Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi, 2-3 Ağustos 2024 tarihlerinde “Gazze'den Sonra Uluslararası Hukuku Yeniden Düşünmek” başlıklı bir konferans düzenliyor.
Konferans, Gazze'de yaşanan krizin hukuki boyutlarını ele almayı hedefliyor ve detaylar için konferans web sitesine ulaşılabilir.
Bu konferans, Filistin mücadelesi konusunda ifade özgürlüğünün Avrupa ve ABD üniversitelerinde baskı altına alındığı bir dönemde düzenleniyor.
Konferans, İsrail'in Gazze'ye yönelik süregiden savaşı ve insanlığa karşı işlediği suçlar hakkında eleştirel seslere alan açma iddiasında.
Etkinliğin programında, "hakim Avrupa-merkezci bakış açılarına meydan okuyarak, adalet odaklı yeni bir uluslararası hukuk yaklaşımı arayışı" amaçlandığı belirtiliyor.
200 dava görülüyor
bianet’e ulaşan farklı kaynaklar konferansa dair tartışmaları şöyle anlatıyor:
*Boğaziçi Üniversitesi'nde, 2021 yılından bu yana kuruma yapılan antidemokratik müdahaleleri kabul etmeyen ve mevcut atanmış yönetime %95’in üzerinde güvensizlik oyu veren akademisyenler, Gazze konusunda akademik platformlarda açık ve eleştirel bir tartışma ortamının oluşturulmasını önemli buluyor. Nisan ayında, Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri 103 imzalı bir bildiri yayınlayarak, dünya genelindeki kampüslerde Filistin yanlısı ve savaş karşıtı protestolara karşı üniversite yönetimlerinin baskıcı önlemlerini kınadı.
*Ancak “Gazze'den Sonra Uluslararası Hukuku Yeniden Düşünmek” başlıklı konferansın, açık ve eleştirel yaklaşımları geliştirmek için meşru bir zemin oluşturup oluşturamayacağı konusunda ciddi şüpheler bulunuyor. Konferans, Boğaziçi Üniversitesi'nde akademik özerklik ve bilimsel özgürlüğü ayaklar altına alan otoriter bir yönetim tarafından düzenleniyor. Bu durum, konferansın esas gündemi ve amaçları konusunda soru işaretleri uyandırıyor.
*Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin dekan vekilliğini, atanmış rektör Naci İnci yapıyor. Bu otoriter müdahalenin dördüncü yılına girerken, çok sayıda öğretim üyesinin ihraç edildiği veya emekli olmaya zorlandığı, birçok öğrencinin barışçıl protestolara katıldıkları için kovuşturmaya uğradığı, araştırma merkezlerinin kapatıldığı ve mezunların kampüslere girişine izin verilmediği belirtiliyor. Şu anda mevcut üniversite yönetiminin yasadışı ve baskıcı uygulamalarına karşı yaklaşık 200 dava görülüyor.
Konferans araçsallaştırılıyor
*Konferansın Boğaziçi Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından düzenleniyor olması da başlı başına sorgulanmayı hak ediyor. Hukuk Fakültesi, Şubat 2021'de, kurumun hiçbir temsilî organına danışılmadan, tepeden inme bir hükümet müdahalesi ile kuruldu. Bu durum, akademik özgürlük ve kurumsal özerkliğin temel ilkelerine aykırı bulunuyor.
*Konferansın açılışında, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ve AKP Milletvekili Prof. Cüneyt Yüksel’in protokol konuşmaları yapacağı ilan edilmiş durumda. Bazı uluslararası katılımcılar bu sakıncaları değerlendirerek konferanstan çekildi. Ancak Richard Falk ve Hilal Elver gibi saygın isimler sunum yapacak. Türkiye'deki köklü hukuk fakültelerinden önemli isimlerin konferans kadrosuna davet edilmediği gözlemleniyor.
*İsrail'in Filistin’deki eğitim kurumlarını hedef alan savaşı, bilgi, iktidar ve şiddet arasındaki girift ilişkiyi yeniden gözler önüne seriyor.
*Bu bağlamda, Gazze konferansının siyasi saiklerle araçsallaştırılıyor olması, akademik özgürlüklerin ihlali üzerine kurmuş bir yönetime meşruiyet sağlama amacını gütmesi ciddi olarak sorgulanmalı. Filistin mücadelesinin otoriter bir yönetimin sicilini temizlemek için araçsallaştırılması, karmaşık bir etik problem olarak önümüzde duruyor.
Prof. Dr. Cem Say: Paraşüt atamalara itiraz ettiğim için görevden alındım
Boğaziçi Üniversitesi'nde 'paraşüt' dönemi
(EMK)