Fransa’nın Bordeaux kentinde binlerce insan, 31 Mayıs'taki Onur Yürüyüşü'nde bir araya geldi. Bordeaux sokaklarında yürüyen LGBTİ+’lara şarkılar, balonlar, danslar ve sloganlar eşlik etti.
Yürüyüş öncesinde Quinconces Meydanı’nda çeşitli kadın ve LGBTİ+ kurumları, açıklamalarını okudu.
Açıklamalarda, yükselen homofobiye karşı mücadeleyi büyütme çağrısının yanı sıra Filistin ile dayanışma ve LGBTİ+ mücadelesinin kapsayıcılığıyla ilgili konuşmalar yapıldı. Açıklamaların ardından yürüyüş başladı.
Yürüyüşün ön saflarındaki kortejlerde aşırı sağ karşıtı mesajlar öne çıkarken, arka saflarda dans ve müzik ön plandaydı.
“Soykırımda 'onur' yok”
Yürüyüşün geneline damga vuran ise Filistin’le dayanışmaydı. Kalabalığın hemen her yerinde Filistin bayrakları, Filistin’le dayanışmak için yapılan dövizler ve pankartlar yer aldı. Pek çok kurum, “soykırımda ‘onur’ yok” sloganıyla yürüdü.
Kitle sık sık, “Solidarité avec les queers du monde entièr” (Dünyadaki tüm queerlerle dayanışma), “Siamo tutti antifascisti” (Hepimiz faşizm karşıtıyız), “Nous sommes tous les enfants de Gaza” (Hepimiz Gazze’li çocuklarız) sloganları attı.
“Buradaki renkler aynı zamanda Filistin’in renkleri”
Yürüyüşe katılan ve Gazze ile Eğitim (L’Éducation avec Gaza) üyesi matematik öğretmeni David, düşüncelerini şöyle anlattı:
“Bugün, Onur Yürüyüşü’nün oldukça renkli olduğunu görebiliriz. Ancak bu renkler, aynı zamanda Filistin’in renkleri. Burada pek çok Filistin bayrağı olmasının yanı sıra insanlar kefiyeler takıyor, dövizler taşıyor, soykırım karşıtı sloganlar atıyor. Bugün, pek çok insan kendi kimliği için mücadele veriyor. Bence insanlar, LGBTİ+’ların maruz kaldığı baskı ve sorunların, temelde Filistinlilerin yaşadığı zulümle benzer sistematik kökenlere dayandığını derinden hissediyor. Bu yüzden de Filistin’le tam bir dayanışma içindeler.”
Chloé ise görüşlerini şu şekilde aktardı:
“Yürüyüşe katılmak bence çok önemli, LGBTİ+’lar olarak burada olmanın hepimizi ilgilendirdiğine inanıyorum. Bu, yalnız olmadığımızı; aksine çok kalabalık olduğumuzu görmemizi sağlıyor. Burada gerçekte nasılsak öyle hissedebiliyoruz. Ayrıca, var olduğumuzu ve haklarımızı tamamen alıncaya kadar savaşmaya devam edeceğimizi gösteriyoruz.”
“Mücadelemiz kesişimsel”
Bordeaux’da öğrenci olan Aslı ise yürüyüşe dair deneyimini şöyle anlattı:
“Buradaki Onur Yürüyüşü, Türkiye’de deneyimlediğimden çok farklı. Türkiye’de son katıldığım Onur Yürüyüşü beş dakika sürmek zorunda kalmıştı ve çok büyük zorluklar altında gerçekleştirilmişti. Burada, ön taraflarda pankartlar ve dövizlerle beraber daha politik bir yürüyüş var. Aynı zamanda Filistin’le bir dayanışma duygusu hâkim. Bu dayanışma benim için çok anlamlı çünkü mücadelemiz, kesişimsel bir mücadele. Arka taraflarda ise insanlar dans ediyor ve eğleniyor. Bu çeşitliliği ve rahatlığı seviyorum. Ayrıca, belki de hiç politik olmayan ve buraya eğlenmeye gelen insanlar da bu şekilde politik olarak bilinçleniyor.”
Quinconces Meydanı’nda başlayan yürüyüş, üç saatten fazla sürerek Garonne Nehri kıyısındaki Saint-Michel Parkı'nda son buldu. (ET/TY)
