Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Heyet-i Tahrir'uş Şam (HTŞ) öncülüğündeki cihatçı grupların saldırılarının ardından acil oturum düzenledi. Toplantıda Suriye ve Rojava'da yaşanan gelişmeler ele alındı.
BM Suriye Özel Temsilcisi Geir O. Pedersen, "Suriye'de ortaya çıkan gelişmelerle ilgili uzun zamandır uyarıda bulunduğunu" belirtti.
Bölgedeki son durumu aktaran Pedersen, Halep ve İdlib kentleri etrafında yaşanan son gelişmeler için "Uzun zamandır, özellikle son üç yılda Suriye içinde artan şiddetin yanı sıra, bölgesel taşkınlıklar ve genişleyen İsrail saldırılarının ardından, bu durumun sürdürülemez olduğu konusunda uyarıyordum" dedi.
"Kimileri için umut, kimileri için endişe"
Son bir haftada Suriye'deki cephe hatlarında "dramatik değişimlerin" görüldüğünü aktaran Pedersen, bunların "Dört yıldan uzun süredir büyük ölçüde yürürlükte olan bir statükoyu kökten değiştirdiğini" ifade etti.
Pedersen, söz konusu gelişmelerin, Türkiye tarafından, Astana sürecinin "tekrar tekrar ihlal edilmesine bir yanıt olarak" değerlendirildiğine değinirken, bölgedeki değişken durumun kimileri için umut, kimileri için ise endişe kaynağı olarak görüldüğünü belirtti.
"Gerilimin azaltılmasına ve sükunete ihtiyacımız var" diyen Pedersen, tüm taraflara uluslararası hukuktaki yükümlülüklerini ve siyasi çözümün gereğini hatırlatarak, şiddetten kaçan Suriyelilerin geçişine izin verilmesi çağrısında bulundu.
Rusya: Batılı delegasyonlar toplantı istemedi
Rusya'nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia, Suriye'deki son durumun görüşüldüğü BMGK toplantısı öncesinde söz alarak, bu toplantıyı hiçbir Batılı devletin teşvik etmediğine vurgu yaptı.
Nebenzia, "ABD'nin kendisi de dahil olmak üzere tek bir Batılı delegasyon bu konuyu desteklemedi. Görünüşe göre, yurtdışından eşi benzeri görülmemiş ve açıkça koordineli bir terör saldırısına maruz kalan Suriye'deki durum onları ilgilendirmiyor" diye konuştu.
"ABD bölünme yaratıyor"
BMGK'nin, "terör tehditlerine karşı dayanışma gösterme yükümlülüğünün olduğunu" söyleyen Nebenzia, "ABD'nin, tartışmayı siyasallaştırarak bölünme yaratmaya çalıştığını" iddia etti. Vassily Nebenzia, "Suriye topraklarında zaten gergin olan durumu istikrarsızlaştıran HTŞ (Heyet Tahrir Şam) teröristlerinin bu koordineli saldırısını kategorik olarak kınıyoruz" dedi.
ABD: BM kararlarına uyulmadı
BMGK Dönem Başkanlığını yürütün ABD'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Robert Wood, Suriye'deki cihatçı grupların son bir haftadaki ilerleyişiyle ilgili, Suriye'nin 2254 sayılı BM Kararı'na uymamasının, "şu an ortaya çıkan koşulları yarattığını" söyledi.
Wood, Suriye'deki iç savaşın çıkmasında İran, Rusya ve Hizbullah'ın oynadığı role dikkati çekerken, "Bu üç aktörün hepsinin, son zamanlarda başka yerlerdeki çatışmalar nedeniyle dikkati dağıldı ve zayıfladı. Bu nedenle Suriye'deki aktörlerin son birkaç gündür bundan faydalanmaya çalıştığını görmemiz şaşırtıcı değil" diye konuştu.
Türkiye: Operasyonu desteklemiyoruz
Türkiye'nin BM Daimi Temsilci Yardımcısı Aslı Güven ise uzlaşma olmazsa Suriye'nin, "istikrarsızlık ve acı döngüsünde sıkışıp kalacağını" belirtti.
Ankara'nın son süreçteki pozisyonuyla ilgili değerlendirmelere yanıt veren Güven, Türkiye'nin, devam eden operasyonun başlatılmasını "ne desteklediğini ne de buna rıza gösterdiğini" vurguladı.
Bahçeli ve Erdoğan ne dedi?
Bahçeli, dün partisinin Meclis grup toplantısında Esad'a seslendi ve şunları söyledi:
"Türkiye’nin uzanan elini tutmamış, uzlaşma ve görüşme çağrılarına kulağını kapatmıştır. Toprakları gasp edilen, askerleri çatışma alanlarından kaçan, ülkesi deprem geçiren bir devlet başkanı kuyruğu dik tutma çabasındadır.
Ülkesi baştan ayağa infaz ve istila edilmişken, Türk askerinin terör örgütleriyle mücadelesini hazmedemeyip devamlı geri çekilmemizi şart koşan Baas zihniyetinin bugünkü özeti, kabul edelim ki, tam bir rezalettir.
Bize göre hâlâ vakit geçmiş değildir. Esad’ın, Türkiye’yle önşartsız temas ve diyalog kurması, normalleşme iradesi göstermesi önce kendi hayrına, sonra da ülkesinin çıkarınadır."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Suriye'deki gelişmeler hakkında Irak Başbakanı Muhammed Şiya el Sudani ile telefon görüşmesi yaptı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı görümeye dair yaptığı açıklamada, "Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, Türkiye’nin önceliğinin sınırlarının ötesindeki sükunetin korunması ve sivil halka zarar verilmemesi olduğunu belirtti. Suriye’nin birliğine, istikrarına, toprak bütünlüğüne önem verildiğini ve bu konuda Irak ile aynı noktada olduklarını ifade etti" dedi.
İletişim Başkanlığı, Erdoğan'ın, "Suriye Rejimi’nin durumun daha kötüye gitmesini önlemek için gerçek bir siyasi sürece angaje olmaları gerektiğini" belirtti.
(RT)