Lise öğrencileri sabah erken saatlerde Boğa Heykeli’nde toplandı, çocuklarını okula göndermeyen veliler alternatif etkinliklerde buluştu, eğitimciler öğle saatlerinde öğrencilerle buluşarak İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yürüdü.
Alevi örgütleri ve Eğitim Sen'in “Laik, Bilimsel, Anadilinde Eğitim ve Demokratik Yaşam” talebiyle çağrıcılığını yaptığı okul boykotu ve iş bırakma eylemi Kadıköy’de böyle yaşandı.
Liseliler, veliler ve eğitimciler varolan eğitim sistemindeki rahatsızlıklarını ve nasıl bir eğitim istediklerini bianet’e anlattı.
Liseliler
Boykotu izlemek için “okula gidiş saatinde” sokağa çıktık. Sayıları daha az da olsa çocuklarını okula götüren veliler ve birlikte okula giden öğrencilerle karşılaştık. Okul bahçelerinde yoğunluk görülmüyordu.
Boğa heykelinden gelen slogan seslerini kulak kabarttığımızda “Hoca camide öğrenciler boykotta” pankartı açan Kadıköy Lisesi öğrencileriyle karşılaştık.
Elliye yakın öğrenci, okul önünde buluştukları sırada polis araçlarını gördüklerini ve polislerin görüntülerini çektiğini anlattı.
Çoğunluğu Kadıköy Lisesi’nden öğrenciler olsa da diğer liselerden de katılım vardı. Özellikle Gezi Direnişi ve Berkin Elvan için yapılan eylemlerle birlikte hareket etme refleksleri artmış. Boykota katılma kararını aldıktan sonra Birleşik Haziran Hareketi (BHH) ile de görüşmüşler, BHH flama ve dövizlerini taşıdılar.
“Zorunlu seçmeli din dersi”
Nasıl bir lisede okuduklarını ve nasıl bir lise eğitimi hayal ettiklerini sorduk. İlk nokta zorunlu din derslerinin kaldırılması talebiydi. Birinin başladığı cümleyi diğer tamamladı:
“Din derslerinde sadece İslamiyet öğretiliyor. Hristiyan bir arkadaşım derse girmiyor ama kendi dinini öğrenme hakkı da verilmiyor.”
“Din dersleri tarafsız değil. Dini öğretmiyor, inandırmaya çalışıyor. Din derslerinde sorduğumu sorular mimlenmemize sebep oluyor.”
“Seçmeli derslerin her birini dört yıl boyunca birer kez seçebiliyoruz. Ancak Hz. Muhammedin hayatı, Temel İslam bilgileri gibi seçmeli dersleri istediğimiz kadar alabiliyoruz. Aldığımız seçmeli dersler bitince de dördüncü yılda zorunlu olarak bu dersleri seçmek mecburiyetinde kalıyoruz.”
“Zorunlu olmasın din dersleri. İsteyen alabilir. Bu derslerde diğer dinler de ateizm de öğretilmeli.”
“İzin kağıtlarını kabul etmeyeceklermiş”
Okula dönem başında takılan kameralar, eylemlerde aktif öğrencilerin “mimlenmesi” gibi sıkıntılarını da anlattılar:
“Okulun üç binasını iki hademe temizliyor. Fazla eleman için maddi imkan olmadığını söylüyorlar ama okula kamera sistemi takıldı. Müdür LCD televizyonundan bütün kameraları izliyor.”
“Tuvaletlerde mendil yok ve pis, sular paslı akıyor. Yurtlarda sıcak su yok.”
“Okulda anmalar, yürüyüşler düzenliyoruz. Ben fişlenen öğrenci oldum, her eylemden sonra ben ve bir kişi daha müdür ve müdür yardımcısının odasına çağrılıyoruz. Yönetmeliğe uygun olarak haklarımızı kullandığımız için ceza almıyoruz ama okuldan atmakla tehdit edildiğimiz oluyor.”
“Okula gelmediğimiz günlerde ailelerden izin kağıdı götürüyoruz. Bugün için verilecek izin kağıtlarının kabul edilmeyeceği konuşuluyor. Ama böyle bir hakları yok.”
Veliler
İlköğretim ve ortaöğretim öğrencisi olan çocuklarını okula göndermeyip boykota katılan veliler de alternatif etkinlikler için sokaktaydı. Boykota destek veren Birleşik Haziran Hareketi’nin "Okula gitme aydınlanma şenliğine gel" çağrısıyla düzenlediği etkinliklere kapısını açan mekanlardan biri de Nazım Hikmet Kültür Merkezi'ydi.
Çocuklarıyla etkinliğe gelen velilerle konuştuk. Onların da genelde ilk vurgusu zorunlu din dersiydi. Çocuklarının bilimsel bir eğitim almasını isterken geleceklerinden endişeli olduklarını anlattılar.
“Doğayla hemhal olsun, bilimsel eğitim alsın”
Gülzerin Kızıler, anasınıfında olan çocuğunun eğitim hayatıyla ilgili ne hissettiği sorumuzu “Herkes gibi korkuyorum” diye cevapladı.
“12 Eylül sonrası çocuğuyum. Din dersiyle ilk karşılaştığımda gece uykularımın kaçtığını hatırlıyorum. Sınıf öğretmenimiz omuzlarımızda melekler olduğunu, cehennemde yanacağımızı söylemişti. Ayrıksı bir örnekti, şimdi genelleşti.
“Çocukken okuduğum bilim teknik dergileri hayata bakışımı değiştirdi. Çocuğumun bilimsel eğitim almasını, matematikle haşır neşir, doğayla hemhal olmasını, soru sormasını, iyi, adaletli olmasını istiyorum. Bilimsel bakmayı öğrensin, sonrasına da kendi karar versin.”
“Eğitim sisteminden rahatsızım”
Emel Çarıkçıoğlu eğitim sisteminden, sistemin sıkça değişmesinden ve “imam hatipleşmesinden” rahatsız olduğunu söyledi.
İlköğretimde okuyan çocuğunun dini eğitim almasını istemediğini, bu dersin seçmeli olması gerektiğini anlattı. Hayalindeki eğitim için ise Başka Bir Okul Mümkün hareketinin “Mutlu Keçi” okulunu örnek gösterdi.
Boykota katılımın düşündüğünden az olduğunu söyleyen Çarıkçıoğlu, farklı hareketlerin birlikte hareketlerinin önemine değindi. Boykota katılmayan velilerin “çocuğu bırakacak yer bulamama” gerekçesini dile getirdiğini anlatarak “Okullar kreş, öğretmenler bakıcı algısı var ama öyle değil” dedi.
“Kültürel ve sanatsal faaliyetler olmalı”
Hüseyin Demiray ilkokul ve ortaokul birinci sınıflarda iki çocuk babası. Öğretmenlerinin arkadaşları olduğunu ve çok şikayeti olmadığını anlatarak “imam hatip sistemine entegre etmeye karşı olduğum için geldim” dedi.
“Okulları imam hatiplere çevrilerek mahalledeki okulların başka semtlere taşınması özellikle ekonomik zorluk çeken aileleri zor durumda bıraktı.”
“Çocuğum zorunlu din dersine giriyor ama belki öğretmenin inisiyatifle sorun olmuyor, eğlenceli geçtiğini söylüyor. Ama bu tercih insanlara kalmalı. Bilimsel, eğitici, çağdaş eğitimden yanayız. Fen bilimlerine, kültürel ve sanatsal faaliyetlere ağırlık vermek daha mantıklı.”
Feriha Yüksen de 7. Sınıfta okuyan çocuğunun zorunlu din eğitimi görmesinden rahatsız olduğunu söyledi. Okulda açılan imam hatip sınıfı tepkiler sonunda kapanmış; “Onun yerine spor salonu açılmasını, kültürel etkinliklerin olmasını isterim.”
Eğitimciler
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası işyeri temsilcisi de olan lise öğretmenleri Bilge Bordanacı ve Dilek Akansu da sorunun eğitimciler boyutunu anlattı.
Dilek Akansu, sendika üyesi 24 öğretmenin yanı sıra üye olmayan bazı öğretmenlerin de boykota katıldığını ve sınıflar iki-üç öğrenci olduğunu aktardı.
Boykotta talep ettikleri eğitime müfredatın ne kadar engel olduğunu konuştuk.
Akansu, bilimsel bilginin 2004’te “müfredatı hafifletiyoruz, öğrenciye dönük müfredat” şeklinde duyurulan düzenlemeyle müfredattan koparıldığını söyledi.
“Bizim gibi düşünen değil, kendi düşüncelerini üreten öğrenci”
Edebiyat öğretmeni olan Bordanacı da örneklerle anlattı:
“12. sınıf kitabının ilk konusu cumhuriyet ve laiklik. İlk metninde laiklik ile ilgili tek ifade yok. Tüm konu, Atatürk’ün dini değerlere olan saygısından ibaret. Laikliğin ne olduğu, neden önemli olduğuna dair bilgi yok.
“Edebiyat müfredatında dini zihniyetteki sanatçıların eserlerine yer verilmiş. Müfredat bize inisyatif tanımıyor.
“Yazarının dünya görüşü ne olursa olan Türk edebiyatındaki önemli eserleri okutur, öğrencilerin bundan zevk alması için elimden geleni yaparım.
“Bizim gibi düşünen değil, kendi düşüncelerini üreten öğrenciler yetiştirmek istiyoruz.”
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü önünde açıklama
Eğitim Sen’in Boğa Heykeli’nden İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne yaptığı yürüyüşe öğrenciler, Birleşik Haziran Hareketi, Emek Partisi, Liseli Genç Umut gibi örgütler de destek verdi.
Yüzlerce kişinin katıldığı yürüyüşte “Zorunlu din dersi kaldırılsın”, “Gerici, ırkçı eğitime hayır”,” Gerici, faşist, halk düşmanı AKP”, “Eşit, özgür, demokratik Türkiye” sloganları atıldı.
Önce Müdürlük binası bahçesine alınmaları engellenen grup görüşmelerin ardından bahçede açıklama yaptı.
Boykot çağrıcısı kurumların açıklamasını okuyan Eğitim Sen 3 Nolu Şube Başkanı, “Siyasi iktidarı toplumu din, dil, mezhep ve kimlik farklılıkları üzerinden kutuplaştırma politikalarına son vermeye, kamusal, bilimsel, laik ve anadilinde eğitim karşıtı uygulamalarını derhal durdurmaya çağırıyoruz” dedi.
İstanbul'un diğer ilçe milli eğitim müdürlüklerinde açıklama yapan Eğitim Sen şubeleri saat 13.30'da Beyazıt meydanında toplanarak Cağaloğlu'ndaki İl Milli Eğitim Müdürlüğü'ne yürüdü.
Çağrıcılar: Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu, Alevi Vakıflar Federasyonu, Pir Sultan Abdal Kültür Dernekleri, Eğitim Sen. (BK)