Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, gizli oy kuralına uyulmadığı gerekçesiyle Anayasa değişikliğini Anayasa Mahkemesi'ne götüreceğini açıklayan Cumhuriyet Halk Partisi’ne (CHP) tepki gösterdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Malatya İl Başkanlığı’nda düzenlediği basın toplantısında Anayasa değişikliği oylamasını Anayasa Mahkemesi’ne götüreceklerini belirtmişti:
“Anayasa Mahkemesi’nden umutluyuz. Açık oy kullanıldı. AKP’nin komiserlerinin eşliğinde kullanıldı. Bunların hepsinin kanıtıyla beraber en kısa sürede Anayasa Mahkemesi’ne başvuracağız. Cumhurbaşkanı’nın onayından sonra hemen başvurumuzu yapacağız. Umarız Anayasa Mahkemesi, anayasanın kurallarına uyar, bu kanunu bozar.”
Bozdağ: Sahte delil üretmek amacıyla…
Buna karşın Bozdağ, anayasa değişikliği teklifinin oylanmasındaki “açık oy” tartışmalarıyla ilgili bugün şu açıklamayı yaptı:
“Oyların kullanış şekline ilişkin CHP şekil yönüyle bir denetim malzemesi üretmeye çalıştı. Anayasa, 'Anayasa değişikliklerinin oylaması gizli yapılır' diyor. Bu gizliliğe ilişkin usul TBMM İç Tüzüğünün 148'inci maddesinde düzenlenmiş.
“Değişikliğin gerek tümünün oylanması, maddelerin oylanması gerekse birinci tur, ikinci tur oylamalarının tamamı gizlilik kuralına uygun şekilde yapılmıştır.
“Gerek AK Partili gerek MHP'li milletvekilleri gerekse diğer partili milletvekillerinin tamamı oylarını anayasa ve iç tüzüğün öngördüğü gizlilik kuralına uygun bir şekilde kullanmışlardır. Bunda hiçbir tereddüt yok. Oylamalar gizli yapılmıştır.
“Ancak CHP, Anayasa Mahkemesine açacağı davaya sahte delil üretmek maksadıyla daha ilk günden başlayarak 'Oylamalar gizliliğe riayet edilmeyerek yapılıyor' diye itirazlarda bulunmuştur.”
TIKLAYIN - ANAYASA GÖRÜŞMELERİ TELEVİZYONDAN İZLENEMİYOR
CHP'nin kamera getirerek oylamaları kayıt altına aldığını hatırlatan Bozdağ, “CHP'nin Anayasa Mahkemesine sahte delil üretmek için boşa çaba sarf ettiğini, CHP'nin yaptığı kamera kayıtlarının hukuka aykırı olduğunu, bunların aynı zamanda oylamanın gizliliğini gösterdiğini” belirtti.
Adalet Bakanı Bozdağ, Anayasa Mahkemesinden bu yönde olumsuz bir karar çıkacağı kanaatinde olmadığını ekledi.
“İlk dört madde” tartışması
Bozdağ, ayrıca şu açıklamaları yaptı:
“CHP bu anayasa değişikliğine itirazını rejim değişikliği üzerine oturtuyor, bunu Anayasa Mahkemesi’ne de bu açıdan da taşıyacağını ifade ediyor.
“İlk dört maddeyi değiştirdiğini ifade ediyor. Şunu çok açık söylemek de fayda görüyorum. Bu kocaman bir yalan, bir görüşten öte bilerek ve isteyerek yapılan büyük bir çarpıtma olduğunu ifade etmekte fayda görüyorum.
“Çünkü mevcut değişiklik teklifi, devletin yönetim şekli olan Cumhuriyeti değiştirmiyor.
“Şu anda hiç kimse Cumhuriyetin niteliklerinde doğrudan ya da dolaylı bir değişiklik olduğunu iddia edemez, objektif bir kimse iddia edemez ama taraf olmuş kişi bunun aksini iddia edebilir. Aksine bu teklif Cumhuriyetin niteliklerinden olan demokratik devlet niteliğini hukuk devleti niteliğini güçlendirmektedir.
“Türkiye’nin bu Anayasa değişikliği ile rejim kesinlikle değişmemekte sadece hükümet sistemine dair bir değişiklik öngörülüyor.
“CHP Anayasa Mahkemesi’ne bu meseleyi götürmek istiyor, götüreceği zaman elinde dayanak olması lazım, rejimle ilgili iddiaların dayanak oluşturmayacağını kendisi bizden çok çok daha iyi biliyor. Ama bunu halka dönük propagandada kullanmak için köpürtüyor ve Anayasa Mahkemesine taşıyor.”
Gözaltı süresinin düşürülmesi
Gözaltı süresinin 30 günden 14 güne indirildiği ve avukat yasağının kaldırıldığı son KHK'lara değinen Bozdağ, şunları dile getirdi:
TIKLAYIN - GÖZALTI SÜRESİ DEĞİŞTİRİLDİ, AVUKAT GÖRÜŞÜNE BEŞ GÜNLÜK KISITLAMA KALKTI
“Darbe teşebbüsünden sonra OHAL ilan edildi. O sırada büyük bir yoğunluk oldu. Dört gün içerisinde gözaltı süresi sonlandırılmalıydı.
“Fiili bir imkansızlık vardı, yoğunluk nedeniyle. Biz zaman baskısının kaldırılarak işin daha iyi yapılmasını sağladık. Yoksa insanları zora sokmak için değil. Pek çok gözaltı olduğu için baya bir yoğunluk oluşturdu. Bu geçici bir tedbir olarak düşünüldü. Bu nedenle geçici tedbirler kaldırıldı.
“Gözaltı konusunda getirilen 14 günlük süre Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin gözaltı konusundaki içtihadına uygun bir süredir. Çünkü Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de 14 günlük süreyi makul bir süre olarak kabul ediyor. Avukatla görüş yasağını da tamamen kaldırdık. Çünkü artık buna da ihtiyaç kalmadı.” (DS/AS)