Hafta sonu Brüksel’de gerçekleşen “barış, demokrasi ve emekten yana her kişi ve kurumun ortaklaşmaya davet edildiği” Konferans’ta yürütülen tartışmalar doğrultusunda oluşturulan sonuç bildirgesi oylamada kabul edildi. “Konferans katılımcıları olarak kendimizi barış ve demokrasi sürecinin bileşenleri olarak görmekteyiz” denilen 16 maddelik sonuç bildirgesinde demokratik çözüm sürecinde gelinen ikinci aşamanın gerekliliklerinin yetkililer tarafından vakit kaybetmeden başlatılması gerektiğinin altı çizildi.
Kendilerini “Avrupa’da yaşayan Anadolu ve Mezopotamya’dan gelmiş Arap, Asuri-Süryani-Keldani, Çerkez, Ermeni, Kürt, Laz, Roman, Rum, Türk gibi kadim kimliklerden ve Alevi, Ezîdî, Sünni, Hıristiyan, Müslüman, Yahudi gibi inanç gruplarından ve inanmayan göçmen ve mülteci kadın, erkek ve LGBT kurumları ve bireyleri” olarak tanımladıkları bildirgede Konferans’ın amaçları başlatılmış olan müzakere sürecine müdahil olmak ve halkların demokratik ve barışçıl geleceğinin şekillendirilmesine katkıda bulunmak olarak belirtildi.
Bütün milliyet ve inanç gruplarına anayasal güvenceyle eşit haklar
Kalıcı bir barışa ulaşması için çoğulcu, eşitlikçi ve özgürlükçü bir oluşturulması, bütün milliyet ve inanç gruplarının anayasal güvenceyle eşit haklara kavuşturulması ve Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı temelinde ülke genelinde demokratik özyönetimlerin kurulmasının bir zorunluluk olduğunun altı çizildi.
Komşu ülkelere yönelik müdahaleci ve tehditkar politikalara son
Avrupa devletlerine Türkiye Devletine sundukları askeri ve istihbarat desteğine son verilmesi ve silah satışlarının derhal durdurulması yönünde çağrı yapılan Konferans’ta AKP Hükümeti’nin komşu ülkelere yönelik müdahaleci ve tehditkar politikaları da eleştirildi.
Faili meçhul cinayetler, kayıplar ve soykırımlarla yüzleşilsin
Türkiye’ye Ermeni, Asuri-Süryani, Ezidi ve Dersim Soykırımları, Maraş, Çorum, Sivas, Gazi ve Roboski başta olmak üzere tüm katliamlarla, faili meçhul cinayetlerle, kayıplarla ve soykırımlarla yüzleşme çağrısı yapıldı.
Hegemonyacı ve otoriter siyaset anlayışı son bulsun
Özellikle gezi direnişi ve sonrasındaki olaylarda yaşanan hak ihlallerine karşı Türkiye’nin imzaladığı uluslararası anlaşmalara uyma gerekliliği ve anayasal hakların ihlaline son verilmesinin önemi vurgulandı.
Darbe anayasası lağvedilsin
Darbe anayasasının lağvedilip, toplumsal kesimlerin de katılımıyla yeni ve demokratik bir anayasanın hazırlanmasının gerekliliği ve yeni anayasa çalışmaları kapsamında ibadethanelerin anayasal güvence altına alınıp asimilasyon politikalarına son verilmesi çağrısı yapıldı.
Ayrıca yeni anayasanın devleti seküler anlamda tanımlaması kapsamında Diyanet İşleri Başkanlığı’nın lağvedilmesi ve zorunlu din dersi uygulamasının kaldırılmasının gerekliliği vurgulandı.
Katılımcılar hedefledikleri çalışmaları yürütmek için bir Meclis örgütlenmesine gitmeyi kararlaştırdılar. Meclise bağlı olarak altı komisyonun kurulmasına karar verildi: Hakikat, Yüzleşme ve Adalet Komisyon, Hukuk, Yol Temizliği ve Yeni Anayasa, Avrupa kamuoyuna yönelik çalışma komisyonu, Halkla İlişkiler Komisyonu, Kadın Komisyonu ve Gençlik Komisyonu. (GD/EKN)