*Fotoğraf: Dilek Şen
Boğaziçi Üniversitesi Kuzey Kapı'da 25 Mart'ta düzenlenen atanmış rektör protestolarında LGBTİ+ toplumunu temsil eden gökkuşağı bayrağını taşıyan 12 öğrenci hakkında açılan davanın üçüncü duruşması bugün (13 Ekim) yapıldı. Yargılanan öğrenciler, duruşmaya katılmadı.
TIKLAYIN - "Gökkuşağı bayrağı açmanın suç sayılması absürt"
TIKLAYIN - "Garip ve kaotik" bir film gibi: "LGBTİ'yi örgüt sanıyorlardı"
Kaos GL'nin aktardığına göre, avukat Sevdanur Bayram, dört kişinin gökkuşağı bayrağı taşımasıyla sürecin başladığını hatırlatıp "Süreç hukuka aykırı başladığı için 'Zehirli ağacın meyvesi de zehirlidir' kuralından hareketle suçun unsurları oluşmamıştır" dedi.
Avukat Eylem Kılıç da "suçun unsurlarının oluşmadığını" söyledi: "Gerek yerel içtihatlar gerekse de uluslararası içtihatlar dikkate alındığında ortada suç niteliğinde bir eylem yoktur. İfade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebilir."
Avukat İrem Yener ise gözaltıların hukuka aykırı olduğunu hatırlatarak sanıkların beraatını istedi. Mahkeme, Yener'in talebini reddederek davayı 18 Ocak 2022'ye bıraktı.
Ne olmuştu?
Boğaziçi Üniversitesi Rektörlüğü, eski atanmış rektör Melih Bulu'ya karşı protestolarda 2 Şubat'ta Güney Kampüs girişindeki kapının üstüne çıkıp gökkuşağı bayrağı açan öğrenci N.D. hakkında soruşturma açmıştı.
Rektörlüğe 25 Mart'ta savunma vermesi istenen N.D., 24 Mart'ta bianet'e "Gelen sekreterlik yazısında okulun kapısında bayrak açtığım yazıyor. Gökkuşağı bayrağını açmanın suç sayılması tamamen absürtlük. Ne gökkuşağı bayrağı açmak suçtur ne de okulun kapısına çıkmak" demişti.
N.D. hakkında başlatılan soruşturma nedeniyle arkadaşlarına destek olmak isteyen öğrenciler, 25 Mart'ta disiplin soruşturması toplantısının yapılacağı Kuzey Kampüs Eğitim Fakültesi binasına onunla birlikte yürüdü. 12 öğrenci, Kuzey Kampüs önünde gözaltına alındı.
Daha sonra serbest bırakılan öğrenciler hakkında "toplantı ve gösteri yürüyüşlerine muhalefet" suçlamasıyla dava açıldı. Davanın ilk duruşması 3 Haziran'da, ikinci duruşması ise 28 Haziran'da yapıldı.
İddianamede "Kuzey Kampüs önü dış kısım kaldırıma geldiğinde, LGBTİ flamalalarını açıp toplu bir şekilde yürürken kolluk güçlerince durduruldukları, kolluk amirlerince grupla müzakere edilerek ellerinde bulunan LGBTİ flamalarını kapatmaları..." ifadeleri yer aldı.
(DŞ)
