“İlk gün bile yüzlerce Filistinli öldü. Sağlık Bakanlığı çağırdı, hastaneye gittim. Tablo çok korkunçtu, binlerce kişi geliyordu. Yataklar dolu, yerlerde bile insanlar vardı. Her yer yaralılarla doluydu...”
Filistinli Doktor Ahmed Abuelreesh, 7 Ekim 2023 günü Gazze’de devlet hastanesinde çalışıyordu. O günden önce de çok sayıda saldırıya tanık olmuştu; ancak onun deyimiyle “Gazze o gün cehennemi yaşadı”.
Yedi ay boyunca İsrail’in bombaladığı Gazze’de işgal altında kalan Dr. Abuelreesh, yaklaşık beş aydır Türkiye’de bulunuyor. Üstelik bu onun Türkiye’ye ilk gelişi değil. 6 Şubat depremlerinde de Türkiye’ye gönüllü destek için gelmişti. Sınır Tanımayan Doktorlar’la birlikte gönüllü olarak farklı ülkelere giderek dayanışma gösteren Abuelreesh, şimdilerde Türkiye’de hem gönüllü çalışmalara katılıyor hem de hayatta kalmaya çalışıyor.
Aynı zamanda Filistin halkının sesini duyurmak için çalışan Abuelreesh’in bir diğer hedefi de Gazze’de bırakmak zorunda kaldığı beş çocuğunu ve eşini Türkiye’ye getirebilmek.
Filistin halkının yıllardır abluka altında yaşamak zorunda kaldığını vurgulayan Doktor Abuelreesh, 7 Ekim öncesinin de Gazze için farklı olmadığını söylüyor.
Elektrik, su ve gıda gibi temel ihtiyaçların karşılanmasında büyük zorluklar yaşanırken, 7 Ekim sonrası ise İsrail’in Gazze’yi "tam bir cehenneme çevirdiğini" belirtiyor.
Cehennemden çıkışın ancak dünya halklarının Filistin halkının mağduriyetini görmesi ile olacağını söyleyen Ahmed Abuelreesh, “Gazze’de yüz binlerce insan hala sağlık yardımı bekliyor” diyor.
“25 bin kişi tedavi bekliyor”
Dr. Abuelreesh, özellikle çocukların ve kadınların büyük acılar çektiğini vurgularken, savaşın ve ablukanın insanlar üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor:
“Gazze'de elektrik günde sadece 2-4 saat var. Suya ulaşmak büyük bir sorun ve balıkçılar bile sadece 2 kilometre açılabiliyor. İnsanlar en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamıyor. Gazze'de kanser tedavisi mümkün değil. 85 kanserli çocuğun, gerekli tedaviye erişemediği için hayatını kaybettiğine bizzat şahit oldum. 25 bin kişi tedavi bekliyor, ama abluka nedeniyle Gazze dışına çıkmaları çok zor.”
“Tıbbi ekipman yok”
Sağlık koşullarının büyük oranda kötüleştiğini vurgulayan Abuelreesh, abluka nedeniyle Gazze'de ilaç, tıbbi ekipman ve temel malzemelerin de yetersiz olduğunu belirtiyor:
“Bir bombalama olmuştu ve kuzenimin oğlu iki bacağını kaybetti. Onu kurtarıp tedavi için İspanya'ya göndermek zorunda kaldık. Ancak 20'den fazla akrabamı, çocukları ve aileleri kaybettim.”
“Ukrayna’da bir çocuk ölünce dünya ayağa kalkıyor”
Dr. Abuelreesh, Gazze'deki sağlık altyapısının yetersizliğinin, çok sayıda ölümle sonuçlandığını ve insanların temel tedavilere bile ulaşamadığını vurguluyor:
“Birçok insanın hayatını kaybetmesine tanık oldum çünkü Gazze'de gerekli malzemeler yoktu. Sürekli ilaç ve malzeme eksikliğini düşünmek zorunda kalıyoruz. İsrail'in saldırılarında hastaneler, okullar, siviller hedef alındı. Sadece evler değil, binalar da yıkıldı. Her yer hedef alındı.”
Uluslararası toplumun ve özellikle Arap ülkelerinin tepkisini yetersiz bulan Dr. Abuelreesh Filistin'deki trajedilerin dünya basınında yeterince yer bulmadığını söylüyor:
“Ukrayna'da bir çocuk öldüğünde tüm dünya ayağa kalkıyor, ama Gazze'de 17 bin çocuk öldü ve bu ses getirmedi. Filistin halkı yalnız bırakıldı. Dünyanın geri kalanı Gazze'yi unutmuş durumda, ama biz burada her gün hayatta kalma mücadelesi veriyoruz.”
Dr. Abuelreesh, son olarak şöyle diyor:
“Türkiye'ye getirilen yaralılar arasında akrabalarım da var. Onlar burada tedavi görüyorlar, ama Gazze'de yüz binlerce insan hâlâ yardıma muhtaç…”
(EMK)