Fotoğraf: AA
İsrail'in Filistin topraklarında yasadışı tüm yerleşim faaliyetlerini "derhal ve tamamen" durdurmasını talep eden karar, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) kabul edildi.
ABD ilk kez çekimser oy kullandı.
Kararda "İsrail hemen ve tamamen, Doğu Kudüs de dahil olmak üzere, işgal altındaki Filistin topraklarında tüm yerleşim yeri faaliyetlerini durdurmalı" çağrısı yapılıyor, İsrail'in Batı Şeria'da inşa ettiği yeni yerleşim yerleri uluslararasın hukuku ihlâli olarak değerlendiliyor, iki devletli çözümün önünde bir engel olarak nitelendiriliyor.
İsrail'in yerleşimleri, İsrail ve Filistin arasında sorun yaratan temel mesellerden biri.
Mısır hazırladı
Karar, 14 lehte ve bir çekimser oyla geçti.
Güvenlik Konseyi kararı, İsrail'in ABD'nin seçilmiş Başkanı Donald Trump'tan oylamaya müdahale etmesini istemesinin ardından geri çekilmişti. Ancak Malezya, Yeni Zelanda, Senegal ve Venezüella'nın devreye girmesinin ardından karar yeniden gündeme alındı.
Karar tasarısı Mısır tarafından hazırlandı.
ABD'den açıklama
ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Samantha Power "ABD, İsrail'e 50 yıldır devam eden yerleşim faaliyetlerini durdurması gerektiği mesajını gönderiyor" dedi.
ABD'nin yeni başkanı Donald Trump, ABD'nin tasarıyı veto etmesini istemişti. Ancak İsrail'in Batı Şeria'da yeni yerleşim yerleri inşa etmesine eleştirel yaklaşan Obama yönetimi bunu gerçekleştirmedi.
ABD 2011'de benzer bir tasarıyı veto etmişti.
TIKLAYIN - İSRAIL-FILISTIN SORUNUNUN TARIHÇESI
İsrail'den tepki
Kararın ardından İsrail Başbakanlık ofisinden yapılan açıklamada, "İsrail, BM'deki bu utanç verici İsrail karşıtı kararı reddediyor ve şartlarına uymayacak" dendi.
"Obama yönetimi sadece İsrail'I korumakta başarısız olmakla kalmadı, aynı zamanda BM'deki bu örgütlenmeye perde arkasından destek verdi."
Açıklamada "İsrail seçilmiş başkan Donald Trump ile çalışmayı dört gözle bekliyor" ifadeleri de yer aldı.
Filistin: Barışa katkı
Filistin'in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur ise kararın barış görüşmelerine katkı sağlayacağını ifade etti.
"Karar, iki devletli çözümün korunması ve barış ve umudun canlandırılmasında son çaba olarak görülebilir." (YY)
