röportajında bu çiftliğin aileleri büyülediğini söylüyor:
"Michael'ın karizması, statüsü, sahip olduğu olağanüstü ün ve parası, o dönemki pop starlığı, bunların hepsi ailelerin gözünü kamaştırmıştı."
Reed'in Guardian'da kaleme aldığı yazısı ise, "Michael Jackson'ı hâlâ çocuk istismarcısı olarak kabul etmemeleri karşısında şoktayım" başlığını taşıyor.
2005'te yargılanmıştı
Dört saatlik Leaving Neverland'de Jackson'ın 2005'te çocuk istismarı suçlamasıyla yargı önüne çıkması da işleniyor. Bu süreçte başka bir çocuğun şikâyetiyle konu gün yüzüne çıkmış, ABD polisi iki çocuğun ifadelerini almış. O sıralar 20'li yaşlarında olan Robson ve Safechuck, Jackson'ın "Aramızdaki ilişkiyi birine anlatırsan ikimiz de hapse gireriz" söylemleri nedeniyle iddiaları reddediyor.
Yönetmen Reed, Wade'in sevdiği bir kişinin kendisi yüzünden hapse girmesinden "sorumlu olmak" istemediğini ifade ediyor. Bu noktada ailelere yapılan kimi yardımlar da anlatımlarda yer alıyor. Filmde Michael Jackson'ın dönem dönem etrafındaki çocukların değiştiği ve başka çocukları da istismar ettiği yönünde görüşler var. "Evde Tek Başına" adlı filmle bilinen 90'ların ünlü çocuk oyuncusu Macaulay Culkin de bunlardan biri. Yargılama sürecinde Culkin iddiaları reddetmiş ve 2005'teki yargılama sonucunda Jackson suçsuz bulunmuştu.
"#MeToo cesaret verdi"
Film, başka bir konuyu daha tartışmaya açıyor. 2017'nin sonlarında ABD'de bir akıma dönüşen #MeeToo hareketini yeniden gündeme getiriyor. Ünlü ve güçlü bir ismin cinsel istismarına karşılık yıllarca sessiz kalınması ve görmezden gelinmesi...
TIKLAYIN - Hollywood'da Binlerce Kişi Tacizi Protesto Etti
Yönetmen bu konuyla ilgili Guardian için kaleme aldığı yazısında şu ifadeleri kullanıyor:
"Güvenilir dost maskeli bir pedofil tarafından 20 yıl boyunca bakılmış iki sıradan ailenin anlatıldığı bir film bu. Bu maske çoğu zaman bir rahip, öğretmen ya da amca tarafından takılıyordu. Bu sefer, maskenin ardındaki Michael Jackson'dı."
"Cinsel istismarın bu canlı tasvirlerinden daha tedirgin edici olansa Michael'ın bu çocukları duygusal olarak manipüle edip bırakmış olması.
"#MeToo hareketi [Robson ve Safechuck'ın] anneleri ve onlar için oldukça cesaret verici oldu. Ama özellikle de Wade'in annesi Joy Robson #MeToo hareketinden gerçekten ilham aldı. Kendini daha cesur hissetti. Çıkıp konuşmanın zamanının geldiğini düşündü.
"Bence, Michael ile birlikte, bundan sonra çok daha fazla #MeToo olacak" diyor Reed ve ekliyor: "Sadece bekleyip bunun ne kadar hızlı gerçekleşeceğini görmemiz gerek."
Michael Jackson hakkındaŞarkıcı, söz yazarı, besteci ve dansçı. 29 Ağustos 1958'de dünyaya geldi, 25 Haziran 2009'da hayatını kaybetti. "popun kralı" olarak tanındı. Babasının kurduğu “Jackson Five” grubunda, altı yaşında müziğe başladı. “Bad”, “Thriller”, “Dangerous” gibi dünya çapında milyonlarca satan albümlere imza attı. Tüm zamanların en çok albüm satan müzisyenleri arasında gösterilen sanatçının albümleri tüm dünyada 140 milyon üzerinde sattı. Kendine ait dans stili ve müziğiyle döneminin etkin sanatçılarından biri oldu. |
(AÖ)
Kaynak: Rolling Stone, Guardian ve BBC.